Mübarek Ramazan ayına sayılı günler kala, Müslümanlar oruç ibadetine hazırlanırken, iftar sofralarının vazgeçilmezi olan hurma da tezgâhlarda yerini almaya başladı.
Konuyla ilgili olarak aktar Muhammed Beşir Temel, hurmanın İslam'daki yeri, sağlık açısından faydaları ve işgalci menşeli hurmalara karşı dikkat edilmesi gerektiği konusunda İLKHA’ya önemli açıklamalarda bulundu.
Hurmanın geçmişi Hazreti Âdem Aleyhisselam’a kadar dayandığını belirten Temel, Hazreti Muhammed Aleyhisselam’ın Hadis-i Şerif’lerinde de geçtiğini aktardı.
Hazreti Muhammed Aleyhisselam’ın hurma yemenin faydaları hakkındaki sözlerini aktaran Temel, hurmanın insana tarih boyunca hem besin kaynağı hem de şifa kaynağı olduğunu kaydetti.
Ramazan ayında sofraların vazgeçilmezi hurma olduğunu belirten Temel, "Ramazan ayına sayılı günler kaldı. Biz de o mübarek günü heyecanla, coşkuyla bekliyoruz. Bununla birlikte hazırlıklarımızı yapıyoruz. En hızlı şekilde malumunuz Ramazan ayı dediğimiz zaman ilk akla gelen oruçtan sonra orucumuzu açtığımız hurma gelir. Biz de bunun için bizzat hurmanın ana kaynağı merkezi olan Medine’den formalarımızı özel olarak getirdik. Hurma çeşitlerimiz çok fazla ve hepsi de tamamen Medine’ye ait. Hem teberrük hem de sağlıklı. Çünkü hurma açısından bilmemiz gereken bazı hususlar var. Hurma, çok geniş kapsamlı bir meyve cinsleri ve çeşitleri farklılık gösteriyor ve bölgeden bölgeye de yetişebiliyor. İran, Irak, Suudi Arabistan, Arap Yarımadası ve birçok yerde yetişiyor. Bizim için en önemlisi olan Medine hurmasıdır. Çoğu hurma çeşitlerimizi Medine’den Mardin’e getirdik.” dedi.
Hurmanın tarihçesi hakkında bilgi veren Temel, “Hurmanın tarihi Hazreti Adem’e kadar dayanıyor. Rivayetlere göre, Allah Teâlâ Hazreti Âdem’i yaratırken toprağın elekten geçirilmesini istemiş ve bu elenmiş saf toprak, hurmanın da temelini oluşturmuş. Arapçada hurma ‘nakhle’ kelimesiyle ifade edilir ki bu da ‘elekten kalan’ anlamına gelir. Hazreti Meryem’in doğum sancıları sırasında Allah Teâlâ tarafından kendisine hurma ikram edildiği bilinir. Peygamber Efendimiz Aleyhisselam de hurmayı en değerli meyvelerden biri olarak görmüş ve ‘Hurmadan daha güzel bir meyve olsaydı, Allah onu Meryem annemize verirdi’ buyurmuştur. O yüzden özellikle lohusa ve hamile kadınların bolca hurma tüketmesi öneriliyor.” şeklinde aktardı.
Hazreti Muhammed’in Aleyhisselam’ın hurma hakkındaki önemine değinerek, “Peygamber Efendimiz Aleyhisselam, ‘Hurmayla oruç açınız, çünkü hurma bereketlidir’ buyurmuştur. Aynı zamanda bir başka hadisinde, lohusa kadınların ve hamilelerin hurma tüketmesini tavsiye ederek, ‘Hurma yiyen lohusa kadının çocuğu akıllı ve ağırbaşlı olur’ buyurmuştur. Hurma sadece dini açıdan değil, sağlık açısından da büyük bir nimettir.” ifadelerine yer verdi.
“İçerisinde yüksek oranda lif bulunduğu için bağırsakları çalıştırır ve sindirimi düzenler”
Temel, hurmanın sağlığa verdiği faydaları aktararak, “Hurma, besin değeri açısından oldukça zengin bir meyve. İçerdiği lif, antioksidanlar, vitaminler ve mineraller sayesinde bağışıklık sistemini güçlendiriyor ve sindirimi kolaylaştırıyor. Hurma, insanın ihtiyacı olan birçok besini içerir. İçerisinde yüksek oranda lif bulunduğu için bağırsakları çalıştırır ve sindirimi düzenler. Antioksidan açısından çok zengin bir meyvedir ve bağışıklık sistemini destekler. Ayrıca içeriğindeki doğal şeker sayesinde vücudu gün boyu zinde tutar. Oruçtan sonra kan şekerini hızlı bir şekilde dengelediği için iftar sofralarında ilk tüketilmesi gereken besinlerden biridir. Peygamber Efendimiz Aleyhisselam aylarca sadece hurma ve su ile yaşamıştır. Bu da hurmanın ne kadar besleyici ve doyurucu olduğunu gösterir.” şeklinde belirtti.
Hurma ağacının insanla büyük benzerlikler taşıdığına da dikkat çeken Temel, “Hurma ağacı aslında insana çok benzer. Bir hurma ağacının verimli olması için 8 yaşına gelmesi gerekir. Bu durum insanın çocukluk dönemini tamamlamasına benzer. Aynı şekilde hurma ağacı yaşlandıkça meyve verimi azalır. Hurma ağaçlarında dişi ve erkek olmak üzere iki ayrı tür bulunur. Erkek hurma ağacının poleni olmazsa, dişi hurma ağacı meyve veremez. Erkek hurma ağacının poleni ile dişi hurma ağaçları tozlaşarak meyve verir. Hatta bu polenin kokusunun erkek menisinin kokusuna çok benzediği söylenir. Bu da yaratılış açısından dikkat çeken bir benzerliktir.” ifadelerini aktardı.
Temel, “Hurma birçok ülkede yetiştiriliyor. İran, Irak, Suudi Arabistan, Arap Yarımadası ve Kuzey Afrika ülkeleri önemli üreticiler arasında yer alıyor. Ancak en değerli hurmalardan biri, Peygamber Efendimiz Aleyhisselam’ın yaşadığı Medine’de yetişen hurmalardır. Biz Ramazan ayı için özel olarak Medine hurmalarını getiriyoruz. Ancak piyasada Medine hurması adı altında farklı bölgelerde yetiştirilmiş hurmalar da satılabiliyor. Bu yüzden tüketiciler hurma alırken dikkatli olmalı. Ayrıca bazı hurmalar uzun süre bekletildiği için kimyasal işlemlerden geçirilerek tazeliğini koruması sağlanıyor. En sağlıklısı, doğrudan yeni mahsul olan hurmaları tüketmektir.” dedi.
“İsrail menşeli hurmalara dikkat!”
Son dönemde piyasada Kudüs hurması adıyla satılan hurmalar konusunda da vatandaşları uyaran Temel, işgalci rejimin Filistin topraklarını işgal ettiği gibi, Filistin hurmalarını da kullanarak dünya piyasasına kendi ürünlerini sunduğunu aktardı.
Temel, ifadelerini şöyle sürdürdü:
“Şu anda Filistin’de kardeşlerimiz açlık ve susuzlukla mücadele ederken, İsrail hurmalarını satın alıp tüketmek büyük bir yanılgıdır. Kudüs hurması ya da Filistin hurması adıyla satılan birçok hurma, aslında İsrail menşelidir. Filistin halkı zaten zor şartlar altında, savaş ortamında yaşıyor. Onların bu kadar hurma üretip dünya piyasasına sürmesi imkânsız. O yüzden Müslümanların bu konuda hassas olması ve İsrail hurmalarını almaması gerekiyor. Unutmayalım ki, biz bir hurma alırken aslında kime destek olduğumuzu iyi bilmeliyiz. Hurmayı alırken mutlaka menşeini kontrol edin. Özellikle İsrail hurmalarına dikkat edin. Medine hurması ve diğer güvenilir kaynaklardan gelen hurmaları tercih edin. Hurmayla oruç açmak sünnettir ve vücuda büyük fayda sağlar. Şimdiden bütün Müslüman âleminin Ramazan ayı mübarek olsun.” (İLKHA)
