Daha çok kadınları etkileyen akuajenik kurdeşen, çok nadir görülen bir su alerjisi türüdür. Bu alerji, tıp dünyasında hala bir sır olarak kalmaya devam ediyor...

Polen alerjileri, ev tozu akarları, yiyecek, ilaç... Herkesin çevresinde alerjisi olan en az bir kişi vardır. Bazıları alerjiler çok yaygındır, ancak çok az konuşulan başka alerjiler de vardır. Bunlardan biri su alerjisi olan akuajenik kurdeşendir (ürtiker).

Aquajenik ürtiker, sıcaklığı ne olursa olsun herhangi bir suya karşı nadir görülen bir alerji türüdür. İlk kez 1964'te teşhis edilen bu alerji, kadınlarda daha sık görülür.

Suya alerjisi olan bir kişinin cildi sıvı ile temas eder etmez, kaşıntı ve yanmanın eşlik ettiği kabarıklıklar ve şişlikler gibi ağrılı kızarıklıklar oluşur. Kabarcıklar en sık karın, göğüs ve sırtta ortaya çıkar. Rahatsız edici belirtiler genellikle tedaviyi takiben 30 dakika ila 2 saat arasında kaybolur.

Akuajenik ürtiker teşhisi konan 14 yaşındaki genç bir kız alerjiyi şu sözlerle tanımlıyor: 'Her duş aldığımda, ellerimi yıkadığımda ve hatta terlediğimde cildim tepki veriyor. O kadar çok acıyor ki, acı içinde ağlamaya başlıyorum, ama bunu yapmak durumu daha da kötüleştiriyor, çünkü benim kendi gözyaşlarıma da alerjim var.'

Bu çok özel alerjinin nedenleri bilinmemektedir ve şu anda bir tedavisi yoktur. Yakın zamanda yapılan bir çalışma, topikal tedavilerin kullanımının da tartışmalı bir etkiye sahip olduğunu gösteriyor. Bazı uzmanlar, akuajenik ürtiker yaşayan kişilerin cildinin, reaksiyonu tetikleyebilecek bazı bileşenler içerebileceğini düşünüyor.

Bu tür ürtikerin nadir görülmesi nedeniyle bu konudaki belgeler çok azdır. Bazı bilimsel araştırmalara göre, dünya çapında yaklaşık 50 kişi akuajenik üritier yaşamaktadır.