9879%0,53
34,75% 0,05
36,52% -0,03
2950,65% 0,01
4822,44% -0,35
Gürcistan'da hükümetin Avrupa Birliği'ne katılım müzakerelerini 2028 yılına kadar durdurma kararı nedeniyle başlayan protestolar devam ediyor.
Gürcistan'da Başbakan İrakli Kobakhidze hükümetinin AB'ye katılım müzakerelerini 2028 yılına kadar askıya alma kararına karşı düzenlenen protestolar ikinci günde de devam etti.
Başkent Tiflis'teki parlamento binası önünde toplanan protestocular, güvenlik güçlerine havai fişek ve yabancı madde attı.
Polis, protestoculara tazyikli su ve göz yaşartıcı gazla müdahale etti.
Müdahale sırasında onlarca gösterici yaralandı.
Gürcistan İçişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, 107 kişinin gözaltına alındığı, Parlamento binası çevresinde gerçekleştirilen protestoda defalarca yapılan uyarılara rağmen protestocuların toplantı ve gösteri hakkını düzenleyen yasal çerçeveyi aştığı kaydedildi.
Gürcistan'ın en büyük muhalefet partisi Değişim Koalisyonu'nun lideri Nika Gvaramia, protesto sırasında, "Yorulana kadar her gece burada olacağız. Burası bizim ülkemiz, bir tek ülkemiz var, Avrupa için savaşacağız" ifadelerini kullandı. Bir diğer koalisyon lideri Elene Khoshtaria ise, "Teslim olmayacağız, vazgeçmeyeceğiz. Ancak uluslararası toplumun Avrupa değerlerine gerçekten inanan insanları nasıl destekleyeceğini düşünmesi gerektiğini düşünüyorum" açıklamasını yaptı.
Başbakan İrakli Kobakhidze 28 Kasım'da yaptığı açıklamada, “Hiç kimsenin Gürcü halkına karşı şantaj aracı olarak kullanmaması için 2028 yılının sonuna kadar Avrupa Birliği ile müzakerelerin başlatılması konusunu gündeme getirmemeye karar verdik. Ayrıca 2028 yılının sonuna kadar Avrupa Birliği'nden herhangi bir bütçe hibesi almayı reddediyoruz” ifadelerini kullanmıştı. Kobakhidze, AB'nin Gürcistan'a adaylık statüsünün şantaj amacıyla kullanıldığını belirterek, “Adaylık statüsünün Gürcistan'a şantaj yapmak, ülkeye kaos getirmek ve toplumu sıkıştırmak amacıyla nasıl kullanıldığı hepimizin hafızasında. Ukrayna'da savaşın başladığı bir dönemde, Gürcistan'ın barışa en çok ihtiyaç duyduğu bir zamanda bazı Avrupalı siyasetçiler ve bürokratlar, adaylık statüsünü kullanarak ülkede bir devrim organize etmeye çalıştı. AB'den finansman alan STK'lar, bu devrim girişiminde açıkça yer aldı. Yaklaşık 2 yıldır adaylık statüsü Gürcistan'da radikalizmi ve kutuplaşmayı körüklemek için bir araç olarak kullanılmakta. Bu da Gürcistan'a karşı sağlıksız bir yaklaşımı bir kez daha gözler önüne sermektedir” ifadelerine yer vermişti. (İLKHA)