Filistin'de destek amacıyla İstanbul'da düzenlenen programda konuşan HÜDA PAR Mersin Milletvekili Faruk Dinç, alimlere, yöneticilere, sivil toplum kuruluşlarına, etkili ve yetkili olan herkese siyonizm ile mücadele etme çağrısında bulundu.
siyonist işgal rejiminin Filistin ve Lübnan'da gerçekleştirdiği soykırımı telin etmek amacıyla Peygamber Sevdalıları ile Özgür Kudüs Platformu tarafından "Zulme Karşı Sessiz Kalmayacağız! Siyonist Vahşet Durana Dek Ayaktayız" sloganıyla bir program düzenlendi.
Eminönü Meydanı'nda ikindi namazına müteakiben yoğun katılımla gerçekleştirilen program, Resul Dalkılıç'ın Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başladı.
"Gazze'ye doğrultulan namlu aslında İstanbul'a, Diyarbakır'a, Ankara'ya doğrultulmuştur"
Programda bir konuşma gerçekleştiren HÜDA PAR Mersin Milletvekili Faruk Dinç, "Hava çok soğuk. Özellikle minik çocukların üşümesine yüreğimizin dayanmadığı bu dakikalarda belki şu anda masumlar katlediliyor. Bugün Gazze'ye doğrultulan namlu aslında İstanbul'a, Diyarbakır'a, Ankara'ya doğrultulmuştur. Bugün Gazze'ye sahip çıkmanız aslında İstanbul'a, Türkiye'ye sahip çıkmanızdır. Burada toplanan ve sesimizin gittiği herkese sesleniyorum! Bugün Filistin'de mazlumlar katlediliyor. Çocuklar, kadınlar katlediliyor. Biz insanlığımızı kaybetmedik ve her ortamda bunu dile getirmeye devam edeceğiz." dedi.
siyonizm ile topyekûn mücadele edilmeli
20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü'ne atıfta bulunarak bugünü ilan edenlerin bugün bizzat çocukları ve kadınları katlettiklerini hatırlatan Dinç, "Müslümanlar ilim-bilim düşmanıdır, 'çocuklarını okula göndermiyorlar' diyenler bugün çocuklarımızı bizzat okulda katlediyorlar. Gazze Batının barbarlığını tüm çıplaklığıyla ortaya koymuştur. Her şeyimiz planlı olmalı. Bugünden sonra artık dağınık seslerle barbar ve vahşi soykırıma karşı bir şey yapamayız. Alimlerimize sesleniyoruz! Medreselerden çıkın, halkın arasına girin ve dükkân dükkân gezerek mal ile cihadı, can ile cihadı anlatın. Boykot ile ilgili fetvalar verin. siyonizm ile nasıl mücadele edileceğini tek tek anlatın, toplumu bilinçlendirin. Yöneticilerimiz, eğitim bakanlarımız artık siyonizm ile mücadele için Kudüs bilinci ile ilgili dersleri eğitim müfredatına ekleyin. Sivil toplum kuruluşları üyelerimiz, alimlerimiz, kanaat önderlerimiz, etkili ve yetkililerimiz bir araya gelip siyonizme karşı nasıl mücadele edileceğinin hesabını yapın. Hesapsız, kitapsız, plansız olarak siyonistlerle mücadele edilmez. Her şeyin hesabı yapılmalı, somut adımlarla bunlara yaptırım uygulanmalıdır." diye konuştu.
"Tek başımıza da kalsak da her ortamda siyonizmin soykırımını dile getirmeye devam edeceğiz"
Dinç, "Artık sözün bittiği yerdeyiz. 415 gündür bu kardeşlerimiz katlediliyorlar. En büyük hatip bunlardır. 42 bin kardeşimiz katledildi. 20 binden fazla çocuk katledildi. Bunların yapacağı hitabetten daha güzel bir konuşma yoktur. İnşallah pes etmeyeceğiz. Tek başımıza da kalsak da her ortamda siyonizmin soykırımını dile getirmeye devam edeceğiz. Gün gelecek Filistin özgür olacak ve siyonizmin; sadece işgal ettiği topraklarda değil Washington'da da Berlin'de de Londra'da da kalıntıları kalmayacaktır." şeklinde konuştu.
"Bu savaş tüm Müslümanların tüm insanlığın savaşıdır"
Bir yıldan fazladır dünyanın gözü önünde insanlık medeniyetinin öldürüldüğünü belirten Gazeteci Zülküf Yel, "Elbette Gazze'deki insanlar bir imtihanda olduğu gibi tüm insanlık da bir imtihan içerisindedir. Gazze bir turnusol kâğıdı gibidir. Biliyoruz ki bu meselede herkesin mutlaka yapabileceği bir şeyler vardır. Bu savaş tüm Müslümanların, tüm insanlığın savaşıdır. Zulmün olduğu bir yerde ben insanım diyen hiç kimse tarafsız kalamaz." dedi.
"Tüm insanlık büyük bir sorumluluk ile karşı karşıyadır"
Yel, "Müslüman halklar, Gazze'deki insanlar sadece söz değil icraat bekliyorlar. Sadece kınamak yetmez. Bunca zamandır kınadık ne değişti? siyonistler hiçbir zaman güçten başka bir şeyden anlamazlar. O halde buradan tüm insanlığa çağrı yapıyoruz. Tüm insanlık büyük bir sorumluluk ile karşı karşıyadır. Tüm özgür devletler, emperyalizme teslim olmamış olan devletler özgür bir irade ortaya koymalıdır. Bir yardım koridoru açılmalıdır. Özellikle Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin verdiği karardan sonra herkesin eli rahatlamıştır. Kim adım atmak istiyorsa o gün bugündür." diye konuştu.
Program, İsmail Pekgöz'ün yaptığı dua ile son buldu. (İLKHA)