9914,68%1,38
36,10% 0,00
37,81% 0,72
3388,79% 0,64
5487,40% 0,47
Balıklıgöl Devlet Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Bahar Gülbeyaz, glokom hakkında önemli bilgiler verdi.
Gözün içinde bulunan aköz isimli sıvının drenajındaki bozulma veya üretiminin artması nedeniyle ortaya çıkan bu hastalığın, özellikle 40 yaş üstü bireylerde daha sık görüldüğünü belirten Gülbeyaz, erken teşhis edilmediğinde görme kaybına yol açabileceğini ifade etti.
“Belirti vermeden ilerleyebilir”
Glokom hastalığının en sık görülen ve belirti göstermeyen bir hastalık olduğunu ifade eden Gülbeyaz, “Glokom, açık açılı ve kapalı açılı olmak üzere iki tipe ayrılıyor. Açık açılı glokom, toplumda en sık görülen tür olup genellikle belirti vermeden ilerliyor. Görme bulanıklığı veya ağrı hissedilmediğinden hastalar uzun süre hastalığın farkına varamıyor. Görme alanını yavaş yavaş daraltarak ilerleyen bu hastalık, merkezi görüşü koruduğu için teşhisi gecikebiliyor. Kapalı açılı glokom ise daha nadir görülmekle birlikte, ani göz içi basıncı artışı nedeniyle şiddetli göz ağrısı, bulanık görme, göz kızarıklığı, baş ağrısı, bulantı ve kusma gibi belirtilere yol açabiliyor.” şeklinde konuştu
“Göz sağlığını korumak için düzenli göz kontrolleri yapılmalı”
Glokomun sinsi ilerleyen ve görme sinirinde geri dönüşü olmayan hasarlara yol açan bir hastalık olduğunu belirten Dr. Gülbeyaz, “Özellikle 40 yaş üstü bireylerin yılda en az bir kez göz muayenesinden geçmesi gerekir. Yenidoğan bebeklerde ise birinci ve altıncı aylarda göz muayenesinin yapılmasını öneriyoruz. Göz sağlığını korumak için düzenli göz kontrollerinin ihmal edilmemesi gerekir." diye konuştu. (İLKHA)