Tarih: 26.09.2025 23:08

Mazıdağı halkı Küresel Sumud Filosu’na destek için meydanlara indi

Facebook Twitter Linked-in

Gazze’deki ablukayı kırmak için yola çıkan Küresel Sumud Filosu’na kitlesel destek açıklamaları, aralıksız devam ediyor.

Peygamber Sevdaları Mazıdağı Derneği tarafından organize edilen “Sumud Filosu’na Destek” etkinliği, halkın katılımıyla gerçekleştirildi. 

Etkinlik, Karşıyaka Camii'nden Cumhuriyet Meydanına kadar yapılan yürüyüş ile başladı. Yürüyüş esnasında, hazırlanan dövizler ve sloganlar ile Gazze'ye destek mesajları gönderildi.

Ardından etkinlik, Cumhuriyet Meydanında Peygamber Sevdalıları Mazıdağı Derneği adına Hamza Dağ‘ın okuduğu basın açıklaması ile devam etti.

“Size ne oluyor da ‘Rabbimiz, bizi halkı zalim olan bu ülkeden çıkar, bize katından bir veli gönder, bize katından bir yardım eden yolla’ diyen erkekler, kadınlar ve çocuklardan zayıf bırakılmışlar adına savaşmıyorsunuz?’ (Nisa Suresi 75. Ayet)”

“Bu filo vicdanın, hakkın, cesaretin ve mazlumların safında yer almanın şerefine nail olmuştur”

Sumud’un her şeye rağmen direnmek olduğunu belirten Dağ, “Siyonist işgal rejimi 77 yıldır işgal etmiş olduğu Filistin topraklarında işgali gün be gün genişletmektedir. Yaklaşık iki yıldır İslam âleminin sessizliği siyonistlere cesaret vermiş, Gazze’de işgal, talan ve insani kriz derinleşmiştir. 44 ülkeden yüzlerce aktivistin ve seksen aşkın gemi ve yelkenlinin katılımıyla insanlık onurunu yüklenen Küresel Sumud Filosu, bu zulme karşı durmak için yola çıkmıştır. Bu filo vicdanın, hakkın, cesaretin ve mazlumların safında yer almanın şerefine nail olmuştur. Sumud kelimesi Arapça’da ‘direnç, sebat, kararlılık’ demektir. Özellikle Filistin direniş kültüründe önemli bir kavramdır. Filistinlilerin kendi topraklarında kalma, köklerinden kopmama, baskı ve işgale karşı günlük yaşamlarını sürdürme kararlılığını ifade eder. ‘Sumud’ asla vazgeçmemek, her şeye karşı direnmek. Sabır demek, güçsüzseniz dahi düşman baskısı altındaysanız, kırpılamadan durmak demektir. Boyunduruk veya işkence altında bile özgür iradeye sahip olmak, ideallerine ve ülkesine olan inancını yitirmemek demektir. Her şeye rağmen Filistin’e inanmaya devam etmek demektir.” şeklinde konuştu.

“Mavi Marmara ve Vicdan gemisine uluslararası karasularda saldıran bu rejim, aynı tavrını tekrar sergilemektedir”

Dağ, Küresel Sumud Filosu’nun dünya devletleri ve BM’nin sessizliğinden cesaret alarak her türlü pervasız adımı atabilecek bir yapıda olduğunu dile getirerek, “Bugün Sumud artık yalnızca Filistinlilerin sözcüğü değil. Küresel dayanışma hareketlerinin, sokaklarda yankılanan sloganların ve sosyal medyada büyüyen kampanyaların ortak diline dönüşmüştür. Dünyanın dört bir yanında milyonlarca insan Filistin için sokaklara çıktığında, kendi Sumud’unu ilan etmiş oluyor: Adalet, barış ve onur için ayakta kalma iradesinin en haysiyetli duruşu bu. Bizler de buradan bu duruşa katkıda bulunuyoruz. Bu filo sadece insani yardım taşımayacak. Tüm insanlığın umudunu, kararlılığını ve vicdanını da taşıyacaktır. Siyonist rejim, dünya devletleri ve BM’nin sessizliğinden cesaret alarak her türlü pervasız adımı atabilecek bir yapıdadır. Gazetecileri, kadınları ve yemek sırasında çocukları öldürmekten çekinmemektedir. Mavi Marmara ve Vicdan gemisine uluslararası karasularda saldıran bu rejim, aynı tavrını tekrar sergilemektedir. Dronlarla takip ve şantaja başlayan israil, Sumud filosuna uluslararası sularda müdahalede bulunmaktadır. Bu durum aktivistlerin ve insanlık gemisinin açısından ciddi riskler oluşturmaktadır. Bu nedenle BM’nin filo hüviyesine sahip olduğuna dair resmi açıklama yapmasını ve tüm üye ülkelerin bu himayeyi hayata geçirmek için girişimde bulunmasını talep ediyoruz.” şeklinde aktardı.

İşgal rejimine eylemle karşılık verilmesinin zamanı geldiğini belirten Dağ, “Kınama mesajları açıktan açken bebekleri doyurmuyor, zulmü durdurmuyor. Zaman Gazze’nin yanında olma zamanıdır. Zaman cesur, kararlı ve somut adımlar atma zamanıdır. Siyonist işgal rejimine sesle değil, eylemle karşılık verme zamanıdır. Boykotun en büyük silah olduğunu unutmamalıyız. Bir dönem değil, ömür boyu boykot bilinci ile hareket edilmelidir. Siyonist işgal rejimi, denize dökülüp haritadan silinene kadar azim ve kararlılıkla Kudüs davasını savunmaya devam edeceğiz.” ifadelerini kaydetti.

Etkinlik, yapılan dua ile sona erdi. (İLKHA)




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —