Şehitlerin kanı, sadece zulme karşı direnişi değil, aynı zamanda İslam’ın gücünü ve hak yolunda birleşmenin gerekliliğini de gösterdiğini ifade eden Ünel, Gazze’de yaşananlardan Müslümanların kendilerine ders çıkarması gerektiğini söyledi.

Gazze’deki direnişin, Müslümanlar için iman, birlik ve sabır üzerine önemli dersler sunduğunu belirten Ünel, Gazze halkının Allah’a bağlılık ve sabırla gösterdiği direniş, ümmetin birlikteliğinin önemini bir kez daha gözler önüne serdiğini dile getirdi.

“Gazze, şu anda bir mektep oldu”

Gazze'deki direnişi örnek almamız gerektiğini ifade eden Ünel, “Allah Teâlâ, Aksa Tufanında şehadete kavuşmuş başta İsmail Haniye, Yahya Sinvar ve diğer tüm liderlerin şehadetini kabul etsin. Belki de 100 bine yakın Müslümanın şehadeti ile devam eden bir şehadet kervanı var. Allahu Teâlâ, hepsinin şehadetini kabul etsin. Gazze, şu anda bir mektep oldu. Ümmet için, Müslümanlar için, bizler için birçok dersi içerisinde barındıran, birçok hikmeti içerisinde barındıran, belki de Müslümanların ders alması, okuması gereken bir mektep oldu. Birkaç noktayı o şekilde ifade edelim. Birincisi, biz Müslümanların Allah’a olan teslimiyeti, bağlılığı, tevekkülü nasıl olmalı? Bize bunu gösterdi. Kur’an ile beslenen bir neslin nasıl direnebildiklerine, küfre karşı, zulme karşı direncin kaynağının beslendikleri Kur’an olduğunu bizlere gösterdi. Gazze halkının sabrını, sebatını gözlerimizle müşahede ettik. Gazze halkının mescitlerde Kur’an tedrisatı altından geçmenin, zorluklar ve meşakkatler karşısında insan nasıl bir direnç sağladığına şahitlik edebildik.” ifadelerini kullandı.

“Gazze, küfür milletinin tek millet olduğunu bize gösterdi”

Müslümanların birbirinden ayrı durmasının sonucu olarak bu zulmün böyle devam edebileceğini dile getiren Ünel, “Tekrar Gazze Aksa Tufanında, Müslümanların birlik ve beraberlik içerisinde olmayışlarının, ümmetin bu dağınıklığının sonuçlarını görebildik. Aslında Gazze bu halde ise, bugün gözlerin yaşadığı katliamları, acıları konuşuyorsak bunun en büyük sebebi Müslümanların dağınıklığıdır. Müslümanların birliğini, beraberliğini ve kardeşlerini tesis etmemesidir. Dolayısıyla Müslümanlar böyle parça parça oldukça, dağınık olduğu müddetçe, aslında nice Gazzelerin yaşanacağını da aslında dersini bize verdi. Gazze, öbür taraftan zalimlerin zulümlerinin ulaştığı noktayı bize gösterdi. Küfür milletinin tek millet olduğunu bize gösterdi. Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellemin 1400 yıl önce 'küfür tek millettir' hadisini bugün tecellisini görebildik. Çünkü gerçekten Gazze’de küfür milleti, israili ile, Amerikalısıyla, İngiltere’siyle, Almanya’sıyla, Fransız’ıyla, bütün böyle emperyalist ülkelerin birleştiğini ve o bir avuç Müslümanı imha etmek üzere harekete geçtiklerini görebiliyoruz. Bir yandan ekonomileriyle, bir yandan siyasi destekleriyle, bir yandan da askeri gücü oraya göndererek küfrün tek millet olduğunu bize gösterdi Gazze mektebi.” şeklinde konuştu.

“500 güne yakındır çok kıt imkanlarla direnen bir halk var”

Yıllar süren bu direnişten, mücadeleden Müslümanların daha çok ders çıkarması gerektiğini söyleyen Ünel, “Gazze mektebinde Müslümanların çok ders çıkarması lazım. Müslümanların oradan kendisine bir ders çıkarması lazım ve başka Gazzelerin yaşanmaması için Müslümanların ibret alması lazım. Bunun en büyük kaynağı da Müslümanların vahdeti oluşturmasıdır ve bütün Müslümanlar bu noktada atılması gereken adımları atmasıdır. Dolayısıyla bir diğer alanda ise Allah’ın yardımının, Allah’a bağlılıkta olduğunu bize gösterdi. Şimdi biz gözlem mektebinde şunu görebiliyoruz: Allah diyor ki 'Eğer siz Allah’ın dinine yardım ederseniz, Allah da size yardım eder ve ayaklarınızı sabit kılar.' Bugün bütün dünya buna şahit oldu Gazze mektebinde. Gazze’deki mücahitler, halkıyla beraber Allah’ın dinine, Allah’ın mukaddesatı olan kutsal topraklara, Mescid-i Aksa’ya sahip çıktıkları için, peygamberler mirasına sahip çıktıkları için, Allah’ın davasına sahip çıktıkları için Allah da onları korudu. Bugün hiçbir kimse diyemez ki Gazze Allah’ın yardımından mahrumdur. Çünkü dünya emperyalizmine karşı bir buçuk yıl, yani 500 güne yakındır çok kıt imkanlarla direnen bir halk var. Dolayısıyla burada Allah, o halkın ayaklarını sabit tuttu ve o halkın dökülmesine, geri adım atmasına zemin hazırlamadı. Bu da Allah’ın açık bir yardımıdır.” diye konuştu.

“Boykotu gündemimizden hiçbir zaman düşürmemeliyiz”

Son olarak Molla Sinan Ünel, “Bir diğer ders de, elhamdülillah Gazze’deki o mazlumların kanları, o şehitlerin kanları, o bebeklerin kanları, o kadınların kanları, o mücahitlerin, o aziz şehitlerin kanları bugün Batı toplumlarında, akın akın insanların İslam’a girmesine vesile oldu. Her bir şehidin kanı, binlerce insanın İslam’la şereflenmesine, İslam dairesine girmesine, Müslüman olmasına vesile oldu. Ki bu da zaten murat olan da budur. Bugün Gazze mektebi bize bunu gösterdi. Hepimizin alması gereken dersler var. İyi tahlil yapılması lazım, iyi okunması lazım. En azından bundan sonraki süreçte ciddi anlamda adımlar atılması lazım ve Müslümanlar olarak da şunu çok iyi bilmemiz lazım: Bugünkü küfür, bu gücünü aslında biz Müslümanlardan da alıyor. Onların mallarını alıyoruz, mallarını boykot etmiyoruz, ekonomik olarak onları güçlendirmişiz. Onlar da bu gücü kullanarak bizi yok etmeye çalışıyorlar. Tüm Müslümanların bu boykot konusunda çok duyarlı olması lazım. Hiçbir zaman boykot bizim gündemimizden düşmemesi lazım. Bizden sonraki nesillerde artık bir inanç haline gelmesi lazım. İslam düşmanlarının mallarını almama noktasındaki dirayetin ortaya girmesi lazım.” dedi. (İLKHA)