Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, “Deprem bölgesinde koordinasyonu sağlayabilmek açısından ‘Kardeş Şehir’ uygulamasını başlattık “ dedi.
Yeniden Refah Partisi (YRP) lideri Fatih Erbakan, partisinin genel merkezinde 6 Şubat tarihinde meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremleri ele aldığı bir basın toplantısı düzenleyerek gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Depremin ilk anından itibaren İl Kriz Masaları oluşturduklarını ve bu Kriz Masaları üzerinden deprem bölgelerine; 380 tır yardım malzemesi, 200’ün üzerinde iş makinesi, 62 jeneratör, 432 çadır, 7 bin 696 koli hijyen malzemesi, 3 bin 348 adet ısıtıcı 10 bin 612 adet yağmurluk, 85 bin 916 parça kışlık kıyafet, 39 bin battaniye, 220 bin adet ekmek, 58 bin 922 koli su ulaştırıldığını belirtti. Erbakan, Doğal Afetlerle Mücadele Bakanlığı kurulmasının gerektiğini ifade ederken sıcak su kaynaklarının bulunduğu deprem bölgelerinde, sistematik olarak, su sıcaklık ölçümlerinin ve argon, metan, karbon monoksit gibi gazların ölçümlerinin yapılarak bu bilgileri değerlendirmek için 'Deprem Erken Uyarı Merkezi' kurulması gerektiğini söyledi.
“Kardeş Şehir uygulamasını başlattık”
Deprem bölgesinde ihtiyaçların tespit edilip hızla çözüm üretilmesini sağlamak için Kardeş Şehir uygulaması başlattıklarını belirten Erbakan, “Koordinasyonunu sağlayabilmek açısından yeniden refah partisi olarak ‘Kardeş Şehir’ uygulamasını başlattık. Oradaki depremden büyük ölçüde etkilenen 10 ilimizi, kalan 71 ilimizde kardeş şehir haline getirdik. Örneğin; Malatya’ya 5 tane, 6 tane, 7 tane batıdaki şehirlerimizde zimmetledik. Şanlıurfa’ya yine 7-8 tane ilimizi, Hatay’a 7-8 tane ilimizi ve böylece bütün depremden etkilenmeyen bölgelerdeki il teşkilatlarımız, hangi deprem iline yardımcı olacaklarını destek olacaklarını bilerek hareket ettiler” diye konuştu.
“Bölgede 8 milyon küçükbaş, 3 milyon büyükbaş hayvanımız var”
Bölgedeki küçükbaş hayvanlar büyükbaş hayvanlar bölgedeki hayvanların durumu hakkında da konuşan Erbakan, “Orada sağ kalan hayvanlar maalesef yem sıkıntısından dolayı aç kaldılar, susuz kaldılar. Bölgedeki teşkilatlarımız, bölgedeki çiftçi kardeşlerimiz bizlere bu durumu dile getirmemiz için ilettiler. Bölgede 8 milyon küçükbaş, 3 milyon büyükbaş hayvanımız var ve yem fabrikalarının yıkılması veya kendi vatandaşımızın çiftliğindeki yem depolarının enkaz altında kalması dolayısıyla bu hayvanların beslenmesinde çok ciddi sorunlar yaşandı. Hatta bizim bölgedeki arkadaşlarımızdan bazıları fazla gelen ekmekleri ziyan olmasın diye bir kısmını köylere bu hayvanlara yemeleri için götürdük diye de ifade ettiler. Bu noktada tabii Tarım ve Orman Bakanlığı’nın mutlaka tüm yem fabrikalarını yem stoklarını çıkartması ortaya koyması ve bu yeni stoklarında bir miktarını acilen bölgeye ulaştırılması oradaki hayvanların beslenmesinin sağlanması çok büyük önem arz ediyor” dedi.
“Bir daha belki de hiç dönmeyeceğiz”
Deprem bölgesinin demografik yapısının korunmasının son derece büyük hayati öneme sahip olduğunu ve büyük bir göçün batı illerine, diğer illere yaşanması ve sonrasında bunların geri dönmemesinin önemli bir tehlike oluşturacağına dikkati çeken Erbakan, “Bölge stratejik açıdan son derece önemli bir bölge. Buranın demografik yapısının değişmesi, buranın boşaltılması, boşalması ülkemizin geleceği açısından, bekası açısından önemli bir tehlike olarak görüyoruz. Bununla ilgili 99 Gölcük depreminde illerini, ilçelerini terk eden göç eden vatandaşlarımızla ilgili yapılan araştırmalar çok önemli bir oranda bir daha tekrar kendi deprem bölgelerine dövme dediklerini ortaya koyuyor. Burada da aynı durumun yaşanması söz konusu. Ankara’daki depremzedelerimizle yaptığımız ziyaretlerimizde, buraya yerleştirilen depremzedelerimizle yaptığımız görüşmelerde kendilerinin de önemli bir kısmı ‘Bir daha belki de hiç dönmeyeceğiz’ demektedirler. Halbuki dönmeleri ülkemiz açısından, milletimiz açısından çok daha hayırlıdır. Bu nedenle demografik yapının bozulmaması bakımından alınacak tedbirleri hükümetin alması gerekir. Birincisi bölgede yabancı uyruklulara ve tüzel kişilere herhangi bir konut veya arazi satışının mutlaka durdurulması şu andan itibaren gereklidir. Öncelikle bölgeden ayrılmak istemeyen depremzedelerin ki bunlar da önemli bir miktardır. Bunların da barınma ısınma ihtiyaçlarının iadelerini karşılanması ve bölgede kalmalarının sağlanması son derece önemli” ifadelerini kullandı.