Japonya'nın iktidar koalisyonunun Meclis'teki çoğunluğu kaybetmesi, kamuoyunun hükümete karşı derin bir hoşnutsuzluğunun göstergesi olarak yorumlandı. Ayrıca kimi uzmanlana göre bu durum, artan iç ve dış baskılar karşısında Başbakan Şigeru Ishiba'nın etkili bir şekilde hükümet etme becerisi konusunda şüpheler uyandırdı.

Pazartesi sabahı erken saatlerde tamamlanan kesin oy sayımına göre, LDP 125 sandalyeden sadece 39'unu alırken, Komeito sekiz sandalye alarak toplam hedef olan 50 sandalyenin altında kaldı.

Bu iktidar koalisyonu, mevcut 75 sandalyelik itirazsız sandalyelerine rağmen, 248 üyeli üst mecliste çoğunluk için gereken 125 sandalyeden daha azına sahip oldu.

Bu yenilgi, 2024 Temsilciler Meclisi seçimlerinde de benzer bir sonucun ardından geldi ve iktidar bloğu parlamentonun her iki kanadında da azınlıkta kaldı. Bu, LDP'nin 1955'teki kuruluşundan bu yana tarihi bir ilk oldu.

Seçim sonuçları, hem kentsel hem de kırsal bölgelerde iktidar partilerine verilen desteğin yaygın bir şekilde azaldığını gösteriyor. Japonya'nın 32 tek üyeli seçim bölgesinde LDP, yalnızca 14 sandalye kazanabildi ve bu, Tohoku ve Şikoku gibi geleneksel muhafazakâr bölgelerde bile büyük bir düşüşe işaret etti.

Seçmenlerin hükümetin enflasyon ve ekonomi politikalarıyla başa çıkma biçiminden duydukları yaygın memnuniyetsizlik, kampanyanın baskın temasıydı. Anketler, seçmenlerin en büyük endişesinin "yükselen fiyatlara karşı önlemler" olduğunu, bunun da ulusal güvenlik veya anayasa reformundan çok daha önemli olduğunu gösterdi.

Buna karşılık, muhalefet partileri, temel meselelere odaklanarak hayal kırıklığına uğramış seçmenlerin ilgisini başarıyla çekti. Halk İçin Demokratik Parti (DPP), sandalye sayısını dokuzdan 22'ye çıkararak sürpriz bir başarı elde etti.

"Maaş Artışı İçin Bir Yaz" sloganıyla yola çıkan parti, yarı zamanlı ve geçici işçiler için vergi muafiyet eşiğinin yükseltilmesi ve Japonya'daki benzin ek vergisinin kaldırılması gibi somut politikalar önerdi.

Bir diğer önemli kazanan ise iki sandalyeden 15 sandalyeye yükselen aşırı sağcı popülist Sanseito oldu. Milliyetçi bir "Önce Japonya" mesajını benimseyen ve sert göçmen karşıtı politikaları savunan parti, ana akım medya ortamında ağırlığının çok üzerinde bir etki yaratmak için sosyal medyayı kullandı.

Zafer için asgari baraj olarak 50 sandalyeyi belirleyen Başbakan Şigeru İşiba, yaşanan aksiliklere rağmen görevinde kalmaya kararlı olduğunu dile getirdi.

Ancak her iki meclisteki çifte kayıp, liderliğini yoğun bir incelemeye tabi tutuyor ve yönetiminin muhalefet partilerinin işbirliği olmadan yasa çıkarma kapasitesini ciddi şekilde kısıtlıyor.

Siyasi gözlemciler, istikrarsızlığın devam etmesi halinde Ishiba'nın liderliğinin sarsılabileceği konusunda uyarıyor.

İktidar bloğu tarihi hakimiyetini yitirirken, Japon siyasetinin gelecekteki yönü ve iç zorluklarla ve uluslararası baskılarla başa çıkma becerisi belirsizliklerle dolu olmaya devam edeceği değerlendiriliyor. (İLKHA)