10857,17%-0,28
42,42% 0,00
49,14% 0,48
5625,62% -0,18
9257,74% 0,68
Yahşi’ye göre, bazı çocuklar yeni ortamlara girmekte veya tanımadıkları kişilerle bir arada olmaktan ciddi düzeyde rahatsızlık duyabiliyor. Bu durum psikolojide “sosyal kaygı” olarak tanımlanıyor.
Sosyal kaygıya sahip çocukların, sıradan utangaçlığın ötesinde, yoğun kaygı duygusu yaşadıklarını belirten Yahşi, bu çocukların özellikle sosyal ortamlarda küçük düşmekten ya da yargılanmaktan büyük korku duyduğunu vurguladı.
Çocuğunuz bu belirtileri gösteriyorsa dikkat
Yahşi, sosyal kaygı yaşayan çocukların zihinlerinde sık sık şu tür düşüncelerin yer aldığını söylüyor:
“Ya benimle alay ederlerse?”, “Ya beni oyunlarına almazlarsa?”, “Ya beni dışlarlarsa?”
Bu düşünceler çocukta değersizlik hissini tetikleyerek kaygıyı artırıyor ve çocuk bu kaygıdan kaçınmak için bazı sosyal durumlarda geri durmayı tercih ediyor.
Örneğin;
… gibi davranışlar, sosyal kaygı bozukluğunun işareti olabilir.
Ailelere öneriler: Kademeli sosyalleşme önemli
“Benim de çocuğum bu durumu yaşıyor, ne yapmalıyım?” diyen aileler için önerilerde bulunan Müjde Yahşi, çocuğun korktuğu sosyal durumlarla yavaş yavaş yüzleştirilmesinin en etkili yöntem olduğunu ifade etti.
Yahşi’nin tavsiyeleri şöyle:
Kademeli şekilde sosyalleşme fırsatları sunun.
Yahşi ayrıca, “Çocuğunuzun özgüvenini geliştirmek istiyorsanız, önce kendi kaygılarınızı ona yansıtmamaya özen gösterin. Ebeveynin kaygısı, çocuğa doğrudan geçebilir” diyerek ailelere önemli bir uyarıda bulundu. (İLKHA)
