Yerleştirme sürecinde puandan çok sıralamanın esas alındığını hatırlatan Eğitimci Taş, tercih yapacak adayların dikkatli davranmaları ve süreci geciktirmemeleri gerektiğini vurguladı.

"Sırada, hayatlarının en önemli kararlarından biri olan tercih süreci var"

Eğitimci Taş, "Üniversite sınav sonuçları açıklandı. Uzun ve zorlu bir maratonun ardından öğrencilerimiz, yoğun bir emek ve stres süreci sonrasında sınava girdiler. Şimdi ise sırada, belki de hayatlarının en önemli kararlarından biri olan tercih süreci var. Bu süreçte dikkat edilmesi gereken bazı önemli noktalar bulunuyor. Öğrencilerimizin bu püf noktalara dikkat etmeleri, daha doğru ve kendileri için daha uygun tercihler yapmalarını sağlayacaktır. Aksi takdirde, yapılacak hatalı tercihler, uzun vadede hayatlarını olumsuz yönde etkileyebilir. Tercih yaparken en sık yapılan hatalardan biri sadece puana odaklanmaktır. Ancak üniversiteler, yerleştirmeleri puanlara göre değil, başarı sıralamasına göre yapmaktadır. Bu nedenle öğrencilerimizin, geçen yılın (2024) yerleştirme başarı sıralamalarını dikkate almaları çok daha sağlıklı bir tercih süreci geçirmelerine yardımcı olur." dedi.

"Sadece kendi sıralamanıza odaklanmayın"

Tercih yaparken sıralamanın göz ardı edilmemesi gerektiğini hatırlatan eğitimci Taş, "Başarı sıralamasına odaklanmak doğru bir yaklaşımdır ancak yalnızca kendi sıralamanız etrafında tercih yapmak doğru olmayabilir. Örneğin; başarı sıralaması 80 bin olan bir öğrenci, tercih listesine 50 bin sıralamasından itibaren başlayarak, 120 bin sıralamasına kadar uzanan bir aralıkta tercihler yaparsa, hem hedeflediği okullara girme şansı olur hem de garanti seçenekleri değerlendirilebilir. Bu tür bir aralık, öğrencinin hem istediği hem de ulaşabileceği üniversiteleri kapsar. Böylece daha gerçekçi ve bilinçli bir tercih listesi hazırlanmış olur." ifadelerini kullandı.

"Severek yapacağınız meslekleri seçin"

Eğitimci Taş, "Öncelikle şuna dikkat etmemiz gerekiyor: Üniversite tercihi, öğrenciler için hayati bir dönüm noktasıdır. Çünkü seçilen meslek, bireyin hayat standartlarını ve yaşam şeklini doğrudan etkiler. Bu nedenle, öğrencilerimizin mutlu olabilecekleri, severek, isteyerek ve bilinçli bir şekilde yapabilecekleri meslekleri tercih etmeleri çok önemlidir. Başkalarının yönlendirmesiyle, zoraki olarak ya da "Şu bölümü seçmelisin" gibi baskılarla yapılan tercihler, ileride pişmanlığa yol açabilir. Öğrenci, bu durumda bölümünü bırakabilir hem zamanı hem emeği boşa gidebilir. Özellikle altını çizmek isterim ki, tercih edilecek bölüm sadece kısa vadeli değil, uzun vadeli bir yaşamı şekillendirecektir. Bu yüzden, kişinin isteyerek ve içten gelerek seçeceği bir meslek dalına yönelmesi büyük önem taşır." şeklinde konuştu.

"Bir diğer önemli nokta da okuyacakları şehirdir"

Eğitimci Taş, üniversite tercihi kadar şehir tercihlerinin de önemli olduğuna değinerek, "Tercih edilen şehir, hem eğitim olanakları hem de maddi koşullar açısından öğrencinin ve ailesinin durumuna uygun olmalıdır. Öğrencinin kendi yaşadığı şehir, ailesine yakın bir yer ya da barınma olanakları güçlü bir şehir olması tercih sürecinde dikkate alınmalıdır. Gidilecek şehirde yurt imkanları, kampüsün şehir merkezine uzaklığı ya da ulaşım olanakları da göz önünde bulundurulmalıdır. Çünkü bu tercihin geri dönüşü zor olabilir. Tüm bu faktörler, öğrencinin üniversite yaşamını doğrudan etkiler. Sonuç olarak; hem meslek hem de şehir tercihi yapılırken öğrencilerimizin bilinçli, istekli ve uzun vadeli düşünerek karar vermeleri en doğru yaklaşım olacaktır. Çünkü insan, yaşadığı şehir onun okuyacağı üniversiteyi, bölümü mutlu bir şekilde okuyup bitirmesine sebebiyet verir." dedi.

"Yeteneğine, ilgisine dikkat ederek tercih yaparsa daha sağlıklı bir tercih yapmış olur"

Tercih yaparken kimlik ve kişilik hususlarının da önemli olduğuna değinen Eğitimci Taş, "Bir diğer nokta, okuyup bitirdikten sonra iş olanağı var mı? Malumunuz, Türkiye şartlarında bir öğrenci üniversiteyi okuyorsa, sadece kültür sahibi olma adına değil; daha çok mesleğe girme adına, bir iş yapabilme adına okunuyor. Bunun için de bitirdiğinde bu üniversitenin iş olanağı nedir, buna da dikkat etmesi gerekiyor. Yani iş olanağı var mı, bitirdiğinde hangi sürede işe girebilir, araştırmaları yapıp ona göre tercih ederse, daha sağlıklı bir tercih yapmış olur diye düşünüyorum. Bir diğeri; bitirdikten sonra evet, iş olanağı var ama çalışma koşulları, çalışma ortamı... Gencimizden bay ve bayan, kendi cinsiyet kimliğini de düşünerek tercih yaparsa, daha sağlıklı bir tercih yapmış olur. Örneğin: Tıp seçen bir öğrenci sürekli hastalarla muhatap olacak, kan görecek, ameliyata girecek. Böyle bir zaafiyeti varsa, yarın ve bu süreçte, okurken bu anlamda sıkıntı yaşayabilir. Buna benzer yani, çalışma ortamını, çalışma koşullarını da kendi kişiliğine, yeteneğine, ilgisine dikkat ederek tercih yaparsa, daha sağlıklı bir tercih yapmış olur diye düşünüyoruz. Bunlara dikkat etmeleri gerekiyor." ifadelerini kullandı.

"Tercihinizi son güne bırakmayın"

Eğitimci Taş, "Son olarak 1-13 Ağustos arasından tercihler yapılıyor, son güne bırakmasınlar. Öğrencilerimize özellikle istirham ediyorum, son güne bırakmasınlar tercihlerini. Yani bugün, yarın tercihleri yapıp sisteme girsinler. Çünkü zaten sisteme gittikten sonra tekrar düzeltme olanağı var. Yani son güne bıraktığında bu düzeltme olanağına da sahip olmayabilir, heyecan yapabilir. En azından bugün, yarın uzman kişilerden, özellikle rehber öğretmenlerden, okulun veya dershanenin rehber öğretmenlerinden yardım alarak tercihlerini bitirdikten sonra sisteme girsinler. Sonra tekrar düşünsünler. Yani sıralamayı 5'inci tercihe yaptığımı 3'e mi alsaydım, 3'üncü tercihe yaptığımı 7' inci tercihlerimin arasına mı yapsaydım?  Tekrar bunu kendi arasında, ailesiyle, uzman şahıslarla istişaresini yapıp düzeltebilir. Onun için son güne bırakmasınlar. Evet, bu anlamda tüm öğretilerimize başarılar diliyorum. İnşallah istedikleri, severek okuyacakları bölüme yerleşirler." şeklinde konuştu. (İLKHA)