Dünya Kudüs Günü vesilesiyle İLKHA muhabirine konuşan İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Tefsir Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Harun Bekiroğlu, siyonizmin tarihsel arka planını, ideolojik temellerini ve Müslümanların bu ideolojiye karşı alması gereken tedbirleri ele aldı.
"Siyonizmin dünya genelinde nasıl büyük bir yıkıma neden olacağını kimse öngöremedi"
Doç. Dr. Bekiroğlu, 1897 yılında Basel'de gerçekleştirilen ilk siyonizm kongresinin, dünya genelinde nasıl büyük bir yıkıma neden olacağını kimsenin öngöremediğini belirtti. Bekiroğlu, siyonizm'in kökenlerinin, "Siyon" kelimesiyle "izim" ideolojisinin birleşiminden oluştuğunu ve Siyon'un "Kudüs" anlamına geldiğini vurguladı.
Doç. Dr. Harun Bekiroğlu, siyonizm'in temel ilkelerinin, Yahudilerin Tanrı Yahova tarafından kutsal topraklara dönmeye çağrıldıkları inancına dayandığını belirterek, siyonistlerin, Yahudileri Filistin topraklarına göç etmeye teşvik etmek için, bu bölgenin Tanrı Yehova tarafından kendilerine vaat edilmiş kutsal topraklar olduğu yönünde bir propaganda yürüttüklerini ifade etti.
"Siyonizmin sınırları Fırat ve Nil arasında yer alıyor"
Siyonizmin sınırlarının Fırat ve Nil arasında yer aldığını belirten Bekiroğlu, "Bu sınırlar, Güneydoğu Anadolu Torosları'ndan başlayarak Lübnan Şeyh Dağı'na, Akdeniz sahilindeki Filistin'e, Süveyş Kanalı'na ve Suudi Arabistan'ın kuzeyine kadar uzanmaktadır. Siyonizm ideolojisini benimseyenler, bu toprakları ele geçirmeyi dini bir görev olarak görmektedir." ifadelerini kullandı.
"Siyonist ideolojiyi savunanların uluslararası düzeyde cezalandırılması gerekir"
Bekiroğlu, siyonizmin insanlık için tehlikeli bir ırkçı ve faşist ideoloji olduğunu belirterek, bu ideolojiyi savunanların uluslararası düzeyde cezalandırılması gerektiğini ifade etti. Ayrıca, siyonizmin bir dini görev olarak kabul edilmesinin, bu ideolojiyi benimseyenlerin hiçbir şekilde taviz vermeyeceği anlamına geldiğini söyleyen Bekiroğlu, siyonistlerin adım adım amaçlarına ulaşmayı sevdiğini, bu yüzden onlara karşı hiçbir şekilde taviz verilmemesi gerektiğini vurguladı.
"Siyonizm, bütün insanlık için tehlikeli bir ideolojidir ve yasaklanmalıdır"
Siyonizmin ırkçı ve faşist bir anlayış olduğunu vurgulayan Bekiroğlu, "Siyonizm, bütün insanlık için tehlikeli bir ideolojidir ve yasaklanmalıdır. Bu fikri savunanlar cezalandırılmalı ve soykırım davaları sonuna kadar takip edilmelidir." dedi.
Bekiroğlu, "Siyonistlere karşı hiçbir şekilde taviz verilmemelidir. Onlarla yapılacak iyi ilişkilerin Filistinlilere yararlı olacağını düşünmek büyük bir hata olur. siyonistler, her zaman taviz kopararak toprakları ele geçirmeye çalışırlar." şeklinde konuştu.
"Müslümanların siyonizme karşı bilinçli bir şekilde mücadele etmesi gerekir"
Müslümanların siyonizme karşı bilinçli bir şekilde mücadele etmesi gerektiğini belirten Bekiroğlu, "Üniversite öğrencilerimiz ve ilimle uğraşan kardeşlerimiz, siyonizmin tanımı, tarihçesi ve uluslararası düzeydeki etkileri hakkında bilgi sahibi olmalıdır. Sivil toplum kuruluşları ve basın mensupları, siyonizme karşı şuurlu nesiller yetiştirmek için gayret göstermelidir." dedi.
Siyonistlerin farklı ülkelerin vatandaşlıklarını alarak kendilerine koruma sağladığını belirten Bekiroğlu, "Bu kişiler, Filistin topraklarında insan öldürmeyi ibadet olarak kabul ediyorlar. Ülkemizde de bu kişiler birer canlı bomba gibi çocuk katili olarak elleri kanlı bir şekilde bizim sokaklarımızda, meydanda, caddelerde dolaşıyorlar ve aramızda yaşıyorlar. Bu durum, ülkemizin itibarını zedeliyor ve anayasal suç teşkil etmektedir. Bu kişilerin vatandaşlıktan çıkarılması ve en ağır şekilde cezalandırılması gerekmektedir." diyerek yetkililere çağrıda bulundu.
"Hava sahası, israilin sivil ve askeri uçuşlarına kapatılmalı"
Siyonist rejim ile yapılan ticari ve askeri ilişkilerin durdurulması gerektiğini belirten Bekiroğlu, "Türk hava sahası, israilin sivil ve askeri uçuşlarına kapatılmalıdır. israile karşı müeyyideler uygulanmalıdır" dedi.
Bekiroğlu, açıklamasını şu sözlerle tamamladı: "Siyonizmin işgal stratejilerine karşı mukavemet edebilecek şuurlu ve bilinçli nesiller yetiştirmek, bu ülkeyi seven herkesin vazifesidir. Kudüs ve Gazze özgürleşinceye kadar mücadeleye devam edeceğiz." (İLKHA)
