HÜDA PAR Genel İdare Kurulu (GİK) Üyesi Esra Duyu tarafından gerçekleştirilen açıklamada, "Siyonist israil bombardımanı altında şehit edilen Rim ve dedesinin doğum gününün 'Dünya Şehit Çocuklar Günü' olarak ilan edildiği bugünde, tüm şehit çocuklarını anıyor, dünyanın en masum varlıklarını katleden zalimleri lanetliyoruz." ifadelerine yer verildi.

"Bugün, İslam âleminin çocuklarının ölümü karşısındaki bu pervasızlığa isyan etme günüdür"

Açıklamanın devamında şunlar kaydedildi:

"7 Ekim 2023'ten itibaren Gazze'de devam eden israil saldırılarında şehit edilenlerin yüzde 70'i çocuk ve kadınlardan oluşmaktadır. Bu vahşi saldırılarda, 16 binin üzerinde savunmasız ve masum çocuk katledilmiş, on binlerce çocuk yaralanmış, hayatta kalanlar ise her an düşen bombaların etkisiyle psikolojik travma yaşamaktadır. 25 binden fazla çocuk ebeveyninden birini ya da ikisini kaybetmiştir. İşgalci israil, tüm evrensel ilkeleri ve uluslararası savaş hukukunu ihlal ederek adeta çocuklarla savaşmaktadır.

Uluslararası kamuoyunun bir kısmı bu soykırıma ortak olurken, bir kısmı da sadece izlemekle yetinmektedir. Bugün, İslam âleminin çocuklarının ölümü karşısındaki bu pervasızlığa isyan etme günüdür.

Gazze'de yaşanan çocuk katliamına karşı vicdanını henüz kaybetmemiş her insan dünyanın en masum varlıklarının katledilmesi karşısında sesini yükseltmelidir. Dünyaya gelen her çocuk, insanlığın geleceğine dair bir umuttur! Katledilen her çocuk, bu umudun toprağa gömülmesidir." 

"İslam âlemi artık harekete geçmeli!"

Açıklamada, "Gazze'de bir yılı aşkındır devam eden soykırımın halen durdurulamamış olması uluslararası hukukun, Batı'nın insan hakları ve çocuk hakları söyleminin birer paçavradan ibaret olduğunu gözler önüne sermektedir.

Beyaz kundaklar yerine, beyaz kefenlere sarılarak yan yana sıralanan bebekler, katledilen, sakat bırakılan, açlıktan dermanı kesilen, çıplak ayaklı çocuklar, masum siviller ve kadınlar, telef edilen ağaçlar, çiğnen hürmetler adına tüm İslam âlemi harekete geçmelidir." denildi.

"Adil ve insanî tek düzen, İslamî düzendir"

Açıklamanın sonunda, "İslam dünyasına karşı acımasız olan bu dünya düzeni karşısında İslam ülkeleri kenetlenmeli ve kendi alternatif yapılarını oluşturmalıdırlar. Bir gün sıra kendi ülkelerine gelmeden, Batı'nın oluşturduğu kurumlardan medet beklemeyi artık bırakmalıdırlar.

Sömürüye ve çıkara dayalı insanlık dışı dünya düzeni karşısında adil ve insanî tek düzen kalmıştır o da İslamî düzendir." ifadelerine yer verildi. (İLKHA)