• BIST 100

    10935,30%-0,09
  • DOLAR

    42,50% 0,17
  • EURO

    49,27% -0,08
  • GRAM ALTIN

    5720,38% 0,80
  • Ç. ALTIN

    9240,28% 0,00

Deprem bilinciyle yaşamak sürekli korku içinde olmak anlamına gelmiyor!

06 Şubat 2025, Perşembe 14:09
06 Şubat 2025, Perşembe 14:09
Deprem bilinciyle yaşamak sürekli korku içinde olmak anlamına gelmiyor!
  • Dinle
  • A+
    Büyüt
  • A-
    Küçült

Türkiye'nin deprem bölgesi olduğunu belirten uzmanlar, deprem korkusunun belirsizlikten beslenerek kaygıyı artırabileceğini söylüyor.

Sürekli alarm halinde olmanın psikolojik ve fiziksel sağlığı olumsuz etkileyebileceğine dikkat çeken Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, deprem korkusu ve başa çıkma stratejileri hakkında açıklamalarda bulundu.

Belirsizlik korku ve kaygıyı besliyor

Son olarak 6 Şubat 2023’te meydana gelen Kahramanmaraş merkezli ve daha öncesinde yaşanan depremlerin, ülkemizde derin izler bıraktığını ifade eden Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, “Hem kayıplarımızın acısını hissetmeye devam ediyor hem de benzer bir felaketle tekrar karşılaşma ihtimaline karşı uzmanların sürekli olarak uyarılarına maruz kalıp, önlemler almaya çalışıp, zihinsel olarak da nasıl başa çıkabileceğimizi sorguluyoruz.” dedi.

Bu süreçte psikolojik açıdan zorlanmamızın başlıca sebebinin, depremin belirsizlik içermesi olduğunu dile getiren Demir, “Ne zaman nerede olacak ve biz bunu nasıl deneyimleyeceğiz tamamen belirsiz. Belirsizlik ise korku ve kaygıyı besler. Ancak önemli olan, korkunun esiri olmak değil, bilinçli ve hazırlıklı bir zihin yapısı geliştirebilmektir.” şeklinde konuştu.

Deprem beklentisi ‘savaş ya da kaç’ tepkisini sürekli aktif hale getiriyor

Sürekli deprem olacak korkusuyla yaşamanın duygusal beyni sürekli olarak alarm halinde tuttuğuna dikkat çeken Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, “Bu durum gündelik yaşam kalitemizi düşürebilir. Zamanla panik atakların görüldüğü anksiyete bozuklukları, travma sonrası stres bozukluğu (TSSB), depresyon gibi psikiyatrik hastalıklara yol açabilir.” dedi.

Beynimizin, deprem beklentisini bir tehdit olarak gördüğüne ve ‘savaş ya da kaç’ tepkisini sürekli aktif hale getirdiğine vurgu yapan Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, şunları söyledi:

“Bu durum, vücutta stres hormonlarının sürekli yüksek kalmasına ve kronik yorgunluk, uykusuzluk, çarpıntı, dikkat dağınıklığı, tahammülsüzlük gibi belirtilere neden olabilir. Sosyal ve mesleki işlevsellik bozulabilir. İnsanlar sürekli deprem korkusu içinde yaşadığında, sosyal ilişkilerinde kopmalar yaşayabilir. Depremle ilgili tetikleyiciler, travmayı sürekli canlı tutar. Küçük sarsıntılar, yüksek sesler, bina çatlakları gibi detaylar, kişilerde yoğun korku ve kaçınma davranışlarına yol açabilir. Korku ve kaygı diğer tüm duyguları gibi doğaldır ancak fazlası yönetilebilir. Asıl mesele, kaygının bizi felç etmesine değil, bilinçli hazırlık yapmamıza yardımcı olmasını sağlamaktır.”

Felaket senaryoları yerine çözüm odaklı düşünülmeli

Deprem bilinciyle yaşamanın sürekli korku içinde olmak anlamına gelmediğinin altını çizen Demir, “Aradaki ince çizgiyi koruyabilmek için kontrol edebileceğiniz noktalara odaklanın. Depremin ne zaman olacağını bilemeyiz ama bina güvenliğini artırabilir, acil durum çantası hazırlayabilir ve tatbikat yapabiliriz. Bu, ‘kontrol duygusunu’ güçlendirerek kaygıyı azaltır.” dedi.

Felaket senaryoları yerine çözüm odaklı düşünülmesi gerektiğini vurgulayan Demir, “Sürekli olumsuz düşünceler üretmek yerine, ‘eğer deprem olursa, şu güvenli noktalara gidebiliriz’ gibi planlama yapmak daha sağlıklı bir yaklaşım olur. Nefes egzersizleri, meditasyon, yoga, yürüyüş, mindfulness gibi stres yönetimi teknikleri ile psikolojik dayanıklılığınızı güçlendirin. Sürekli depremle ilgili konuşmak ve kaygıyı büyütmek yerine, bilinçli ve düzenli önlemler alın.” önerilerinde bulundu.

Felaket senaryoları bilinçaltında sürekli bir tehdit algısı oluşturabilir

Kontrolsüz haber tüketiminin kaygıyı artırdığına da dikkat çeken Demir, “Özellikle felaket senaryolarını vurgulayan içerikler, bilinçaltında sürekli bir tehdit algısı oluşturabilir.” dedi.

Bilinçli bilgi tüketimi için, güvenilir kaynaklardan bilgi alınması gerektiğini aktaran Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, şöyle devam etti:

“Günde sadece belirli bir zaman diliminde haberleri takip edin. Sürekli deprem haberleri okumak, kaygıyı artırır. Felaket senaryoları yerine bilimsel ve yapıcı içeriklere odaklanın. Medya etik kuralları maalesef bazen ihlal edebiliyor, kullanılan başlık ile haber içeriği farklı olabildiği gibi, başlıklar bireyler üstünde yoğun kaygıya neden oluyor. Bazı uzmanların ‘her an deprem olabilir’ açıklamaları sık sık medyada yer buluyor. Bu tür haberler karşısında çaresiz kalan vatandaş sadece kaygılandığı ile kalıyor. Bu sebeple haberleri tüketirken şu soruyu sorun: Bu bilgi bana gerçekten fayda sağlıyor mu, yoksa sadece kaygımı mı artırıyor?”

Çocuklara kaygı yerine bilinç kazandırılmalı

Çocukların, ebeveynlerinin duygusal durumlarını hissettiğine ve öğrendiklerine Demir, “Eğer bir ebeveyn sürekli kaygılıysa, çocuk da bu kaygıyı içselleştirir.” dedi.

Depremin, ‘Deprem bazen olabilir ama biz önlem aldık, güvendeyiz’ gibi bir dille çocuğun yaşına uygun olarak anlatılması gerektiğini vurgulayan Demir, sözlerini şöyle tamamladı:

“Çocuğun kaygılarını küçümsemeyin ama büyütmeyin de. Ona güven verin. Deprem hazırlıklarını oyunlaştırarak öğretin. Çocuklar, oynayarak öğrenir ve böylece korku yerine bilinç kazanırlar. Ancak sürekli deprem konuşulmamalı, panik ve kontrolsüz bir ortam yaratılmamalı, çocuk üstünde baskı yaratılmamalı. Çocuklar yoğun duygularla başa çıkmakta yetişkinler kadar başarılı olamayabilir. Onların duygu yüklerini azaltmalısınız.” (İLKHA)

Batman–Bismil yolunda pikap köprü bariyerlerine çarptı: Sürücü ağır yaralı

Siirt Fıstığında yanlış budama hem verimi bitiriyor hem zararlıları davet ediyor

HÜDA PAR Bursa'da Aile Konferansı düzenleyecek

Kırıkkale’de fabrika kazası: İki işçi sac levhanın altında kalarak hayatını kaybetti

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, işsizlik rakamlarını değerlendirdi

Sri L’yı vuran sel ve toprak kaymaları: 56 ölü ve onlarca kayıp

Meteoroloji uyardı: 13 ilde kar yağışı bekleniyor

STK'lardan Gazze çağrısı: Her türlü insani yardım ile birlikte çadıra ciddi ihtiyaç var

Dört kuşak bir arada yaşayan aileye ziyaret

İstanbul’da uyuşturucu operasyonu: 178 kilogram metamfetamin ele geçirildi

Zelenskiy’nin ofis şefine yolsuzluk soruşturması: NABU’dan arama operasyonu

Gürcistan'da yakalanan 8 suçlu Türkiye'ye getirildi

Gaziantep'te 25 yıl hapis cezası bulunan şahıs yakalandı

Rotavirüsten korunmanın yolları

Otomobil ile motosiklet çarpıştı: Bir ağır yaralı

Bakan Uraloğlu: Şanlıurfa-Mardin Hızlı Demiryolu Projesi ile Mardin Lojistik Merkezi'nin yapımına başlamayı planlıyoruz

Batman'da kum ocağı yakınındaki trafo alev aldı

Batman şehir girişinde düzenleme çalışmaları başladı

Şanlıurfa’da "Kasım Ayı Sahabe Ayı" programı düzenlendi

Malatya'da korkutan konteyner yangını

İşgal, Tubas şehrinde Filistinlilere yönelik saldırılarını üçüncü günde sürdürüyor

Cuma Hutbesi: Fedakârlığın zirvesi isar

Bakan Işıkhan: Mardin’in hâlâ bir çevre yoluna sahip olmaması bir eksikliktir

HAMAS’tan işgal rejiminin Suriye saldırısına tepki

Sanal kumar gençliği tehdit ediyor!

Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’na Mustafa Çelenk atandı

HAKSİAD heyeti İran'da tarım fuarına katıldı

Trump, "üçüncü dünya ülkelerinden" göçü kalıcı olarak durduracak

Tayland'da selde ölenlerin sayısı 145'e yükseldi

Peru'nun eski Devlet Başkanı Castillo, 11 yıldan fazla hapis cezasına çarptırıldı

Yükleniyor

Haberi Sesli Oku

ŞEHİR HABERLERİ


Batman–Bismil yolunda pikap köprü bariyerlerine çarptı: Sürücü ağır yaralı

Siirt Fıstığında yanlış budama hem verimi bitiriyor hem zararlıları davet ediyor

HÜDA PAR Bursa'da Aile Konferansı düzenleyecek

Kırıkkale’de fabrika kazası: İki işçi sac levhanın altında kalarak hayatını kaybetti

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, işsizlik rakamlarını değerlendirdi

Sri L’yı vuran sel ve toprak kaymaları: 56 ölü ve onlarca kayıp

Meteoroloji uyardı: 13 ilde kar yağışı bekleniyor