• BIST 100

    9109,34%2,37
  • DOLAR

    34,23% 0,28
  • EURO

    37,62% -0,37
  • GRAM ALTIN

    2919,65% 0,14
  • Ç. ALTIN

    4903,03% 0,41

Türkiye’de 2021 yılında 32 bin olan HIV pozitif hasta sayısının, 2 kat fazla olduğu değerlendiriliyor

GÜNDEM 1.12.2023 11:05:10 0
Türkiye’de 2021 yılında 32 bin olan HIV pozitif hasta sayısının, 2 kat fazla olduğu değerlendiriliyor

Türkiye’de 2021 yılında 32 bin olan HIV pozitif hasta sayısının, 2 kat fazla olduğu değerlendiriliyor

Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) kronik bir hastalık olarak değerlendirdiği AIDS hastalığının cinsel temaslarla bulaştığını belirten Üroloji Bölümünden Op. Dr. Birgi Ercili, Türkiye’de 2021 yılında 32 bin olan HIV pozitif hasta sayısının, tahminlere göre 2 kat fazla olduğunu ifade etti.
1 Aralık Dünya AIDS Günü nedeniyle açıklamalarda bulunan Diyarbakır Memorial Hastanesi Üroloji Bölümü’nden Op. Dr. Birgi Ercili, AIDS hastalığının gün geçtikçe artmakta olduğunu ve bu hastalığın korunmasız cinsel temasla çok fazla bulaştığını belirterek, mikrobun HIV adı verilen virüs olduğunu söyledi.
HIV’in her zaman belirti vermeyeceğini hatta ilk bulaştığında ilk temastan 3 hafta kadar testlerde pozitif çıkmadığına dikkat çeken Dr. Ercili, bu nedenle korunma yöntemleri olarak mutlaka tek partnerle ilişkiye girmek ve mutlaka kondom gibi bariyer yöntemlerini kullanmanın çok önemli olduğunu vurguladı.

'HIV aslında kişiye bulaştığında ilk günlerde grip benzeri semptomlar yapmaktadır'
AIDS’in, HIV denilen virüsün neden olduğu bir hastalık olduğunu aktaran Ercili, “Aslında HIV demek AIDS demek değildir. HIV bu hastalığa neden olan hastalığın adıdır. AIDS ise HIV virüsünü vücudumuza aldığımızdan 7-8 yıl sonra ortaya çıkaran, bağışıklık sistemini düşüren bir sendromdur. HIV aslında kişiye bulaştığında ilk günlerde grip benzeri semptomlar yapmaktadır. Ateş, grip, öksürük, burun akıntısı ve bir süre bulgu vermemektedir. Ama ilerleyen zamanlarda yavaş yavaş vücuttaki bağışıklık sistemini kötü yönde etkilediği için çeşitli hastalıklarla ortaya çıkmaktadır” dedi.
HIV’ın en fazla bulaşma sebebinin cinsel yolla olduğunu kaydeden Ercili, “Özellikle korunmasız cinsel temasla çok fazla bulaşıyor. Bizim polikliniğimize de hastalar genelde şüpheli cinsel temas sonrası akıntı ile başvuruyorlar. Bazı hastalarda şikayet olmasa bile acaba bulaşıcı bir hastalık bende de var mı diye endişe edip gelebiliyorlar. Burada bilinmesi gereken HIV’in her zaman belirti vermeyeceği hatta ilk bulaştığında ilk temastan sonra 3 hafta kadar testlerde pozitiflik vermeyebiliyor” diye konuştu.
HIV’in en fazla, birden fazla partnerle ilişkiye girildiğinde daha fazla bulaştığını ifade eden Ercili, “Tabi HIV’in en fazla cinsel yolla bulaştığını söylemiştik ve bunu artıran risk faktörlerinden bir tanesi birden fazla partnerle cinsel ilişkiye girmek. O nedenle korunma yöntemleri olarak mutlaka tek partnerle ilişkiye girmek ve mutlaka kondom gibi bariyer yöntemlerini kullanmak çok önemli. AIDS sıklığı gün geçtikçe artmaktadır. Hatta resmi rakamlarla Türkiye’de 2021 yılında 32 bin kişide HIV pozitif hasta olduğu söylenmektedir ama tahmin edilen bunun 2 katı olduğu söyleniyor. 1 Aralık Dünya AIDS Günü’nde de önemli olan hastaların şüpheli bir temas halinde mutlaka sağlık kuruluşlarına başvurması ve korunmasız cinsel ilişkiden uzak durmaları gerektiğini söylüyorum” şeklinde konuştu.
HIV virüsünün kadınlarda olan etkisini ve dünyaya getirdikleri bebeklerin doğum esnasında ya da emzirme süresince bulaştığını ifade eden Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzamanı Op. Dr. Sibel Gökmen ise HIV pozitifli annenin gebelik sürecinde tedavisini düzenli bir şekilde alırsa HIV’li bir bebek dünyaya gelme ihtimalinin oldukça azaldığını söyledi. Op. Dr. Sibel Gökmen, “HIV’in anneden bebeğe bulaş yolu gebelik esnasında özellikle üçüncü trimester döneminde, doğum esnasında ya da emzirme süresince olabilir. HIV pozitifli anne gebelik sürecinde tedavisini düzenli bir şekilde alırsa HIV’li bir bebek dünyaya gelme ihtimali oldukça azalmaktadır. HIV’li bir annenin doğum sonrası bebeği emzirmesi önerilmemektedir. Ayrıca gebelik esnasında yapılan tanı ve tarama testleriyle annenin tanısını erken koyulması ve tedaviye başlanması sağlanabildiği için HIV’li bebek doğumları oldukça azalmış durumdadır. HIV’li bir bebeğin hayatını kaybetmesi gibi bir durum yok. HIV aslında Dünya Sağlık Örgütü tarafından kronik bir hastalık olarak değerlendirilmekte ve ömür boyu kontrol altına altında tutulabilmektedir” dedi.

Sakarya'da kimyasal koku alarmı

Soykırımcı siyonistler Gazze'de sivilleri hedef aldı: 3 şehid, 21 yaralı

Kazakistan nükleer enerji kararı için sandık başına gidiyor

Sudan'da kolera salgını nedeniyle can kaybı 597'ye ulaştı

Manş Denizi'nde göçmen faciası

Ağrı'da 2 aracın karıştığı kazada 7 kişi yaralandı

Haiti'de güvenlik güçleriyle çete üyeleri arasında çatışma: 70 ölü

BM: Lübnan'da sağlık sistemi çöküşün eşiğinde

Çankırı'da trafik kazası: 5 yaralı

Meksika'da silahlı saldırı: 12 ölü

Cizre'de şehitler ve mazlumlar için dua edildi

HÜDA PAR heyeti, kayıp Rojin Kabaiş’in ailesini ziyaret etti

Çanakkale açıklarında düzensiz göçmen hareketliliği

Ağrı'da meydana gelen trafik kazasında 8 kişi yaralandı

Siyonist işgalciler Lübnan’da birçok bölgeye hava saldırısı düzenledi

Kastamonu'da uyuşturucu operasyonu: 5 tutuklama

Van'da “Filistinli Çocuklar İçin Çiz” etkinliği düzenlendi

Siirt’te 3 bin 500 yıllık Akabe Yolu'nda doğa yürüyüşü etkinliği düzenlendi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sao Tome ve Principe Başbakanı Trovoada'yı kabul etti

Bursa'da uyuşturucu operasyonu: 68 gözaltı

Rusya: Donetsk'te Jelannoye Vtoroye yerleşim birimini ele geçirdik

Tayvan'da Krathon Tayfunu nedeniyle 2 ölü, 667 yaralı

Gripten korunmanın en iyi yolu aşı olmak

İzmir'de orman yangını

Van'da kaybolan yaşlı adamın cesedine ulaşıldı

HÜDA PAR İl Başkanı Durmaz'dan Aksa Tufanı ile ilgili etkinliğe davet

Muğla açıklarında 93 düzensiz göçmen yakalandı

Mardin'de Gazze yararına düzenlenen kermese 4’üncü günde de yoğun katılım

Pakistan'da çatışma: 6 asker hayatını kaybetti

Bosna Hersek'te selden etkilenen bölgelerde yerel seçimler ertelendi

Yükleniyor

Haberi Sesli Oku