Tarih: 17.04.2023 11:05
İçinde dünyaları barındıran lezzet: İçli köfte
Dünyanın en önemli lezzet duraklarından biri olan Gaziantep’ten gastronomiye adını altın harflerle yazdıran Antep içli köftesi ramazan ayında da sevenlerine lezzet şöleni yaşatmaya devam ediyor.
Gaziantep mutfağının eşsiz lezzetlerinden olan Antep içli köfte, bulgur ve kıyma ile hazırlanan dış harcın, kavrulmuş kıyma, Antep Fıstığı ve ceviz içeren iç harç ile doldurulmasıyla yapılan bir lezzettir. Yağda kızartılması veya suda haşlanmasıyla sevenlerine sunulan Antep içli köftesi, görünüşüyle ve lezzetiyle damak zevki yaşatmaya devam ediyor. Gaziantep kültüründe içli köftenin fark ettiren özelliği ise içerisinde Antep fıstığı ve ceviz kullanılmasıdır. Gaziantep ve çevresinde yaygın olarak tüketilen içli köfte genellikle yuvarlak ya da uçları kapalı olup mekik veya ince uzun silindir şeklinde yapılır. Görünüşüyle ve tadıyla ağızlarda güzel tat bırakan Antep içli köftesi, yöresel lezzet anlamında 2021 yılında Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından tescillenmiş ve coğrafi işaret almıştır. Antep içli köftesi kişinin isteğine göre haşlanmış ve kızarmış olarak ta sunuluyor. İşletme olarak müşterin yoğun ilgisiyle karşılaşan işletmeler siparişlere yetişmekte zorlanıyor. İçli köfte iftar ve sahur başta olmak üzere bayramlarda da vazgeçilmez bir lezzet olarak sofralardaki yerini alıyor.
“Şehir dışından gelen misafirlerimizin bu yemeği bilmiyor”
Antep içli köftenin özel ve zahmetli bir yemek olduğu için her gün değil sadece özel misafirler geldiğinde evlerde yapıldığına değinen Yusuf Pektaş, “İçli köfte kurtuluş savaşı döneminden itibaren evlerde yapılarak günümüze kadar aktarılan bir yemektir. Gaziantep halkı için bu anlamda en özel yemeklerindendir. Özel olduğu kadar da zahmetli bir yemektir. Şehir dışındaki çoğu insan bu yemeği bilmediği için evlerimize ve işletmemize gelen misafirlerimize özel olarak yapıyoruz” dedi.
“Ayda bir yetkililer denetlemeye geliyor”
Gaziantep mutfağının vazgeçilmez lezzeti Antep İçli Köftesi Gaziantep ve bölge genelinde uzun geçmişe sahip olduğunu hatırlatan Yusuf Pektaş, içli köftelerin sıkı bir denetimden geçtiğini kaydetti. Pektaş, 'Gaziantep mutfağı ile ilgili olarak yayımlanmış birçok yemek kitabı bulunmakla birlikte, yöresel yemeklerden olan içli köfte tanıtıcı filmler ve bilimsel makalelerde de kendini göstermiştir. 2021 yılında Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından tescillenmiş ve coğrafi işaret alarak Gastronomi alanında Gaziantep’i temsil eden içli köfte için yetkililerce belirlenen süreler içerisinde denetim yapılıyor. Her ay, üretim metoduna uygunluk, kullanılan malzeme uygunluğu ve görünüm uygunluğu açısından 3 farklı denetimden geçtiklerinden bahseden Pektaş, denetleme sonucunda da onay aldıklarını şu sözlerle aktardı, “köfte, kitaplarda ve gastronomi alanında, coğrafi işaret almış ve tescillenmiş bir ürünümüzdür. Ayda bir yetkililer denetlemeye geliyorlar. Sadece içli köfte için yetkililerden her ay onay alıyoruz' ifadelerini kullandı.
“Farklı illere her ay yaklaşık 10 bin içli köfte gönderiyoruz”
Ete gelen zamlara rağmen Ramazan ayında kampanya yaptıklarını da vurgulayan Pektaş, 'Ramazan ayında geçen seneye göre deprem bölgesi olduğumuz için biraz düşüşler oldu ama buna rağmen talep çok fazla. Ayda 7 bin 500 - 10 bin adet arasında içli köfteyi farklı illere gönderiyoruz. Burada da iftar saatlerinde başlangıç olarak misafirlerimize sunuyoruz. Misafirlerimiz içli köfteyi daha çok tercih ediyor. Fiyat artışı olarak ta ete her gün zam geldiği için biz fiyatı düşürmeye çalışıyoruz. İçli köfte fiyatlarımız tane olarak 45 TL’dir biz fiyatlarda artış yapmıyoruz. Herkes alabilsin, tadabilsin, damakları lezzetlensin diye fiyat arttırmamaya özen gösteriyoruz” ifadelerine yer verdi.
“Gastronomi öğrencilerine ders veriyoruz”
Kadınların yapılan yöresel yemeklere aşina olduğun, yemeklere daha özenli yaklaştığından dolayı mutfakta çalışan kişilerin sadece kadın olduğunu söyleyen Pektaş, “Çalışanlarımız kadın, ev hanımları. Biz erkek aşçıyı mutfağımızda bulundurmak istemiyoruz. Mutfaktaki kişiler ev hanımı, çünkü bu yemekler anlamlı yemektir. Annelerimizin evde yaptığı yemeklerdir. Ev hanımlarımız zaten doğuştan aşçı olarak doğuyorlar. Aynı zamanda gastronomi öğrencilerine biz burada eğitim veriyoruz, ders veriyoruz, Hatta şuan 5-6 tane öğrencimiz var. Mutfakta ders görüyorlar, staj yapıyorlar” diye konuştu.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —