9258,79%-0,92
38,98% 0,05
44,33% -0,18
4128,56% -1,36
6629,45% -0,90
Tablet, telefon veya bilgisayar başında hareket etmeden uzun saatler geçirmek, sporda yanlış teknikle ağırlık kaldırmak, fazla kilolu olmak…
Tüm bunlar ve daha pek çok etken nedeniyle bel bölgesinin omurları arasında yer alan diskler kayma veya yırtılma sonucu, sinirler ile omuriliğin geçtiği kanala doğru yer değiştiriyorlar.
Bel fıtığı olarak adlandırılan bu tabloda disklerin sinire baskı yapmaları sebebiyle gelişen bel ağrısı, bacaklara yayılan ağrı, uyuşukluk ve kas zayıflığı gibi sorunlar, hastaların günlük aktivitelerini ciddi boyutlarda kısıtlayabiliyor.
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Ferda Özdemir, bel fıtığının son yıllarda gençler arasında da giderek daha sık görüldüğüne dikkat çekerek, “Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 2022 yılında yapılan Türkiye Sağlık Araştırması’na göre; 15 yaş ve üzeri kişilerde son 12 ay içinde bel bölgesi sorunlarının görülme oranı yüzde 29,7 olarak belirlenmiş. Ülkemizde, 15-49 yaş aralığındaki kadınlar üzerinde yapılan bir çalışmada da; bel ağrısı nedeniyle tanı alanların yüzde 67,5’ine bel fıtığı teşhisi konulduğu bildirilmiş. Bu veriler, Türkiye’de her yıl bel fıtığı tanısının ne kadar yüksek oranda olduğunu ve görülme yaşının ne kadar düştüğünü göstermektedir.” dedi.
Az hareket etmekten hatalı teknikle ağırlık kaldırmaya…
Bel fıtığının son yıllarda dünyada ve ülkemizde gençlerde daha sık görülmesinde modern yaşam tarzı ve çevresel faktörlerin rol oynadığını ifade eden Özdemir, gençlerde giderek yaygınlaşan daha az hareket etme şeklindeki yaşam tarzının bel fıtığının gelişiminde çok önemli bir etken olduğunu belirtti.
Özdemir, “Spor ve açık hava aktiviteleri yerine; tablet, telefon ve bilgisayar başında hareket etmeden uzun saatler geçirmek ve öne eğilmek ya da kambur oturmak gibi hatalı duruş alışkanlıkları omurganın üzerinde ciddi baskı oluşmaktadır.” uyarısında bulundu.
Prof. Dr. Ferda Özdemir, gençlerde trend haline gelen ağırlık kaldırmaya yönelik sporun da bu yaş grubunda görülen bel fıtığının bir başka önemli sebebi olduğuna işaret ederek, “Yanlış teknikle ağırlık kaldırmak veya taşımak da omurga sağlığını olumsuz etkilemektedir. Dolayısıyla, gençlerin ağırlık kaldırma egzersizlerinden önce mutlaka ısınma hareketleri yapmaları ve bir uzmandan ağırlıkları doğru kaldırma konusunda bilgi edinmeleri gerekmektedir” bilgisini verdi.
Özdemir, çağımızın önemli sorunu olan obezitenin, sürekli stres altında olmanın ve sigara kullanımın da gençlerde yaygın görülen diğer bel fıtığı sebepleri olduğunu söyledi.
Ani ve zorlayıcı hareket sonrasında başlıyorsa, dikkat!
Bel bölgesindeki omurlar arasında yer alan disklerin, omurganın esnekliğine ve vücut dengesine yardımcı olduğunu hatırlatan Özdemir, "Bu disklerin yaşlanma, aşırı zorlanma veya ani hareketler nedeniyle zarar görmeleri durumunda fıtık gelişebiliyor ve sinirlere baskı yapabiliyor. Bunun sonucunda, hastada yaşam kalitesini olumsuz etkileyecek boyuta ulaşabilen çeşitli yakınmalar gelişebiliyor. Özellikle ani ve zorlayıcı hareket sonrasında başlayan bel ağrısının yanı sıra istirahatte bile geçmeyen; öksürme, hapşırma veya ıkınma ile artan; özellikle bacağa yayılan ağrı; ayakta ya da parmaklarda uyuşma ve güçsüzlük, bel fıtığının tipik belirtilerini oluşturmaktadır.” diye konuştu.
Tedaviyle ağrı kontrol altına alınıyor
Bel fıtığının tedavisinde temel hedefin; omurganın hareketliliğini yeniden kazandırmak, sinir üzerindeki baskıyı ortadan kaldırmak ve böylece ağrıyı azaltmak olduğuna dikkat çeken Özdemir, toplumdaki yaygın inanışın aksine, tüm bel fıtığı hastalarının sadece yüzde 5-10’unun ameliyat gerektirdiğini kaydetti.
Özdemir, sinir hasarı olmayan tabloların yüzde 80-90’ında; ilaç, fizik tedavi ve egzersizlerden oluşan konservatif tedaviyle ağrının kontrol altına alınabildiğine dikkat çekerek, şunları söyledi: “Bel fıtığında erken teşhis, iyiliğin korunmasında ve hastalığın ilerlemesinin önlenmesinde büyük önem taşımaktadır. Özellikle düzenli yapılan egzersizlerle kaslar güçlenmekte, omurga daha iyi desteklenmekte ve sinir baskısı azalmaktadır. Bu etkiler sayesinde ağrı uzun süreli olarak önemli ölçüde hafiflemekte hatta bazı hastalarda geçmektedir.
Ancak hasta hatalı duruş, hareketsizlik ve ağır kaldırma gibi istenmeyen hataları yapmaya devam ederse ağrı tekrar başlayabilir. Düzenli egzersiz yapmak, doğru oturma ve yük kaldırma tekniklerine dikkat etmek, omurgayı destekleyen kasları güçlendirmek ve kilo kontrolü sağlamak bel fıtığından korunmada önemli faktörlerdir." (İLKHA)