9185,9%-1,65
39,54% 0,16
45,50% 0,15
4308,22% 0,18
6938,21% 0,13
Küresel Gazze Yürüyüşü’ne katılmak üzere Mısır’a giden HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Faruk Dinç, Türkiye’ye döndü.
Dinç, Esenboğa Havalimanı’nda HÜDA PAR Genel Başkan Vekili Şahzade Demir, Genel Başkan Yardımcıları Yunus Emiroğlu ile Hamdin Aslan, ailesi ve partililer tarafından karşılandı.
"20 aydan fazladır Gazze'de bir soykırım var"
Sözlerine Gazze’de devam eden soykırımı hatırlatarak başlayan Dinç, "Maalesef başta İslam ülkeleri olmak üzere, dünya ülkeleri bu soykırımı durduramadı. Çocukların katledilmesini engelleyemedi. Bu yönüyle uluslararası düzeyde bir vicdan hareketi ortaya çıktı. Soykırımı durdurmak adına Mısır'da bir yürüyüş tertiplendi. Bu yürüyüşün, planlaması Ariş şehrinden başlayıp Refah Sınır Kapısı'na kadar olan yaklaşık 50 kilometrelik mesafede gündüzleri yürüyüş, geceleri çadırlarda kalarak aslında uluslararası bir kamuoyu oluşturarak Refah Sınır Kapısı'nın açılmasını sağlamak ve Gazze'deki soykırımı durdurmak için böyle bir planlama yapılmıştı." dedi.
"Tam her şey sakin bir şekilde devam ederken, bir anda polisler müdahale etti"
Konuşmasının devamında Mısır hükümetinin yürüyüşe engel olduğunu belirten Dinç, şunları aktardı: "Mısır yönetimi, bu yürüyüşe müsaade etmedi. Biz, yürüyüşe katılmak üzere İsmailiye şehrinden 60 kilometre uzaklıktaki bir kontrol noktasında durdurulduk. Pasaportlarımız alındı ve akşam geç saatlere kadar serbest bırakılmadık. Yürüyüşe katılmamız engellendi. Ariş'e gidemediğimiz için dünyanın farklı ülkelerinden gelen; farklı etnik gruplara mensup, farklı dinlere mensup ve farklı renklere sahip vicdan sahibi insanlar orada toplandı. Herkes gayet makul ve sağduyulu bir şekilde eylemlerini sürdürdü. Tam her şey sakin bir şekilde devam ederken, bir anda polisler müdahale etti. Birçok aktivist yaralandı. Yaralananlardan biri de bendim."
"Amaç, Refah Sınır Kapısı'nın açılması ve Gazze’deki mazlumlara insani yardımın ulaşmasıydı"
Müdahalelere rağmen aktivistlerin hep sakin kaldıklarını belirten Dinç, "Ancak buna rağmen aktivistlerden hiçbiri taşkınlık yapmadı, hatta tepki bile göstermedi. Çoğu genç tekme yemelerine rağmen hiçbiri karşılık vermiyordu. Çünkü bu yürüyüşün amacı Refah Sınır Kapısı'nın açılması ve Gazze’deki mazlumlara insani yardımın ulaşmasıydı. Bu insanların ortak yönü vicdan, merhamet ve insanlıktı. Bu nedenle bu yürüyüş burada bitmeyecek. Artık insanlık vicdanı bu soykırıma sessiz kalmayacak. Dünyanın dört bir yanında, inşallah sel gibi akarak Gazze’yi özgürleştirecek ve siyonistlerin kalıntısını yeryüzünde bırakmayacaktır. Biz de Gazze’nin ve Kudüs’ün özgürlüğü için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz." ifadelerine yer verdi.
"Filistin’in haklı ve meşru davasının yanındayız ve siyonistlerin ise tam karşısındayız"
Son olarak Dinç, "Kudüs için canımız da malımız da kanımız da feda olsun diyoruz.
Özgürlüğün yolu Kudüs’ten geçiyor. Özgürlüğün yolu, bu siyonistlere karşı mücadele etmekten geçiyor. Son günlerde hepimiz şahit oluyoruz ki siyonist işgal rejimi aslında bölge ülkelerine savaş açmış durumda. Bölgeyi ateşe vermeye çalışıyor. Bu nedenle diyoruz ki: Gazze’deki, Filistin’deki mazlumların yanındayız. Filistin’in haklı ve meşru davasının yanındayız ve siyonistlerin ise tam karşısındayız." diye konuştu.
Yaptığı açıklama sonrası Dinç, direnişin, özgürlüğün ve dayanışmanın simgesi olan kefiye ve Filistin Bayrağı ile süslenen araçla havaalanından ayrıldı. (İLKHA)