9184,82%2,67
34,38% 0,47
36,84% -0,60
2969,82% -0,20
4932,75% 0,96
Dünya Bankası, Kovid-19 salgınındaki dalgaların Çin'in ekonomik toparlanmasını bozduğunu belirt
Banka, Çin ekonomisine ilişkin değerlendirmelerin yer aldığı 'Şoklar ve Teşvikler Arasında' başlıklı raporunu yayımladı.
Raporda, 2022'ye güçlü bir başlangıcın ardından Omicron varyantının neden olduğu birden fazla salgın dalgasının ve buna karşı alınan karantina önlemlerinin, Çin'in büyüme normalleşmesini kesintiye uğrattığı aktarıldı.
Çin ekonomisinin büyüme hızının 2022'de yavaşlamasının beklendiğine işaret edilen raporda, ülke ekonomisinin Kovid-19 salgınının neden olduğu ekonomik hasarı yansıtarak, bu yıl yüzde 4,3 ve gelecek yıl yüzde 5,2 büyümesinin beklendiği kaydedildi.
Raporda, ülkenin büyüme ivmesinin, ekonomik gerilemeyi hafifletmeye yönelik agresif politika teşviklerinin yardımıyla 2022'nin ikinci yarısında toparlanmasının beklendiği ifade edildi.
Ülkedeki yatırım büyümesinin büyük bir mali teşvikin de yardımıyla bu yıl hızlanmasının beklendiği belirtilen raporda, bunun reel tüketim büyümesindeki zayıflığı kısmen telafi edeceği aktarıldı.
Raporda, 'Küresel büyümede öngörülen keskin yavaşlama göz önüne alındığında net ihracatın ekonomik aktiviteyi desteklemede önemsiz bir rol oynaması bekleniyor.' değerlendirmesinde bulunuldu.
Çin'in büyüme görünümüne yönelik aşağı yönlü risklerin devam ettiğine dikkat çekilen raporda, Kovid-19 salgını ile ilgili karantina önlemlerinden kaynaklanan ekonomik aksaklıkların önemli bir aşağı yönlü risk oluşturduğu ve halihazırda gecikmiş olan tüketim ve hizmetlerin toparlanmasını daha da geciktirebileceği, özel yatırımları caydırabileceği, ticaret akışlarını kesintiye uğratabileceği ve büyümeyi azaltabileceği kaydedildi.
Raporda, risklerin daha geniş makroekonomik ve finansal yansımaları tetikleyebilecek gayrimenkul sektöründeki kalıcı stresten de kaynaklanabileceği ifade edildi.
Dünya Bankasının raporunda, Kovid-19 salgınının daha az kısıtlamayla etkin bir şekilde kontrol edilmesi halinde, yakın zamanda açıklanan ek teşvik önlemleri sayesinde büyümenin öngörülenden daha yüksek olabileceği belirtildi.