Tarih: 17.06.2025 11:45

Bursa Tarım ve Orman İl Müdürü Acar: Türkiye çölleşme açısından yüksek risk taşıyor

Facebook Twitter Linked-in

Her yıl 17 Haziran, Birleşmiş Milletler tarafından "Dünya Çölleşme ve Kuraklıkla Mücadele Günü" olarak anılmaktadır. Birleşmiş Milletler verilerine göre, dünya üzerinde yaklaşık 4 milyar hektarlık alanda, 110 ülkede yaşayan 1,2 milyar insan çölleşme ve kuraklıktan doğrudan etkilenmektedir.

Konuyla ilgili Bursa Tarım ve Orman İl Müdürü İbrahim Acar, İLKHA muhabirine önemli değerlendirmelerde bulundu.

Acar, çölleşmeyle mücadelede bilinçli tarım uygulamaları, su kaynaklarının korunması, erozyonun önlenmesi, orman varlığının artırılması ve sürdürülebilir arazi yönetimi gibi önlemlerin hayati önem taşıdığını belirterek, tüm toplumun bu konuda sorumluluk alması gerektiğini söyledi.

Acar, özellikle toprak yapısı, iklim koşulları ve yanlış arazi kullanımı gibi etkenlerin Türkiye'yi bu konuda ciddi risk altına soktuğunu belirtti.

"Türkiye, coğrafi olarak içinde bulunduğu konumdan dolayı çölleşme riskinin oldukça yüksek olduğu bir bölgededir"

Dünya'da, BM'nin verilerine göre yaklaşık 4 milyar hektarlık bir alanda, 110 ülkede 1,2 milyar insanın çölleşme ve kuraklıktan etkilendiğini belirten Acar, "Çölleşme ve kuraklık sadece bizim ülkemizin sorunu değil, yeryüzünün bir sorunudur. Türkiye, coğrafi olarak içinde bulunduğu konumdan dolayı çölleşme riskinin oldukça yüksek olduğu bir bölgededir. Özellikle toprak yapısı, coğrafya ve diğer etmenler çölleşme konusunda Türkiye’yi ciddi riske atıyor. Türkiye'de çölleşme konusunda yüksek hassasiyet taşıyan üç bölge vardır: Konya-Karapınar, Iğdır-Aralık ve Urfa-Ceylanpınar. Mardin-Batman arasındaki bölge, Eskişehir ve Tuz Gölü Havzası çölleşme yönünde yüksek ve orta riskli bölgeler olarak ifade edilebilir" dedi.

"Küresel ısınmadan dolayı verim oldukça düşmeye başlayacaktır"

Çölleşme ve kuraklığın birkaç nedeni olduğunu vurgulayan Acar, "Yapılan projeksiyonlara göre, yerkürede sıcaklığın bir santigrat artması; buğday üretiminde yüzde 6, mısır üretiminde yüzde 7, pirinç üretiminde ise yüzde 3 oranında verim kaybına sebep oluyor. İnsan beslenmesinde tahıllar önemlidir. Buğday, mısır ve pirinç gibi sıcak iklim tahılları, sıcaklık artışından dolayı olumsuz etkileniyor. 2030-2040 yılları arasında ortalama verim düşüklüklerinin yüzde 7 civarında, 2040’tan sonra ise yüzde 9 seviyelerine yükselmesi bekleniyor. Maliyet olarak değerlendirildiğinde, bunun dünya ekonomisine 40-50 milyar dolarlık olumsuz etkisi olacağı öngörülüyor. Nüfusumuz artıyor. İnsanları beslemek için kullanacağımız tahıllarda, küresel ısınmadan dolayı verim oldukça düşmeye başlayacaktır. Bu durum, dünya ve ülkemiz için büyük bir risktir" şeklinde konuştu.

"Kentleşme ve benzeri sosyoekonomik uygulamalar çölleşmeye sebep olmaktadır"

Çölleşme, iklim değişikliği ve insan etkileri sonucu kurak bölgelerde toprağın bozulmasını ve verimsizleşmesini açıklayan bir süreç olduğunu ifade eden Acar, "Çölleşmenin üç temel nedeni vardır: Doğal nedenler, teknik nedenler ve sosyoekonomik-kültürel sebepler. Doğal nedenler arasında su erozyonu, toprak erozyonu, sıcaklık artışı ve özellikle iklim değişikliğinden kaynaklanan düzensiz yağışlar sayılabilir. Teknik nedenler arasında ormansızlaştırma, yanlış sulama yöntemlerinin kullanılması, kimyasal ilaçların toprağı zayıflatması gibi faktörler yer alır. Kentleşme ve benzeri sosyoekonomik uygulamalar da çölleşmeye sebep olmaktadır. Çölleşme sonucunda; su kaynaklarının korunması zorlaşmakta, bitki örtüsü tahrip olmakta, erozyon artmakta ve biyoçeşitlilik azalmaktadır. Bu doğal ortamların bozulması, yaşam kalitesinde de düşüşlere neden olmaktadır" diye belirtti.

"Bursa ili çölleşme açısından çok riskli görünmese de yağışlardaki azalmalar nedeniyle özellikle yer altı suları ve barajlardaki su seviyelerinde düşüş yaşanmakta"

Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre, Türkiye’de son 20 yıldır Marmara Bölgesi’nde ise 12 yıldır yağışlarda ciddi bir düşüş yaşandığını dikkati çeken Acar, sözlerini şöyle tamamladı:

"Özellikle son 12 yılda yağışlarda yüzde 20’nin altında bir azalma olmuştur. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın hazırladığı "Çölleşme Modeli ve Hassasiyet Modeli" adlı bir çalışma vardır. Bu, Türkiye’deki çölleşme riskini ortaya koyan bir çalışmadır. Bu çalışmada, Bursa ili çölleşme açısından çok riskli görünmese de, yağışlardaki azalmalar nedeniyle özellikle yer altı suları ve barajlardaki su seviyelerinde düşüş yaşanmakta ve bu da olumsuz etkiler doğurmaktadır. Türkiye’nin büyük göllerinden biri olan İznik Gölü’nde su seviyesi kritik seviyenin altına düştüğü için, sulamayla ilgili farklı tedbirlerin alınması gerekmektedir." diye konuştu. (İLKHA)




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —