• BIST 100

    9486,56%0,12
  • DOLAR

    39,20% -0,11
  • EURO

    44,64% -0,54
  • GRAM ALTIN

    4175,09% -1,44
  • Ç. ALTIN

    6833,74% 0,00

Bireysel travmalar toplumsal travmalara dönüşebiliyor!

SAĞLIK 23.01.2025 18:30:40 0
Bireysel travmalar toplumsal travmalara dönüşebiliyor!

Felaketlerin ve travmaların, insanın temel güven ve adalet duygularını sarsarak bireysel ve toplumsal etkiler ortaya çıkardığını belirten Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Serdar Nurmedov, bu tür olaylarla başa çıkmak için duyguların kabul edilmesi gerektiğini

Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Serdar Nurmedov, üst üste yaşanan olumsuz olayların kişiler ve toplum üzerindeki etkilerinden bahsetti.

Yaşadığımız felaketler ve travmalar, dünyaya ve insana dair bazı temel inançlarımızı sarsıyor

İnsanların robot olmadığını, karmaşık düşüncelerimiz, duygularımız ve hislerimiz olduğunu ifade eden Nurmedov, “İster doğal afet olsun, ister insan eli ile gerçekleşsin felaketlere karşı tepki veririz ve bu gayet normal.” dedi.

Dünyaya geldiğimizde hayat yolculuğumuza sevgi ve güven dolu insanlar olarak başladığımızı aktaran Nurmedov, ancak zaman içerisinde yaşadığımız felaketler ve travmaların, dünyaya ve insana dair bazı temel inançlarımızı sarstığını söyledi.

Karmaşık duygularla mücadele etmenin en iyi yolu bu duyguların varlığını kabul etmek…

Yaşanan son yangın felaketinden sonra, birçok insanın bir noktada dünyanın öngörülebilir olduğuna veya iyi insanlara kötü şeyler olmayacağına dair inançlarının yerle bir olduğunu dile getiren Nurmedov, “Bir yanda feryat-figan eden acı ve kedere gark olan aileler ve sevenleri, diğer bir yanda tatillerine ve eğlenmeye kaldığı yerden devam eden kişiler, süreci dışarıdan takip eden bizlerde karışık duygulara sebep oluyor. Bir yanda acı ve keder, öte yanda öfke ve kızgınlık gibi duygulara kapılıyoruz.” dedi.

Her ne kadar bu karmaşık duygularla mücadele etmenin birden fazla yolu olsa da en kestirme yolunun bu duyguları anlamak, anlamlandırmak ve bu duyguların varlığını kabul etmek olduğunu söyleyen Nurmedov, şöyle devam etti:

“Kabul etmek ile kabullenmek bir değildir. Kabul etmek demek, kaçınmamak demek, yok saymamak demek, varlığına müsaade etmek demektir. Çünkü bizi insan yapan duygularımızdır. Duygularımızı ifade etmek, paylaşmak olumsuz olanları hafiflettiği gibi, olumlu olanları da arttırır. Duygularımızı bastırmak ve onları yok sayarak ‘normal’ davranmaya çalışmak bizi kötü etkiler. Çünkü anormal bir durumda normal tepki vermenin kendisi anormaldir.”

İnsan eli ile ortaya çıkan felaketler öfkeyi tetikliyor

İnsan eli ile ortaya çıkan felaketlerin çoğu zaman öfkeyi tetiklediğinin altını çizen Nurmedov, “Kabullenmeyi zorlaştırır. Anlamayı ve anlamlandırmayı zorlaştırır. Bireyin adalet ve güven hissini sarsar. Güvensizlik kişiyi ‘düzenin asla düzelmeyeceği’ fikrine sürükleyebilir. Kuralların adil bir şekilde işlemediği algısı bireyde endişe ve huzursuzluğa sebep olur. Haksızlığa uğrayan insanlarda yoğun bir öfke hasıl olur. İçinde bulunduğu toplumun ve sistemin kendisini koruyamayacağını düşünür, kendine olan güveni azalır ve dünyaya olan güveni sarsılabilir. Tüm bunların neticesinde eğer bu süreci iyi yönetemezlerse travma sonrası stres bozukluğu gelişebilir.” uyarısında bulundu.

Çocukların bu tür olaylara verdikleri tepkiler normal kabul edilmeli

Yangında arkadaşlarını kaybeden, hayatını kaybedenler için üzülen ve haberlere maruz kalan çocukların duygusal gelişimi ve ruh sağlığının derinden etkilenebileceğini aktaran Prof. Dr. Serdar Nurmedov, “Bu çocuklar böyle durumlarda hiç olmadığı kadar ebeveyn desteğine ve rehberliğine ihtiyaç duyarlar.” diye ekledi.

Çocukların duygularını, hislerini ve düşüncelerini açıkça ve detaylı bir şekilde ifade etmelerine müsaade edilmesi gerektiğine vurgu yapan Nurmedov, “Verdikleri tepkilerin mevcut bağlamda normal olduğunu, bu tür felaketlerin anlaşılması ve kabullenmesinin herkes için zor olduğunu vurgulamak gerekir. Kayıp ve ölümü anlatırken yaşına uygun ifadeler ve açıklamalar kullanılmalı. Sosyal medya ve haber izleme süreleri azaltılmalı. Kaygılarını arttıracak konuşmalardan ziyade güvende hissedebilecekleri ortam yaratılmalı ve rahatlatıcı etkinliklere yönlendirilmeliler. Rutinlerini sürdürmelerine özen gösterilmeli. En önemlisi, tutum ve davranışlarımız ile biz büyüklerin onlara örnek olmamız gerekir.” önerilerinde bulundu.

Sosyal medya kullanımını sınırlandırmak gerekir

Sosyal medyada paylaşılan haberler bazen faydalı bilgi içerse de uzun süre buna maruz kalmanın bizleri olumsuz etkileyeceğini aktaran Nurmedov, “Çünkü bir yerden sonra bilgi kirliliğine maruz kalırız. Bu sebeple yangının sosyal medyada yarattığı etkilerden kendimizi korumamız için sosyal medya kullanımını sınırlandırmamızda fayda var. Doğrulanmamış kaynaklara itibar etmemeliyiz. Spekülasyonlara ve yalan haberlere karşı uyanık olmamız gerekir. Gruplaşma, ötekileştirme ve tartışma içeren ortamlardan olabildiğince uzak durmakta fayda var.” dedi.

Toplumsal travmalar toplumsal bunalıma sebep olabilir!

Travmaya maruz kalmanın bireyin ruh sağlığını olumsuz yönde etkilediği gibi, toplumun da ruh sağlığını olumsuz yönde etkilediğine dikkat çeken Nurmedov, “Toplumun ruh sağlığı iki şekilde olumsuz etkilenir. Birincisi, büyük travmaların toplumun neredeyse tamamını etkilemesiyle oluşan afetler, savaş, göç gibi olaylar sonucu. İkincisi ise bir toplumun travmalarla sarsılmış bireylerden oluşması sonucu.” değerlendirmesinde bulundu.

Öte yandan üst üste yaşanan olumsuz olayların sonucu gelişen travmaların sadece bireysel psikolojik sağlık üzerinde değil, aynı zamanda sosyal bağlar, güven duygusu ve toplumsal dayanışma üzerinde de olumsuz etkiler yaratabileceğine vurgu yapan Prof. Dr. Serdar Nurmedov, şunları söyledi:

“Nasıl ki, bireysel travmalar kişilerde bunalıma sebep olabiliyor ise, toplumsal travmalar da toplumsal bunalıma sebep olabilir ve toplumsal hafızayı etkiler. Eğer toplumsal hafızayı olumsuz yönde etkileyen bu toplumsal bunalım sağlıklı bir şekilde ele alınmazsa, nesilden nesle aktarılabilir ve o toplumu oluşturan bireylerin kimlik oluşumunda temel rol oynar.”

Toplumun sosyal norm ve etik anlayışı bozulabilir!

Toplumsal travmaların belirtilerine değinen Nurmedov, sosyal ve kurumsal güvenin azalabileceğini yani insanların toplumsal kurumlara ve diğer bireylere güven duymakta zorlanabileceğini söyledi.

Toplumun travmaya maruz kalan kesimlerinin, olaylar karşısında kendilerini yalnız ve çaresiz hissedebileceklerinin de altını çizen Nurmedov, şöyle devam etti:

“Benzer travmalardan etkilenen bireyler travmanın sebep olduğu yoğun stres ve tehdit algısı sebebi ile içine kapanır ve benzer hislere sahip insanlara yakınlaşma eğiliminde olurlar. Toplum içinde bir nevi gruplaşmalar hasıl olur. Söz konusu toplumda depresyon, travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) ve anksiyete gibi ruh sağlığı sorunlarında artış gözlenebilir. Toplumun sosyal norm ve etik anlayışı bozulabilir. Geleneksel yapı, yaşam biçimi ve aile kurumu erozyona uğrayabilir. Toplum bağımlı, pasif, sessiz, güvensiz ve kuşkucu hal alabilir.”

Toplumsal travmanın panzehri toplumsal dayanışma ve eğitim!

Psikolojik iyi oluşun sağlanması için toplumun bilinçlendirilmesinin ve eğitimin de önemli rol oynadığına vurgu yapan Nurmedov, “Travmaların normal bir tepki olduğunu ve bunlarla başa çıkmanın yollarını anlatan eğitim programları düzenlemek, bireylerin farkındalığını artırır. Psikolojik dayanıklılığı güçlendirme yollarını öğretmek de bu süreçte etkilidir. Tüm bunlara ek olarak, toplumda psikolojik destek ve terapi hizmetlerine erişimi artırmak, bireylerin travmalarıyla başa çıkma sürecine yardımcı olur. Toplumsal travmanın en büyük panzehri toplumsal dayanışma ve eğitim diyebiliriz.” ifadelerini kullandı. (İLKHA)

BM: israil, uluslararası gazetecilerin Gazze'ye girişini engelleyerek gerçeklerin üzerini örtüyor

AB'den siyonist rejime kısmi yaptırım sinyali

Madleen gemisi bugün Gazze'ye ulaşacak

UNICEF'ten acil çağrı: Gazze'de çocuklar yok ediliyor, derhal ateşkes ilan edilmeli

BM: "Gazze İnsani Vakfı" yardımları savaş aracı olarak kullanıyor

Sivas'ta KKKA nedeniyle ölenlerin sayısı 6'ya yükseldi

Yahudiler ekini ve nesli ifsad etmeyi sürdürüyor

Kurbanlık hayvanların derisini satmak caiz mi?

Han Yunus ve Refah'ta bu sabah 17 şehit

İşgalcinin yeni oyunu: Gazze'de yerel çetelerle direnişi parçalama taktikleri

Gazze'de adım adım işgal: Kuzeyde zorunlu göç emri

Meteorolojiden 10 kente sağanak uyarısı

Uluslararası Çalışma Örgütü'nden tarihi karar: Filistin'e "gözlemci devlet" statüsü verildi

Ebu Ubeyde: Daha fazla tabut karşılamaya hazırlanın

Gazze'de direniş: Siyonist rejim 4 askerinin öldürüldüğünü, 17'sinin yaralandığını kabul etti

Siyonist rejim El-Cezire'nin Ramallah bürosunu kapattı

Kurban Bayramı'nda katliam: Siyonist rejim Gazze'de 31 Filistinliyi şehit etti

Otomobil uçuruma yuvarlandı: 4 yaralı

İzmir açıklarında 18 düzensiz göçmen yakalandı

Rusya: Sumi ve Donetsk bölgelerinde 7 yerleşim yerini ele geçirdik

Kırklareli'nde zincirleme kaza: 1 ölü, 3 yaralı

“Özgürlük Gemisi” Gazze'ye doğru yoluna devam ediyor

ABD ile Çin arasında yeni ticaret görüşmesi

Şili'de 6,4 büyüklüğünde deprem

Polonya, ABD'den helikopteri alımını erteledi

Diyarbakır'daki bina yangını soruşturmasında yeni gelişme

Balata yangını sonucu çekici kullanılamaz hale geldi

Lastiği patlayan otomobil kaza yaptı: 1 ölü, 6 yaralı

Rusya'dan Kiev'e İHA saldırısı

Asya Pasifik’te Tayvan ile Çin arasında gerilim

Yükleniyor

Haberi Sesli Oku

ŞEHİR HABERLERİ