Filistin Esirler Kulübü'nden yapılan açıklamada, işgal rejiminin bir sonraki BM raporunda çatışma bölgelerinde bu tür suçları işleyen ülkeler listesine dahil etme ihtimalini gündeme getirdiği belirtildi.
Açıklamada, esirlere yönelik uygulamaların, hapishaneler içinde yürütülen sistematik suçlar aracılığıyla gerçekleştirilen bu soykırımın en belirgin yönlerinden biri olduğu ifade edildi.
Filistin Esirler Kulübü, Gazze’den tutuklanan esirlerden edinilen ifadeler ve tanıklıkları hatırlatarak, bunların maruz kaldıkları cinsel suçlar da dahil olmak üzere işlenen suçlara ilişkin kesin deliller oluşturduğunu bildirdi.
Ayrıca, “Sde Teiman” esir kampında işgal rejiminin Gazze’den bir tutukluya topluca tecavüz ederken görüntülendiği bir videonun sızdırılmış olduğuna dikkat çekildi. Bu kampın, belgelenmiş işkence suçlarının en yoğun yaşandığı yerlerden biri olduğu ve halen bu suçların simgesi haline geldiği, buna ek olarak çok sayıda cezaevi ve kampta benzer suçlara dair tanıklıkların kaydedildiği aktarıldı.
İşgal rejiminin gözaltı kampları ve hapishanelerinde uygulanan işkencelerin, kimlikleri bilinen 76 esir ve tutuklunun şehadetine yol açtığı, ayrıca onlarca tutuklu şehidin zorla kaybettirilme suçu kapsamında tutulmaya devam ettiği ifade edildi.
Filistin Esirler Kulübü, dünyanın sessizliğinin, işgal devletini tehlikeli ihlallerini artırma konusunda cesaretlendirdiğinin altını çizdi. (İLKHA)