10382,89%-1,92
41,29% 0,05
48,58% 0,60
4821,81% -0,19
7841,30% -0,31
Berhum, yaptığı basın açıklamasında, Katar devletine yönelik siyonist saldırganlık ve hareketin müzakere heyetinin hedef alınmasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Saldırıda şehit olanları anan Berhum, "Kardeş Katar topraklarında karışan bu pak kanlar, siyonist rejimle olan mücadelenin yalnızca Gazze'nin, HAMAS'ın veya Filistin'in mücadelesi olmadığını, tüm ümmetin mücadelesi olduğunu ve sadece bir Arap devletinin egemenliğini değil, Katar'ın temsil ettiği Arap ve İslam değerlerini, mazlumların ve mustazafların yanında olmayı hedef alan, unsurları tamamlanmış bir suçla karşı karşıya olduğumuzu açıkça teyit etmektedir." dedi.
Berhum, "Siyonist rejimin Katar başkenti Doha'da işlediği bu suç, sadece Katar devletinin egemenliği, güvenliği ve istikrarına yönelik açık bir saldırı değil, aynı zamanda tüm Arap ve İslam ülkelerimize yönelik vahşi bir saldırı ve açık bir savaş ilanı ve tüm bölgenin güvenliği ve istikrarına yönelik bir tehdittir." ifadelerini kullandı.
Bu suçlu rejimi tecrit etmek, cezalandırmak ve onun proje ve planlarıyla yüzleşmek için güçlü ve etkili bir Arap, İslami ve uluslararası hareket gerektiğini vurgulayan Berhum, "Siyonist rejimin, Doha'daki hareketimizin müzakere heyetini suikast etme girişiminin başarısız olması ve hareketin yurt dışındaki liderliğini suikast etme tehdidinde ısrar etmesi, 23 aydır Gazze Şeridi'ndeki saldırgan hedeflerini ve planlarını gerçekleştirememesinin ardından, hayali zafer görüntüleri arayışını yansıtmaktadır. Bu süreçte her türlü öldürme, yıkım, aç bırakma ve soykırım eylemini sürdürmektedir." diye konuştu.
Berhum, "Hareketimizin liderlerinin kanı, Gazze, Kudüs, Batı Şeria ve Filistin'in çocuklarının ve kadınlarının kanından daha değerli değildir. İşgal rejiminin, hareketimizin liderlerini herhangi bir yerde hedef alan suçları, onun iradesini ve direnişini kırmada başarılı olamayacak ve hareketimizin tutumlarını, kararlarını ve direniş yolunu etkilemede başarısız olacaktır. Tarih, bunun onu sadece daha güçlü, daha kararlı ve daha sağlam kıldığını kanıtlamıştır. Halkımızın kendisini, toprağını ve kutsal yerlerini savunma meşru hakkını engelleyecek yeryüzünde hiçbir güç yoktur." diye ekledi.
HAMAS lideri Berhum, Gazze halkının destansı bir direniş sergilediğini, tüm katliamlara rağmen topraklarını terk etmediğini vurguladı.
Müzakere heyetinin işgal tarafından hedef alınmasına değinen Berhum, şunları kaydetti:
Hareketimizin müzakere heyetine suikast girişimi, Katar Başbakanı'nın kardeşlerimize yeni teklifi ilettikten sadece bir gün sonra, Katar'ın başkenti Doha'da gerçekleşti.
Terörist saldırı anında, müzakere heyeti, değerli Katar arabuluculuğunun çirkin ve utanmaz bir şekilde hedef alındığı bu teklife yanıtı tartışıyordu. Bombardıman, ailesinin bulunduğu müzakere heyeti başkanının evine isabet etti. Eşi, şehit Hemam El Hayye'nin gelini ve torunları yaralandı.
Bu suç sadece heyete yönelik bir suikast girişimi değil, aynı zamanda tüm müzakere sürecinin bombalanması ve suikastı, Katar ve Mısır'daki kardeş arabulucuların rolünün kasıtlı olarak hedef alınması, Netanyahu ve onun suç çetesinin herhangi bir anlaşmaya varmayı reddetmesinin ve halkımıza yönelik soykırımı ve açlığı durdurmak ve Gazze'deki savaşı sona erdirmek için yapılan tüm bölgesel ve uluslararası çabaları sabote etmekte ısrar etmesinin açık bir teyididir. Bu, Netanyahu ve onun aşırılıkçı hükümetinin, önceki tüm müzakere süreçlerinin başarısız olmasından ve sekteye uğramasından tamamen ve tek başına sorumlu olduğunu açıkça kanıtlamaktadır."
"Başarılı olamayacaklar"
Amerikan yönetiminin, bu suçun tam bir ortağı olduğunu vurgulayan Berhum, "Bu alçak suçun ve diğer siyonist suçların, halkımıza yönelik saldırıyı durdurma, işgal ordusunun Gazze Şeridi'nden tamamen çekilmesi, gerçek bir esir değişimi, halkımızın yardım görmesi ve yeniden inşası konusundaki köklü tutumlarımızı ve net taleplerimizi değiştirmede başarılı olamayacağını bir kez daha teyit ediyoruz."
HAMAS'ın Katar devletiyle dayanışmasını bildiren Berhum, şu çağrılarda bulundu:
"Arap ve İslam ülkelerimizin güvenliğini ve istikrarını tehdit eden siyonist küstahlığı caydırıcı, pratik daha fazla tutum ve önlem çağrısında bulunuyoruz.
Arap ve İslam ülkelerinin liderlerini, bu siyonist küstahlığın karşısında güçlü bir şekilde durmaya, Netanyahu ve onun faşist hükümetini suçlarının bedelini ödetmek için tüm güç unsurlarını, siyasi, diplomatik, ekonomik ve yasal baskı ve etki araçlarını kullanmaya ve halkımıza yönelik saldırıyı, soykırım savaşını, zorla yerinden etmeyi ve aç bırakmayı durdurmak için ciddi çalışmalar yapmaya çağırıyoruz."
Berhum, son olarak, "Kardeş Katar devleti ve halkımız, hareketimiz ve direnişimizle dayanışmalarını ifade eden tüm resmi ve halk düzeyindeki tutumları yüksek takdirle karşılıyor ve önemsiyoruz, onlarla gurur duyduğumuzu ifade ediyoruz. Ulusal davamıza, halkımızın, şehitlerimizin, esirlerimizin ve yaralılarımızın kanlarına ve fedakarlıklarına sadık kalacağımızı, saldırı duruncaya, toprak ve mukaddes yerler kurtarılıncaya kadar direniş yoluna tam bir kararlılık ve azimle devam edeceğimizi vurguluyoruz." mesajını verdi. (İLKHA)