Tarih: 22.09.2025 06:54

HAMAS'tan çağrı: Filistin devleti için sadece tanıma değil, somut adımlar şart

Facebook Twitter Linked-in

HAMAS'ın siyasi liderlerinden Usame Hamdan, Katar merkezli Al Jazeera'ye yaptığı açıklamada, "Filistin devleti, halkımızın doğal hakkıdır ve uluslararası hukuk ile sözleşmeler tarafından güvence altına alınmıştır. Daha önce tanınmaması bir hata, bugün tanınması ise olumlu ama eksik bir adımdır. Asıl ihtiyaç olan, bu tanımayı sahada hayata geçirecek somut adımlardır. Kudüs başkent olmak üzere bağımsız Filistin devletinin kurulması ve halkımızın kendi kaderini tayin etmesi sağlanmalıdır" dedi.

Hamdan, siyonist rejim ve ABD yönetiminin gerçek bir müzakere sürecine girmek istemediğini belirterek, "İşgalciler savaşı bitirmek istemiyor, barış arayışında değiller. Bugün artık dünya, bu işgalin bölge güvenliği ve istikrarı için tehdit oluşturduğunu görüyor" ifadelerini kullandı.

Çözümün, işgalin tamamen sona erdirileceği kapsamlı bir anlaşma ile mümkün olduğunu vurgulayan Hamdan, uluslararası topluma çağrıda bulunarak, "Siyonist rejim bölgedeki ülkeleri yutacak bir projeye hazırlanıyor. Bu nedenle dünya, işgali siyasi ve ekonomik boykotlarla kuşatmalı, Filistinlilerin haklarını garanti altına almalıdır" dedi.

Hamdan, HAMAS'ın direniş çizgisinden geri adım atmayacağını, liderlerin tehditlerden yılmadığını dile getirdi. Ayrıca, Arap dünyasının Filistin'e verdiği destek ve Filistinlilerin zorla göç ettirilmesini reddeden tutumunun değerli olduğunu ifade etti.

Siyonist rejimin Doha'ya yönelik saldırısına da değinen Hamdan, kendisinin hedef alınan yerde bulunmadığını belirterek, "Bu saldırı, işgalcilerin anlaşma niyetinde olmadığını, sadece soykırımı sürdürmek istediğini bir kez daha ortaya koydu" dedi.

Herhangi bir müzakerenin şartlarının net olduğunu belirten Hamdan, bunları "saldırıların tamamen durdurulması, sınır kapılarının açılması, yardımların engelsiz girişine izin verilmesi, yeniden imar sürecinin başlatılması ve adil bir esir takası" olarak sıraladı.

Son olarak Hamdan, direnişin meşru bir hak olduğunu vurgulayarak, "Silahsızlandırma ya da haklardan vazgeçme dayatmaları asla kabul edilemez. Çözüm, işgali kökünden bitirmekten geçiyor. Ancak bu şekilde halkımız haklarını tam anlamıyla geri alabilir" dedi. (İLKHA)




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —