Harran Üniversitesi Hastanesi’nden yapılan açıklamada, kuduzun Asya ve Afrika başta olmak üzere 150’den fazla ülkede ciddi bir halk sağlığı sorunu olmaya devam ettiği hatırlatıldı.
Doç. Dr. Mehmet Çelik, "Her yıl on binlerce kişi kuduz nedeniyle hayatını kaybediyor. Bu ölümlerin yüzde 40’ını 15 yaş altındaki çocuklar oluşturuyor. Ülkemiz kuduz yönünden endemik bir bölgede yer alıyor. Türkiye’de her yıl yaklaşık 250 bin kuduz riskli temas bildiriliyor ve ortalama 1-2 kuduz vakası görülüyor. Şanlıurfa’da da son yıllarda kuduz nedeniyle kayıplar yaşadık. Bu nedenle kuduz, nadiren görülse de güncelliğini koruyan bir hastalıktır." ifadelerini kullandı.
Kuduz nasıl bulaşır?
Çelik, kuduzun özellikle yabani hayvanlar (tilki, kurt, çakal gibi) ve köpek temasları sonrası risk oluşturduğunu belirterek şu bilgileri verdi:
Kuduz, memeli hayvanlarda beyin iltihabına yol açar.
Virüs merkezi sinir sistemine ulaştığında ve belirtiler başladığında hastalık yüzde 100 ölümcül seyreder.
Hastalık ortaya çıktıktan sonra özgün bir tedavisi yoktur. Bu nedenle temas sonrası korunma hayati öneme sahiptir.
Temas sonrası yapılması gerekenler
Doç. Dr. Çelik, kuduz riski taşıyan temas sonrası uygulanması gereken yöntemleri şöyle sıraladı:
Yaranın bol su ve sabunla derhal yıkanması.
Hekimin uygun görmesi halinde antibiyotik ve tetanoz aşısı uygulanması.
Kuduz aşısı ve gerekli durumlarda immünglobulin yapılması.
Aşılanan kişilerin aşı takvimini eksiksiz tamamlaması.
Çelik ayrıca, fare, sıçan, sincap, tavşan ve kümes hayvanı ısırıkları gibi durumlarda kuduz aşısına gerek olmadığını da vurguladı.
Hastane personeline eğitim
Harran Üniversitesi Hastanesi’nde görevli personele kuduz hastalığı, kuduz aşısı ve korunma yolları konusunda eğitim toplantısı düzenlendi.
Vatandaşlara çağrı
Doç. Dr. Mehmet Çelik, "Kuduz şüphesi taşıyan her türlü hayvan teması sonrası vatandaşlarımızın zaman kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşuna başvurmaları gerekmektedir." diyerek uyarıda bulundu. (İLKHA)