Daha önce Cenevre ve Refah Sınır Kapısına yapılan yürüyüşlerin ardından şu ana kadar yapılan en kapsamlı küresel yardım filosunun oluşturulduğunu kaydeden Küresel Sumud Filosu Türkiye Delegasyonu Koordinatörü Hüseyin Durmaz; mevcut gemilerin durumları, şu ana kadar karşılaştıkları olumsuzluklar, karşılaşılabilecek engellemeler ve organizasyonun Tunus ile İspanya seçilmesinin ana nedenleri gibi birçok konuya açıklık getirdi.

Hüseyin Durmaz

İnsanlık tarihinin en kötü sahnelerinin yaşandığı bir döneme denk geldiklerini söyleyen Durmaz, "Özellikle Gazze'de yaşanan olaylar ne kadar ağır olsa da yeni bir konjonktürün göstergesidir. Çünkü ilk defa sadece Müslümanlar değil, dünyadaki tüm vicdan sahipleri bu konuya karşı bir tepki ortaya koyuyor. Önce Cenevre sonra Refah Sınır Kapısına yürüyüşler olmak üzere küresel eylemler yapıldı. O dönem Madleyn Gemisi ve Tunus'tan bir karayolu konvoyu yola çıkmıştı. Bizde daha sonradan 4'üncü dalgayı beraber yapalım dedik. Tüm ekipler bir araya geldik bundan Sumud Filosu doğdu. Bunun amacı sivil, şiddetsiz, çok uluslu, ortak hatlı bir şekilde tarihin en büyük sivil filosunu hazırlayarak Gazze'de yaşanan ablukayı kırmaktır." dedi.

"Ülkeler kendi vatandaşlarının gösterdiği bu tarihi çabayı desteklemeli"

İçerisinde bulunulan an itibariyle iyi bir aşamada olduklarını belirten Durmaz, "Onlarca gemi hazırladık, on binlerce başvuru oldu, başvuranlardan gemiye binecek kişiler seçildi. Dünyanın birçok yerinde eğitimler, akreditasyonlar yapıldı ve ilk kafile 31 Ağustos'ta İspanya'dan yola çıktı. Bu dinamik, sürekli değişkenlerin ve manipülasyonların olduğu bir süreç. Rüzgâr gibi bazı doğal nedenlerden dolayı İspanya'dan gemilerimizin gelmesini geciktirdi. Bir de insan kaynaklı problemler var. Mesela lojistiğe müdahale, manipüle etme, israilin gemileri terörizm ve radikalizm suçlaması gibi engellemelere karşı şeffafız ve amacımızın ne olduğunu her zaman söylüyor; Birleşmiş Milletlerin bu filoyu himaye etmesini, uluslararası gözlemcilerin gemilerde ne olup olmadığını kontrol etmesini, ülkelerin kendi vatandaşlarının gösterdiği bu tarihi çabayı desteklemesi gerektiğini ifade ediyoruz. Bu yönüyle ümitliyiz ve Gazze'deki ablukayı kıracağımıza da inanıyoruz." ifadelerini kullandı.

İşgal rejiminin gemilere yönelik terörizm ve radikalizm gibi suçlamalarını da gündemine alan Dursun, gemilerde askeri sayılacak veya sivile uygun olmayacak hiçbir şey olmadığını, tamamen insani yardım, tıbbi malzeme ve aktivistlerin taşındığını vurguladı.

"israil süreci manipüle etmek için her türlü senaryoyu devreye koyacaktır"

Gazze'ye götürülecek insani yardımın belki bir günlük ihtiyacı kadar olacak olsa da asıl gayenin uygulanan ablukanın son bulmasını sağlamak olduğunu sözlerine ekleyen Dursun, tüm özgün insanlar gibi koşulsuz tıbbi bakıma ulaşma hakkı olan Gazze'de kalıcı bir insani koridor açtırmak olduğunu söyledi.

Organizasyonun Türkiye'den oluşturulmayıp merkez olarak Tunus'un seçilmesinin sebeplerini de aktaran Dursun, şunları söyledi:

"Biz sivil bir organizasyonuz ve bu stratejiyi hesaplarken şunu düşündük: Bu insani bir hamle. israilde bunu manipüle etmek için her türlü senaryoyu devreye koyacaktır. O zaman israilin eline malzeme vermemek üzere tüm senaryoları hesapladık ve bu sebeple gemilerin Türkiye'den çıkmasını uygun görmedik. Bu küresel ekip olarak aldığımız karardı. Delegasyonumuzun fikri de bu yönde oldu. Nitekim bu avantajlı da oldu. Çünkü şu an israil radikalizm ve terörizmle zaten suçlama girişimi yapıyor ama öyle bir senaryoda bunu daha fazla kullanacaktı. Fakat biz o malzemeyi ellerinden almış olduk."

"Burada isimlerin, cisimlerin, kimliklerin bir önemi yok"

Katılım ve başvurunun herkese açık olduğunu ve başvuranlar arasında özel olarak seçim yapıldığını söyleyen Durmaz, "Başvurular üzerinden Gazze'deki ablukayı kırmak için en etkili isimler, kişiler kimse ona göre seçim yapıldı. Burada mühim olan Gazze. Burada isimlerin, cisimlerin, kimliklerin bir önemi yok. Tek amacımız Gazze'deki ablukayı kırmak. O yüzden ne gerekiyorsa onu yapacağız. Yani gemiye binmemiz gerekiyorsa bineceğiz. Gemiden inmemiz gerekiyorsa ineceğiz. Bu sebeple Sumud Filosu'nu desteklemek işin neresinde olursak olalım aynı gemide olduğumuzun bir göstergesidir. Biz vicdan sahipleri olarak aynı gemideyiz. Sosyal medyada paylaşan, TV ekranlarından bizi izleyip dua eden, bu işin başarıya ulaşması için fikir üreten, çalışan herkes ile aynı gemideyiz." şeklinde konuştu.

"Böyle bir çalışmayı desteklememek israilin yaptıklarını benimsemektir"

Siyonist çetelerin tehditlerine karşı nasıl hareket edileceğine dair de konuşan Durmaz, "israilin birinci hedefi filonun yola çıkmamasıydı, bunu başaramadılar. İkinci amacı filonun sivil yönünü karartmak. Yani siyasi bir malzemeye çevirmek. Bir yerlere empoze etmeye çalışmak. Bunu da başaramadılar. Üçüncüsü filonun askeri olarak çatışmacı bir amaç güttüğü algısını oluşturmak. Bunu da başaramayacaklar. Çünkü filo tamamen şiddetsizlik, çatışmasızlık üzerine kurulmuş bir mekanizma. Uluslararası gözlemci ve malzemelerin denetlenmesini istememizin sebebi de budur. İnanıyorum ki bugün üç beş ülke değil, bütün ülkeler bu filoyu desteklediklerini açıklayacaklar. Çünkü bu vicdanın, insanlığın, ümidin filosudur. Haliyle böyle bir çalışmayı desteklememek israilin yaptıklarını benimsemektir gibi bir izlenim oluşturacaktır. Bu sebeple bir kez daha sesleniyoruz; askeri gücü olan devletlerin yapmadığını vicdan sahipleri yapmaya çalışıyor ve bunu başarmak üzereler. O yüzden herkesin bu sürecin içinde olması gerekiyor ki başarıya ulaşalım." dedi.

Durmaz, son olarak filonun Tunus'tan Gazze'ye hareketine dair şunları kaydetti:

"Planımızda bir değişiklik yok. Sadece hava koşulları ile ilgili bazı aksamalar oldu. En geç önümüzdeki hafta içerisinde yola çıkmayı hedefliyoruz. Gemi sayısını merak eden insanlarımız bu filonun tarihin en büyük filosu olduğunu bilsinler."

Ramazan Kurtman

"Bine yakın da katılımcımız mevcut"

Gemilerin sayıları, hareket durumları gibi detayları paylaşan Global Sumud Filosu Türkiye Delegasyonu sözcülerinden Ramazan Kurtman ise şunları söyledi:

"Bir haftadır Tunus'tayız, hazırlıklarımızı tamamladık. Gemilerimiz limana yanaştı. Bu programın birinci aşaması olan İspanya'daki gemilerimiz yola çıktı. Şu an Tunus Limanı'na yanaştılar. Buradaki yakıt ikmali ve teknik destekten sonra inşallah İspanya ekibiyle beraber Akdeniz'e açılacağız. İtalya ve Yunanistan ekiplerinin katılımıyla güçlerimizi Gazze özelinde birleştirecek ve ablukayı kırmayı deneyeceğiz inşallah."

Kurtman, "Şu an İspanya'dan 19 gemi limana yanaşıyor, buradaki katılımla birlikte İtalya ve Yunanistan'dakilerle 80'i aşkın gemi oluşacak. Bine yakın da katılımcımız mevcut. İspanya ve Tunus ekibi Türkiye delegasyonu ile diğer ünitelerden katılımcılar önümüzdeki çarşamba günü yola çıkacak, İtalya ve Yunanistan'ın katılımıyla süreç tamamlanmış olacak." şeklinde konuştu. (İLKHA)