IHO EBRAR, yoksullukla mücadele eden Burundi halkına gıda yardımlarını sürdürüyor. Kırmızı et dağıtımı, özellikle Ramazan ayında oruç tutan ve maddi imkânları sınırlı olan aileler için büyük bir anlam taşıdı.

Yardımlar, derneğin gönüllü ekipleri tarafından evlere teslim edildi ve ihtiyaç sahibi aileler bu destekle iftar sofralarında daha doyurucu yemekler hazırlama imkânı buldu.

"Bir lokma, bir dua..."

IHO EBRAR gönüllüsü Abdulvahap Kaplan, yardım faaliyetinin sadece gıda temini sağlamadığını, aynı zamanda gönüllere dokunan bir iyilik hareketi olduğunu vurguladı.

Kaplan, "Ramazan, paylaşmanın en güzel zamanı. Burundili kardeşlerimize ulaştırdığımız bu kırmızı et, sadece karnı doyurmak için değil; aynı zamanda onlara yalnız olmadıklarını, dünyanın dört bir yanından onların yanında olduğumuzu hatırlatmak içindi. Yardımlarımızın devam edeceğini ve daha çok ailenin yüzünü güldürmeyi hedeflediğimizi belirtiyoruz." dedi.

Yardım, kardeşlik ve dayanışma

Dağıtılan kırmızı etlerle, ailelerin Ramazan boyunca daha sağlıklı ve doyurucu iftarlar açması sağlanırken, bu yardımlar aynı zamanda toplumda dayanışma ve kardeşlik bilincini pekiştirdi. IHO EBRAR, Burundili mazlumların ihtiyaçlarını karşılamak için uluslararası yardımlaşma anlayışını genişletmeye devam ediyor.

Yürütülen çalışmalar ile ilgili açıklama yapan Abdulvahap Kaplan, "Yapılan araştırmalara göre son yıllarda dünyanın en fakir ülkesi konumunda Burundi. Hollanda merkezli IHO EBRAR'ın çalışmaları kapsamında Ramazan ayının son 15 günü içerisinde IHO EBRAR'ın çalışmalarına imza attık. Eski başkent Bujumbura'ya 25 kilometre uzaklıkta bulunan Gatumba'ya geldik. Birazdan onlarca kurban kesimi yapacağız ve belirlenen mağdur fakir aileler var, o aileler bizi bekliyor. IHO EBRAR adına inşallah o ailelere gidip bu etleri dağıtacağız. Hanelerine misafir olup sofralarına bereket katacağız inşallah." ifadelerini kullandı.

Kaplan, "Ama bu yardım yeterli mi derseniz? Bu kesinlikle yeterli değil. Sadece et yardımı değil aynı zamanda günlerce gıda yardımı oldu kendilerine. O gıdalar kendilerine en azından bir buçuk ay hatta bazen öyle tasarruflu davranıyorlar ki bizim Türkiye'de bir haftada tükettiğimiz bir gıda malzemesini onlar bir buçuk iki ay kendilerine bir buçuk iki ay rahatlıkla yetecek şekilde hayatlarını idame ettiriyorlar." şeklinde konuştu. (İLKHA)