Zaman zaman herkesin başına gelebilen depresyon durumu, belirli yaşam tarzı alışkanlıkları ve doğru ipuçlarıyla etkili bir şekilde yönetilebiliyor. İşte depresyonla savaşmak için etkili 8 ipucu...
Dünya Sağlık Örgütü tarafından yayınlanan verilere göre, toplam dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 5'i depresyonla mücadele ediyor.
Depresyon; üzüntü, ilgi kaybı, kendine güvensizlik, iştahsızlık, uyumakta zorluk ve yetersiz konsantrasyon gibi belirtilerle kendini gösteren ve genellikle uzun süre devam eden bir hastalıktır.
Bu tür durumlarda yardım isteyin, çünkü bazı duygu ve belirtileri yaşamanız durumunda yapılacak en iyi şey, bir uzmanla iletişime geçmek ve tedavi aramaktır.
Bununla birlikte, hayatın her zaman güllük gülistanlık olmadığı ve herkesin bazı üzüntü veya depresyon anları yaşamasının kesinlikle normal olduğu da bir gerçektir. Bu tür durumlarda depresyonla doğal yollarla savaşmak için pratik ve zihinsel ipuçlarını deneyebilirsiniz.
Davranışlarınızda, fiziksel aktivitenizde, yaşam tarzınızda ve düşünce tarzınızda yapacağınız değişiklikler, depresyona karşı savaşmanızı sağlayabilir.
İşte depresyonla mücadele etmek için 8 ipucu.
Sağlıklı beslenin
Sağlıklı ve dengeli beslenmek, ruh halinin doğal bir şekilde yeniden iyileşmesine yardımcı olur.
Ayrıca, yemek masasında depresyonla savaşmanıza yardımcı olabilecek bazı yiyecekler vardır. Çikolata, somon ve omega 3 bakımından zengin tüm balıklar ve yumurtalar gibi stres düzenleyici maddeler içeren ve doğal olarak serotonin seviyelerini yükseltmeye yardımcı olan gıdalar vardır.
Pozitif kalmaya çalışın
Doğrudan kendinizi sabote etmek ve depresif ruh hallerine yol açan zihinsel bir tutum göstermek, her zaman olası en kötü senaryoyu ve belirli bir durumda yanlış gidebilecek her şeyi düşünmeye yol açar.
Bunun yerine, bir adım geri atın ve hayata gerçekçi bir şekilde bakmaya çalışın. Sonuçta hiçbir zaman dünyanın sonu değildir ve bazen belirli durumların sonuçları sizi hiç beklemediğiniz şekillerde şaşırtabilir.
Olumsuz düşünceleri bırakın
Başınıza olumsuz bir şey geliyor ve onu neredeyse takıntılı bir şekilde kafanızda yeniden mi yaşıyorsunuz? Başınıza gelenleri sürekli düşünmek ve takıntı haline getirmek, üzüntü ve hayal kırıklığını yeniden yaşamanıza neden olur.
Başınıza gelenler üzerinde düşünmek sağlıklıdır, çünkü onları okumanıza ve gelecekte kendinizi aynı durumda bulmaktan nasıl kaçınacağınızı anlamanıza olanak tanır. Ancak, takıntı haline gelen düşünceler kişinin kendi içindeki olumsuz deneyimi yeniden yaşamasıdır.
Bu durum sizi depresyona sokma riski en yüksek olan tutumlardan biri olarak kabul edilir. Bu nedenle olumsuz durumları daha gerçekçi ve akılcı bir düşünceyle yeniden yorumlayın.
Olumlu şeylere odaklanın
Dünyaya bakma şekliniz ve başınıza gelen her şey, depresyon ataklarının yönetiminde büyük bir etkiye sahiptir.
Belki de farkında olmadan, olumlu şeylerden çok olumsuz şeylere odaklanmaya başlamışsınızdır. Şimdi durun ve her durumda iyi olanı arama alışkanlığı edinin.
Her zaman güçlenme konusunda ders veren iyi veya kötü bir şey vardır.
Kendinize karşı nazik olun
Kendinizi kötü hissettiğinizde, işleri daha da kötüleştirme eğiliminde olursunuz. Daha da kötüsü, kendinizi suçlu hissedebilirsiniz ve kendinize çok yüklenebilirsiniz. Bu durumda depresyonla savaşmanıza yardımcı olmazsınız, aksine daha çok depresyona girebilirsiniz.
Bu tür durumlarda size yardımcı olabilecek şey, bir düşmanın değil bir arkadaşınızın olmasıdır. Kendinizin en iyi arkadaşı olmakla başlayın ve kendinizi yargılamadan ve sadece olumsuz ve kendinize zarar veren bir bakış açısı kullanmadan yaptığınız eylemleri anlamaya çalışın.
Anı yaşayın
Gelecek üzerinde hiçbir gücünüz yok ve ne yazık ki geçmiş üzerinde bile yok. Bu yüzden yarın ne olabileceği konusunda endişelenmek tamamen işe yaramaz. Ya da daha kötüsü dün olanlar için üzülmek hiçbir işe yaramaz.
Geçmişle ilgili iyi olan şey, geçmiş olmasıdır. Bunun için endişelenmeyi bırakırsanız, sonuç olarak ondan kurtulursuuz ve şimdiyi dolu dolu yaşamaya başlayabilirsiniz.
Her zaman şimdide kalmaya çalışın, çünkü sadece çok daha kolay yönetilebilir değil, aynı zamanda geleceğinizin temellerini attığınız zamandır.
Çevrenizle bağlantınızı kaybetmeyin
Kendinizi iyi durumda hissetmediğinizde, dış dünyaya tamamen kapatma eğilimi çok güçlüdür.
Gerçek şu ki, kendinizi izole etmek sizi sadece daha kötü hissettirir. Evde yalnız kalmak, depresyonla savaşmanın iyi bir yolu değildir, hatta depresyonu kötüleştirme riski taşır.
Sosyal bir hayata sahip olmak, size arkadaşlarınızdan destek alma ve enerjinizi yeniden kazanma fırsatı verebilir.
Bir rutin seçin ve takip edin
Günlük bir rutin oluşturmak ve buna bağlı kalmak çok önemlidir. Size bir düzenlilik ve istikrar duygusu verecektir, bu da depresyon durumunda çok yardımcı olur.
Canınız istemiyorsa bile, her gün aynı saatte kalkın, düzenli saatlerde yemek yiyin, bir uyku düzeni oluşturun ve her gün küçük de olsa bir egzersiz yapın.