10972,60%0,15
40,66% 0,17
47,36% -0,19
4443,86% 0,22
7119,76% 0,58
Gazze'de ağır bombardımanlar ve abluka nedeniyle yaşanan insani krize dikkat çekmek için düzenlenen "Anadolu'dan Meclis'e, Meclis'ten Gazze'ye İnsani Koridor" yürüyüşüne katılmak üzere bir araya gelen Konyalılar otobüslerle yola çıktı.
Öğle namazının akabinde Mevlana Kültür Merkezi otoparkından otobüslerle hareket eden kafilede hem erkekler hem de bayanlar için ayrı araçlar yer aldı.
Katılımcılar, "Gazze'de akan kan dursun, insani koridor açılsın" sloganlarıyla Ankara'ya doğru yola çıktı. Konvoyun akşam saatlerinde Kocatepe Camii'nde diğer illerden gelen gruplarla birleşerek TBMM önünde düzenlenecek yürüyüşe katılması bekleniyor.
Konya Sivil Toplum Kuruluşları Platformu, konvoy yola çıkmadan önce hareket alanında bir basın açıklaması düzenledi.
Kur'an-ı Kerim ile başlanan basın açıklamasında, Gazze'deki vahşetten önemli yer verildi.
Konya Sivil Toplum Kuruluşları Platformu adına basın açıklamasını Konya STK Başkan Vekili Gürsoy Bilgin okudu.
Bir milletin dünyanın gözleri önünde ölüme terk edildiğine vurgu yapan Bilgin, "siyonist işgal rejimi, 2 yıla yakın bir süredir Gazze'de insanlık haysiyetini ayaklar altına almaktadır. siyonist rejimin işlediği suçlar her geçen gün katlanmaktadır. Bir millet dünyanın gözleri önünde yıkım, talan, açlık, kıtlık, insani tüm ihtiyaçlardan yoksun bırakılarak ölüme terk edilmektedir." dedi.
"İslam ülkelerinin sessizliği onlara cesaret veriyor"
İslam ülkelerinin sessizliğinin, siyonist barbarlara cesaret verdiğinin altını çizen Bilgin, "Bir avuç siyonist tüm dünyanın gözlerinin içine baka baka bu cürümleri işlemektedir. Gücü ve iktidarı elinde bulunduran devlet idarecileri başta olmak üzere bu zulümlere seyirci kalan tüm insanlık ailesi ve İslam ülkeleri büyük bir vebal altındadır. İslam ülkelerinin sessizliğinden istifade eden işgal rejimi, Gazze'nin yüzde 90'ından fazlasını enkaza çevirmiştir. 7 Ekim 2023'ten bu yana 60 binden fazla kardeşimiz şehit düşmüş, 150 bin civarı kardeşimiz ise yaralanmıştır. 20 binden fazla kardeşimiz enkaz altında olup henüz naaşlarına ulaşılamamıştır. Şehit ve yaralıların yüzde 70'ten fazlası bebek, çocuk ve kadınlardan oluşmaktadır. Gazze adeta bir çocuk mezarlığına dönüşmüştür. İşgal rejimi, Gazze'de açlığı silah olarak kullanmaktadır. Yaptığı bunca zulümden sonra sözde insancıl gözükmek için kurulan yardım noktaları, birer katliam noktalarına dönüşmüştür. Yardım noktalarında yapılan sistematik saldırılarda şehitlerin sayısı her geçen gün daha da artmaktadır. "şeklinde konuştu.
"Gazze'de 2 milyon insan açlık ile karşı karşıya"
Gazze'de insanlık tarihinin en büyük dramlarından birinin yaşandığını hatırlatan Bilgin, "Gazze'de yaklaşık 2 milyondan fazla kardeşimiz, yüksek derecede akut gıda güvensizliği ile karşı karşıya bırakılmıştır. 600 bine yakın kardeşimiz aşırı açlıktan ölüme yol açabilecek hastalıklara yakalanmıştır. 70 binden fazla çocuk akut yetersiz beslenme yüzünden tedaviye muhtaç hale gelmiştir. Gazze ve bütün Filistin'de insanlık tarihinin en büyük dramlarından biri yaşanıyor. Batı dünyasının ve İslam düşmanı tüm şer yönetimlerin desteğini arkasına alan siyonist haydutlar, siyonist teröristler hiçbir sınır, uluslararası hiçbir hukuki ve ahlaki kural tanımadan Müslüman Filistin halkına soykırım uygulamaktadırlar. Ey Ümmeti Muhammed ve ey insanlık ailesi; açlıktan dolayı katledilen her bir çocuğun, gencin, kadının ve yaşlının vebali hepimizin boynunadır. Gücü elinde bulundurup Gazze'deki zulme seyirci kalanlara yazıklar olsun. Bu zulme sessiz kalıp ben insanım diyenlere yazıklar olsun. Dünyanın geçici menfaatlerinin peşinden koşup bu zulme destek sağlayanlara yazıklar olsun." ifadelerini kullandı.
İşgal rejiminin gerçekleştirdiği soykırımı durdurmanın vaktinin çoktan gelip geçtiğini belirten Bilgin, "Kalpleri körelmiş, gözleri harama dalmış, kulakları zulme çanak olmuş, dilleri fitneye hizmet eden uluslararası toplum ve devletler Gazze soykırımından mesuldür. Bu mesuliyetten hiç kimse beri değildir. Başta İslam ülkelerinin liderleri akan kanın en büyük sorumlusudur. İslam ülkelerinin liderleri üzerlerine düşeni yapmış olsaydı, bugün Gazze'de bu kan akmayacak, evler yıkılmayacak, soykırım olmayacaktı. İslam ülkelerinin liderleri ve tüm sorumluluk sahipleri olarak henüz vakit varken, Allah katında olan mesuliyetlerinizi yerine getirin. siyonist rejimin soykırımını durdurmanın vakti çoktan gelip geçmiştir." diye konuştu.
Basın açıklamasına devamla Bilgin şunları söyledi:
"Açlık, kıtlık ve ilaçsızlıktan dolayı bir halkın yok olması tüm insanlık âleminin yok olması anlamına gelecektir. İnsanlığın haysiyetini omuzlamak için Gazze'de insani krize bir an önce son verilmeli ve 'Gazze'ye İnsani Koridor' açılmalıdır. İşte bu gündemle ve bu amaçla 'Anadolu'dan Meclis'e Meclis'ten Gazze'ye' sloganı ile Türkiye'nin her yerinden yola koyuluyoruz. 10 Ağustos Pazar günü saat 18.30'da Ankara Güven Park'ta toplanıp TBMM'ye yürüyerek bu talebimizi daha yüksek sesle haykırıyoruz."
"Gazzeli kardeşlerimizi yalnız bırakmayacağız"
Gazzeli kardeşlerini hiçbir zaman unutmayacaklarını aktaran Bilgin, "Müslüman Filistin halkını terk etmeyeceğiz. Gazze özgürleşinceye kadar, direniş kazanıncaya kadar meydanları boş bırakmayacak, kardeşlerimizin feryatlarını tüm dünyaya duyurmaya, acılarına ortak olmaya çalışacağız. Ne pahasına olursa olsun, bedeli ne olursa olsun, siyonistlerin ve onların yerli işbirlikçilerinin saldırılarına, linç kampanyalarına aldırmadan Kudüs davasını omuzlayacak, bu mukaddes davaya canımızla, malımızla ve imkân bulduğumuz her şeyle sahip çıkacağız. Gazze'nin kahraman halkına, izzeti kuşanan liderlerine, siyonist işgale direnen mücahitlere selam olsun." şeklinde konuştu. (İLKHA)