Hamas Siyasi Büro Başkanı Haniye’nin suikast ile hayatını kaybetmesi nedeniyle Diyarbakır’da sela okundu ve cuma namazının ardından gıyabi cenaze namazı kılındı. Namaz sonrası STK’lar tarafında açıklama yapıldı.
İran’ın başkenti Tahran’da İsrail’in düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden Hamas Siyasi Büro Şefi İsmail Haniye için Diyarbakır’da bazı sendika ve sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla gıyabi cenaze namazı kılındı, dualar edildi.
Kılınan namazın ardından Diyarbakır İslami STK’lar adına Yeryüzü Doktorları Diyarbakır Şube Başkanı Dr. Eşref Araç yaptığı açıklamada, İsmail Haniye’nin hayatını kaybetmesiyle İslam ümmetinin orta yerinden vurulduğunu söyledi.
Haniye’nin ‘Filistin’e özgürlük’ vazifesini layıkıyla yerine getirerek hayatını kaybettiğini dile getiren Araç, “Evet, direniş cephesinin lideri şehit İsmail Haniye inandığı gibi yaşadı, yaşadığı gibi Rabbine kavuştu. Rabbim şehadetini makbul ve âli eylesin. Direniş cephesi; şehit Haniye’nin şehadetiyle daha çok bilenecektir. Mücadele ve cihat azimleri daha çok artacaktır Allah’ın inayetiyle. Aksa özgür, Filistin bağımsız oluncaya kadar kıyam ve serden geçme ruhu devam edecektir. Büyük şeytan Amerika katil işgalci lideri Beyaz Saray’a davet ederek sırtını sıvazladı, ayakta alkışladı. Katliama devam, soykırıma devam, suikastlara devam telkininde bulundu. İslam ülkelerinin içine fitne tohumunu atmaya, coğrafyamızı talan etme ve yangın yerine çevirme senaryolarını uygulamak için talimatla katilini işgal edilmiş topraklara geri gönderdi” dedi.
Müslüman halk olarak daha çok birlik ve vahdete ihtiyaç duyulan bir evreden geçildiğini ifade eden Araç, “Şehit Haniye’nin vasiyeti gereği haykırmalıyız, meydanları doldurmalıyız, sokaklarda yürüyüş yapmalıyız, sosyal medya tufanını başlatmalıyız ki dünyayı Siyonistlere dar etmeli, büyük şeytan Amerika’nın şeytani maskesini paramparça etmeliyiz. Şehit Haniye’nin vasiyetine dönüşen 3 Ağustos çağrısını ümmetin kıyam ve kurtuluş günü olarak ilan etmeliyiz” diye konuştu.
Dr. Araç, son olarak şunları kaydetti:
“Ülkemizin yetkililerine sesleniyoruz. Sokağın sesine kulak verin. Meydanların sesini duyun. Allah’tan korkun. Milli menfaatlerinizi akan mazlumun kanına tercih etmeyin. Her gün yapılan katliamlara seyirci kalmayın. Soykırımları izleyerek maslahatınızı öncelemeyin. Aksi halde bu yangın sizi de bizi de saracaktır. Acil stratejik adımlar atın. Adım atarsanız güçlü olursunuz, güçlü olmak için risksiz hesaplar peşinden koşmayın. Uluslararası diplomasi ve anlaşmaları bağlayıcı olarak görmeyin zira işgalci ve istilacı güçler bunu açık bir şekilde çiğnediklerinde bağlayıcı görmezken neden bizim için bağlayıcı olsun ki?”