Şeyh Fetullah Varkanis-i Medresesi'nin Konferans Salonu’nda düzenlenen program Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayıp, kasidelerle devam etti.

Programın açılış konuşmasını yapan Şeyh Fetullah Varkanis-i Medresesi Baş Müderrisi Şeyh Faruk Ayte, 160 yıllık medrese geleneklerini devam ettiklerini söyledi.

 Bitlis'in ilim ve irfan yuvası olduğuna vurgu yapan Ayte, "Makamımız ilim, üslubumuz edeptir. Bizim kapımıza değil, gölümüze vuran gelsin. Az ve öz konuşmayı sevdiğimiz gibi, güzel ve anlamlı seçerken, faydasız ve boş cümleleri terk edeceğiz. Tarih tekerrürden ibarettir. Takriben 160 yıl önce Şeyh Fetullah Varkanıs-i Hazretleri Ulu Camii'nde icazet vermiştir. Bu günde aynı şekilde Bitlis merkezde icazet vermek, evlatlarından bizlere nasip olmuştur. 160 yılın gururunu, sevinci, neşesi ve heyecanı içindeyim. Bunu söylerken kibir ve nefis akla gelmemesi için, nefsimi ayaklar altına alarak, Allah'a şükrediyorum." dedi.

Programda konuşan eski Bitlis İl Müftüsü Mehmet Feysal Geylani, İslam'ın ilk emrinin "oku" olduğuna vurgu yaparak, ilim öğrenmenin önemine değindi.

Müslümanların bölünmüşlüğü nedeniyle Gazze'de yaşanan soykırıma dikkat çeken Geylani, "Garptaki bir Müslümanın parmağına bir diken batarsa, Şarktaki Müslüman bunu hissetmesi lazımdır. Bugün haberleri açtığımız zaman, içimiz dışımıza geliyor. Kalbimiz, gönlümüz kan ağlıyor. Haberleri artık izleyecek tahammülümüz ve gücümüz kalmadı. O çocuklar Filistin'de, Mescid-i Aksa'da, İslam'ın ilk kıblesi ve Hazreti Resulü Mescid-i Aksa bugün işgal altındadır. İki milyon Müslüman kardeşimiz, abluka içindedir. Kadın, çocuk, ibadethane, hastane demeden tepeden tırnağa Müslümanları yok etmek için alabildiğine büyük bir şeytani hareketle hareket içindedirler. Onun için medreselerimiz, okullarımız, üniversitelerimiz, İslam'ın söylediği şekilde, ilimle irfanla, teknolojiyle ilgilenmek, alakalanmak boynumuzun borcudur. Bu bizim için bir farz-ı kifayedir. Bugün eğer bizde o ilmi, o fenni imkânlar yoksa ilmen, fennen biz gerideysek, tamamımız günahkarız. Allah'u Teâla o Filistin'de mücadele veren Müslüman kardeşlerimizi mansur ve muzaffer eylesin. O mazlumların, o yetimlerin, o öksüzlerin, o etleri parçalanıp poşetle toplatılanların ahları yerde bırakmasın. O açlıkla abluka altında kalıp kazanın dibini eliyle toplayıp yalamaya çalışan o mazlum, o mahzun, o günahsız çocukların ahını bırakmasın Cenab-ı hak. O Yahudileri kahretsin." diye konuştu.

Müslümanların bir an evvel birleşip, kenetleşmesi gerektiğinin altını çizen Geylani, "Bir an evvel birleşip, kenetleşip, bütünleşmesi lazım. Biz kendi kendimize, kendi içimizde çekiştiğimiz müddetçe, İslam düşmanları seviniyor, el çırpıp, üstümüze gülüyor. Biz bunu bu şekilde kabul edip, bu medreselerimizde ilmi en güzel şekilde, tedrisatı en güzel şekilde yapmamız lazım." dedi.

Bitlis İl Müftüsü Kadir Koçak ise, "Bütün bu hizmetler kime? Medreselerin yapılması, öğrencilerin okutulması, ne varsa bunların hepsi kimin için? Hepsi insan için. Kainatın en değeri varlığı insan, eşrefi mahlukat. Yüce Rabbimiz yeryüzünde ne yaratmışsa, kainatta, zerreden küreye hepsini insanoğlunun hizmetine sunmuş. Ay insanoğluna hizmet ediyor, hayvanat insanoğluna hizmet veriyor, tabiat insanoğluna hizmet veriyor. Yani kainatta ne varsa, zerreden küreye hepsi insanoğluna hizmet için Allah yaratmış. Peki, insanoğlunu niçin yaratmış? Allah'a kulluk için yaratmış." ifadelerini kullandı.

Daha sonra mücazlar adına konuşmayı yapan mücaz Ensar Geylani, Peygamberlerin Varisi olan alimler zincirine katılmaktan duydukları memnuniyeti dile getirdi. Sorumluluklarının ağır olduğunu belirten mücaz Geylani, ümmetin içinde bulunduğu durumun sebeplerine dikkat çekti.

Program, talebelere icazetlerinin verilmesinin ardından verilen ikramla sona erdi.

Düzenlenen icazet programına Bitlis Belediye Başkanı Nesrullah Tanğlay, Ahlat, Adilcevaz ve Güroymak belediye başkanları, AK Parti İl Başkanı Kadir Köstekçi, ilçe müftüleri, kanaat önderleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. (İLKHA)