Türkiye'de 1 Haziran itibarıyla normalleşme sürecine geçerken; pandemide önemi bir defa daha anlaşılan gıda israfının en çok gerçekleştiği lokanta, restoran, cafe ve oteller de faaliyetlerine başladı. Sektör paydaşları, yeni dönemde gıda israfına artık daha büyük hassasiyet gösterilmesi gerektiğini vurguluyor. BM Gıda ve Tarım Örgütü’nün yaptığı çalışmaya göre, Türkiye'de yılda yaklaşık 26 milyon ton gıda (215 milyar TL) israf oluyor. Gıda israfındaki ürünlerin başında meyve ve sebzeler geliyor. Bu ürünlerin yüzde 53'ü tarladan tüketiciye ulaşana kadar israf oluyor. Rakamlar, özellikle restoranların ve otellerin gıda atığı konusunda büyük sorumluluğa sahip olduğunu gösteriyor. Metro Türkiye'nin araştırmasına göre; her şey dâhil otellerde tabaktan geri dönen miktar yüzde 65, butik otelde yüzde 52, restoranlarda yüzde 74 seviyesinde bulunuyor.
BİLİNÇ YÜKSELMELİ
Metro Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Boris Minialai “Pandemi döneminde gıda üretiminin arkasındaki emek ve kullanılan kaynakların değeri güçlü şekilde gündeme geldi. Gıda israfı ürün ile birlikte birçok kaynağın da israf edilmesi anlamına geliyor. Gıda atığının azaltılması için hem bireysel hem de kurumsal bilinçlenme büyük önem taşıyor. Yeni normal düzende ve devamındaki süreçte bu konudaki bilinç seviyesinin hem tüketiciler hem de sektör profesyonelleri nezdinde artacağına inanıyorum. Biz de yemek servisi sektörüne 'mutfağa dönüş' sürecinde gıda atığını nasıl azaltacağına dair yol gösterici çalışmalar yapıyoruz' dedi.
BUNLARA DİKKAT
Gıda atığını en az yarı yarıya indirmek için işletmelere, şu tedbirleri alması tavsiye ediliyor:
* Porsiyonların hangi ölçüde tüketildiği ve hangi menülerin tercih edildiği analiz edilmeli.
* Tüketicinin çok ilgi göstermediği ürün ve gıdalar menülerden kaldırılmalı.
* Servis öncesinde sunum ve porsiyonların boyutu doğru olarak ayarlanmalı.
* Yiyeceklerin neden ve hangi şartta atığa dönüştüğü ve en çok hangi ürünlerin israf olduğu belirlenmeli.
* Bütün bu süreçler dikkate alınarak satın alma işlemleri düzenlenmeli.
1 KİLO DOMATESLE BİRLİKTE 50 KİLO SU BOŞA GİDİYOR!
TÜBİTAK ve Metro Türkiye tarafından yapılan araştırma, ürünlerin çöpe atılmasının, aynı zamanda birçok kaynağın da israf edilmesi anlamına geldiğini ortaya koydu. İsraf edilen bir kg domates, yanında 50 litre suyu da götürüyor. Hasat edilen ürün soğuk zincirde taşınmazsa yüzde 9,5, uygun ambalajda satılmazsa yüzde 9, soğukta sergilenmezse yüzde 13’lük kayba uğruyor. Kötü şartlarda tedarik edilen ürün, iyi şartta tedarik edilene kıyasla 9 kat daha fazla atığa dönüşüyor. Araştırma sonuçları doğrultusunda marul için nem önleyici ambalaj kullanmaya başlayan Metro Türkiye, bu ürünün raf ömrünü üç kat uzatmayı başardı.
ÇÖPE ATTIĞIMIZ GIDALAR MEGAPROJELERİ KATLADI
Türkiye'nin yıllık gıda israfı, bugünkü kurla bile 30 milyar doları buluyor. Beş senelik bir hesap yapıldığında, israfın boyutu 150 milyar dolara çıkıyor. Bu kadarlık bir bütçe ile Türkiye, yakın dönemde birçok mega projesini hayata geçirdi, bazılarını da planlamaya başladı. İşte Türkiye'nin, birçok ülkenin millî gelirinini dahi geride bırakan 19 megaprojesi ve maliyetleri şöyle:
* Akkuyu Nükleer Santrali: 20 milyar dolar
* Kanal İstanbul: 15 milyar dolar
* İstanbul-İzmir Otoyolu Projesi: 11 milyar dolar
* İstanbul Havalimanı: 10 milyar dolar
* Marmaray: 5 milyar dolar
* Haydarpaşa Liman Projesi: 5 milyar dolar
* Ankara-İstanbul YHT: 4 milyar dolar
* Sivas-Kars YHT: 4 milyar dolar
* Ankara-İzmir YHT: 4 milyar dolar
* Yavuz Sultan Selim Köprüsü: 3,5 milyar dolar
* ATAK Helikopteri: 3,3 milyar dolar
* Yeni Tip Denizaltı: 2,7 milyar dolar
* Ankara-Sivas YHT: 2,5 milyar dolar
* A400M Ulaştırma Uçağı: 1,7 milyar dolar
* Avrasya Tüneli: 1,3 milyar dolar
* M60 Tan Modernizasyonu: 687 milyon dolar
* Mayın Avlama Gemisi: 625 milyon dolar
* Sea Hawk Deniz Helikopteri: 557 milyon dolar
* ALTAY Millî Tankı: 500 milyon dolar