Demokratik toplumun temel ilkeleri çoğulculuk, hoşgörü ve açık fikirliliktir ve ifade özgürlüğü bu ilkelerin vazgeçilmez bir parçasıdır. Türkiye, ulusal mevzuat ve uluslararası sözleşmeler gereği ifade özgürlüğünü koruma yükümlülüğündedir. Ancak son yıllarda yapılan yasal değişiklikler ve mahkeme kararları bu özgürlüğü tehdit etmektedir. Avrupa Komisyonu'nun raporlarına göre, ifade özgürlüğünde ciddi gerileme yaşanmaktadır.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi de Türk Ceza Kanunu ve Terörle Mücadele Kanunu'nda değişiklik çağrısında bulunmuştur ancak henüz bir değişiklik yapılmamıştır. 9. Yargı Paketi'ndeki bazı maddeler ifade özgürlüğünü daha da daraltma riski taşımaktadır. Özellikle 'Etki Ajanlığı' suç tipi belirsizlikler içermekte ve keyfi uygulamalara yol açabilecektir.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne göre, yasalar kişilere yeterli netlikte ifade edilmeli ve hukuki belirlilik ilkesine uygun olmalıdır. Batman Barosu, ifade özgürlüğünü savunmakta ve yeni yargı paketinin barolar ve sivil toplum örgütlerinin görüşleri doğrultusunda revize edilmesi gerektiğini belirtmektedir.