Diyarbakır'daki İslami STK'ların "Her Çadır Bir Mektep" sloganıyla başlattığı "Filistin'e Ses Ver Çadır Organizasyonu"nda yer alan kadınlar, basın açıklaması düzenledi.
Aksa Tufanı Operasyonunun birinci yıl dönümüyle beraber yeniden canlanan yardımlaşma ve dayanışma çalışmaları dünyanın dört bir yanında gerek yardım faaliyetleri gerekse farkındalık etkinlikleriyle devam ediyor.
Diyarbakır'daki İslami STK'ların ortak çalışmasıyla merkez Sur ilçesi Hazreti Süleyman yerleşkesinde 7 Ekimde başlayan "Filistin'e Ses Ver Çadır Organizasyonu" bugün itibariyle sona erdi. Yürütülen farkındalık çalışması sonrası basın açıklaması düzenleyen Diyarbakır'daki İslami STK'ların kadın kolları, yapılan bunca katliama sessiz kalınmaması hususunda yetkililere seslendi.
Basın açıklamasını Diyarbakır'daki İslami STK'lar adına Memur Sen Diyarbakır Kadın Komisyonu Başkanı Gurbet Sarısaban okudu.
İşgalci siyonist rejimin 7 Ekim 2023'ten bu yana benzeri görülmemiş saldırılarla hedef gözetmeksizin çocuk, kadın, yaşlı, özel gereksinimli yüzbinlerce insanı yerinden ettiğini belirten Sarısaban, tüm dünyanın gözü önünde işlenen bu soykırımın bir yılı aşkın süredir durdurulmadığına dikkat çekti.
"Bu soykırıma karşı etkili adım atan tek bir otorite olmamıştır"
İşgal rejiminin Gazze’de yaptığı soykırımlardan sonra birkaç haftadır Lübnan’a saldırılar düzenlediğini kaydeden Sarısaban, "Tüm dünya tarafından her dakikası canlı canlı takip edilen bu soykırıma karşı merhametli vicdanlar hariç herkes kulaklarını kapatmış ve etkili adım atan tek bir otorite dahi olmamıştır. Her 10 dakikada 1 çocuğun ve her iki saatte bir kadının öldüğü Gazze’de sağlık sistemi tamamen çökmüş, gıdaya ve içme suyuna erişim neredeyse imkânsız hale gelmiştir. Yoğun bombardımanlar ile öldürülemeyen Gazze halkı; açlık, susuzluk, salgın hastalıklarla baş başa bırakılmış ve insanlık dışı muamelelere maruz kalmıştır." ifadelerini kullandı.
Gazze’ye ulaştırılmaya çalışılan gıda ve hijyen malzemeleri gibi temel ihtiyaçlar siyonist rejim tarafından engellendiğini ve bu malzemelerin Gazze sınırında telef edildiğini sözlerine ekleyen Sarısaban, "Gazze’de ciddi bir açlık sorunu ortaya çıkmış ve Gazzeliler açlıktan vefat etmeye başlamıştır. İnsanlık dışı tüm bu muamelelere karşı bütün uluslararası mekanizmaların işlevsiz olduğu tüm dünya tarafından görülmüş, insan hakları söylemlerden öteye geçmemiş, söz konusu Filistin olunca uluslararası hukuk unutulmuş, yaşam hakkı siyonizmi yaşatma çabasına dönüşmüştür." dedi.
"siyonist malları boykot edin, duaya, infaka ve farkındalık çalışmalarına mutlak surette devam edin"
Sarısaban, "Bugün burada, Diyarbakırlı kadın ve çocuklar olarak bir yılı aşkın süredir durdurulmayan soykırıma karşı kardeşlerimiz ile dayanışma niyetiyle bulunmaktayız. Sesimizi ne kadar yükseltirsek yükseltelim binlerce çocuğun parçalanmış bedeni, yüzbinlerce annenin gözyaşı, yetim, öksüz ve kimsesiz kalan bebeklerin feryadını dindiremeyeceğimizi biliyoruz. Ancak tüm vicdan sahiplerine sesleniyoruz. Meydanlardan ayrılmayın, sesinizi duyurmak için meşru her yolu deneyin, siyonist malları boykot edin, duaya, infaka ve farkındalık çalışmalarına mutlak surette devam edin. Unutmayın siyonist mallara verilen her kuruş Gazzeli küçük bedenleri paramparça etmekte ve bu zulme ortak olmaktır." şeklinde konuştu.
Yetkililere seslenen Sarısaban, "siyonizmi durdurmak için elinizden gelen tüm gayreti gösterin. Caydırıcı yaptırımlar uygulayın. Bir yılı aşkın süredir devam eden bu zulmün son bulmasını ve Gazze halkının esenliğe kavuşmasını Allah’tan niyaz ediyor, kalıcı bir ateşkes talep ediyoruz." diye belirtti. (İLKHA)