• BIST 100

    9975,61%2,06
  • DOLAR

    34,00% -0,16
  • EURO

    37,99% 0,31
  • GRAM ALTIN

    2831,71% 1,04
  • Ç. ALTIN

    4600,73% 0,27

Tarihçi Erdem: Her darbe öncesinde de toplum ekonomik çıkmaz, sosyal hayat çekilmez hale getirilir

RÖPORTAJ 12.09.2024 12:59:04 0
Tarihçi Erdem: Her darbe öncesinde de toplum ekonomik çıkmaz, sosyal hayat çekilmez hale getirilir

Darbecilerin, darbe öncesinde toplumsal krizler oluşturduğunu ifade eden Tarihçi Ramazan Erdem, 12 Eylül darbesi üzerine değerlendirmelerde bulundu.

12 Eylül 1980 tarihinde gerçekleşen darbe, dönemin askeri yönetimi tarafından gerçekleştirilmiş olup, Türkiye'nin sosyal ve ekonomik yapısını köklü bir şekilde etkilemiştir.

Bu darbe, toplumda ekonomik kriz ve sosyal gerilimlerin tırmandığı bir dönemde, askeri müdahale ile sonuçlanmıştır.

12 Eylül darbesi, Kenan Evren önderliğinde yapılmış olup, birçok siyasi liderin tutuklanmasına ve siyasi partilerin kapatılmasına yol açmıştır.

Darbe sonrası, anayasa değişiklikleri yapılmış ve yeni bir anayasa hazırlanmıştır; bu süreçte birçok temel hak ve özgürlükler kısıtlanmıştır.

Darbelerle dolu tarihi değerlendiren Tarihçi Ramazan Erdem, olası darbe tehditlerine karşı da uyarılarda bulundu.

"Sultan Abdülhamit Han'ın devrilmesi ilk darbedir"

Tarihçi Ramazan Erdem, Türkiye'deki darbe tarihinin 31 Mart Vakası ile başladığını belirterek, "Sultan Abdülhamit Han'a yapılan ilk darbe, darbeler tarihinin başlangıcıdır. Önceden padişahların düşürülmesini darbe olarak tanımlamıyoruz. Sultan Abdülhamit Han'ın devrilmesi ilk darbedir." dedi.

"1950'li yıllara kadar sistem kurucuları askeri kökenden geldiği için darbe söz konusu değildi"

Cumhuriyet döneminde ise, çok partili hayata kadar bir darbe sürecinin yaşanmadığını söyleyen Erdem, "1947 ve 50'li yıllara kadar sistem kurucuları askeri kökenden geldiği için herhangi bir şekilde darbe yapmak söz konusu olmuyordu. Ne zaman ki çok partili sisteme geçildi, Demokrat Parti iktidara geçti; asker kendince bir ideolojik sisteme tabi olarak, buna Kemalizm yahut laiklik diyebilirsiniz, bu durumlara aykırı gördüğü davranışlarda olaya el atma hakkını kendinde görmekteydi." diye konuştu.

1961 darbesine değinen Erdem, 1961'de subayların yaptığı darbe, ülkenin gidişatından memnun olmayan bir grup subayın ideolojik yahut ekonomik sorunları ön plana çıkararak yönetime el koymalarıyla gerçekleştiğini söyledi.

Erdem, 12 Eylül darbesi hakkında da, "12 Eylül darbesinde olduğu gibi her darbe öncesinde de toplum ekonomik çıkılamaz bir hale getirilir, sosyal hayat çekilmez hale getirilir. Sağ-sol çatışmaları ve eylemlerle darbelerin zemini hazırlanır. Kenan Evren dediğimiz şahsın yaptığı darbe ortadaydı. Bir sağdan, bir soldan asarak denge politikası oluşturduğunu düşündü." diye ekledi.

"Anayasada değiştirilmesi dahi teklif edilemez maddelerle geleceği ipotek altına almak, baskıcı bir harekettir"

Anayasa değişiklikleri ve darbecilerle ilgili değerlendirmelerde bulunan Erdem, "Darbecilerin genelde yaptığı şey, geldikleri zaman anayasayı değiştirmektir. Anayasaya değiştirilemez maddeler ekleyen darbeciler, ancak darbeye karşı olanlar bile onların getirdiği anayasayı tartışmaya açamıyor. Bu, baskıcı bir mantıktır. Dünya değişkendir, değişmeyen tek şey değişimin kendisidir. Sosyo-kültürel durumlar ve yeni teknolojik gelişmeler ışığında hayat faktörleri değişmektedir. Anayasada değiştirilmesi dahi teklif edilemez maddelerle geleceği ipotek altına almak, baskıcı bir harekettir." şeklinde konuştu.

"Darbecilerin fikrimizi darbelemediğini göstermemiz gerekir"

Erdem, yeni bir anayasa ihtiyacını şu sözlerle ifade etti: "Yeni bir anayasaya bu yüzden ihtiyaç vardır; darbecilerin fikrimizi darbelemediğini göstermemiz gerekir. Günümüzde, yani 15 Temmuz'dan sonrasında, halk darbeye karşı bir tepki koydu. Bu tarihte olmayan bir olaydı çünkü her 10 yılda bir bu ülkede darbeler yaşandı. Darbe yaşayan millet sinerek darbelere sessiz kalmıştır. Ancak 15 Temmuz'da bu durum tersine döndü; halk artık bunu kabul etmediğini 200'den fazla canını ortaya koyarak ifade etti." dedi.

"Sorun yemin etmek değil, içilen yemine karşı paralel bir yemin içme durumudur"

Son olarak, darbe tehdidinin hala mevcut olduğuna dikkat çeken Erdem, "Darbe yapması muhtemel olan kişilerin sınırını anayasayla çizmemiz gerekir. Asker, anayasanın esnekliğinden faydalanarak yetkisi olduğunu düşünüyor. Darbecilerin yaşamış olduğu bu hezimetten sonra bir süre boyunca bu ülkede darbeler sayfası kapandı. Bugün yeni yeni şeyler ortaya çıkıyor kılıç çeken subayların meselesi gibi. Aslında olay şu yemin içtiklerini iddia ediyorlar fakat sorun yemin etmek değil içilen yemine karşı paralel bir yemin içme durumudur. Bu hükümete gözdağı vermektir. Bu durum başarıya ulaşır mı? İzin verilirse ulaşır. Bugün bu duruma karşı çıkılmazsa yarın geleceğimiz seviye geçmiş yıllarda yaşanan darbelerle aynı duruma dönecektir. " diye konuştu. (İLKHA)


Nevşehir'de uyuşturucu operasyonu: 16 tutuklama

Meteorolojiden sarı kodlu yağış uyarısı

Muğla açıklarında 72 düzensiz göçmen kurtarıldı

Rusya: Donetsk bölgesinde Georgievka'yı ele geçirdik

Freni boşalan minibüs şarampole devrildi: 24 yaralı

ABD yaptırım listesine iki Rus bsını dahil etti

Bakan Fidan, Polonya Meclis Başkanı Holownia ile görüştü

Kömür madeninde iş kazası: 1 ölü

Lübnan'da çağrı cihazı saldırılarında şehit sayısı 37'ye yükseldi

Hurdalık yangınında yükselen siyah duman gökyüzünü kapladı

ABD, Mısır ve Irak'tan ortak deniz tatbikatı

Malatya'da 2 ayrı kaza: 3 yaralı

Hizbullah Genel Sekreteri Nasrallah: Düşman, tüm kırmızı çizgileri aştı

Demir: GAP projesi acilen tamamlanmalı

Kuzey Kore yeni bir balistik füze test etti

Bursa'da kaybolan Alzheimer hastası kadın, 43 saat sonra bulundu

Umut Kervanı yardım tırlarını Ürdün üzerinde Gazze'ye ulaştıracak

İran ve Burkina Faso barışçıl nükleer iş birliği için mutabakat zaptı imzaladı

Dondurulan Rus varlıklarından Ukrayna'ya100 milyon euro aktarılacak

Mardinli esnaflar pazar alışverişini değerlendirdi

Endonezya'da 4,9 büyüklüğünde deprem

Çocuklarda ortopedik sorunlara neden olan hatalar

Milletvekili Dinç: Hedefimiz Malatya'daki ihtiyaçlar ile ilgili somut adımların atılmasını sağlamak

Zonguldak'ta Afgan işçinin ölümüne ilişkin davanın duruşması yapıldı

Bursa'da okullarda akran zorbalığına karşı önemli adım

Küçük çocuğun hırsızlık yapması işyeri sahibini üzdü

Bingöl İl Müftülüğü, Mevlid-i Nebi etkinliği düzenledi

Kaza yapan araç sahipleri dikkat: İlamsız tebligatlara itibar edip dolandırılmayın!

Hizbullah, telsiz patlamalarının ardından 25 mensubunun şehid olduğunu duyurdu

Çukurova Üniversitesi, en iyi performans gösteren üniversiteler arasında yer aldı

Yükleniyor

Haberi Sesli Oku