Havayolu şirketlerini yakından ilgilendiren bir konu olan, 'uçak yolculuğunda sağlıklı bir yolcuya Covid-19 bulaşma riskini' değerlendiren Doç. Dr. Tuba Birinci Uzun, 'Havacılık kurallarına uyulmaması nedeniyle sağlıklı bir yolcuya hava aracında veya biniş ya da iniş işlemleri sırasında Covid-19 bulaşması, kaza olarak nitelendirilebilir ve taşıyıcının sorumluluğu gündeme gelebilir. Yolcu, maddi ve manevi tazminat davası açılabilir' uyarısında bulundu.
Korona virüsü salgınının şirketler hukukunda, ceza hukukunda, hava yoluyla yapılan uluslararası taşımalarda, sigorta ve kira sözleşmeleri gibi pek çok hukuki alanda oluşturduğu etkileri değerlendiren hukukçular, ülkemiz ve dünyada alınan dikkat çeken kararları paylaştı.
Yaşar Üniversitesi Hukuk Fakültesi tarafından düzenlenen çevrimiçi sempozyuma davetli konuşmacı olarak katılan Beykent Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden Prof. Dr. Tekin Memiş, 'Korona Günlerinde Rekabet Hukukunu' değerlendirdi. Memiş, böylesi kriz zamanlarında şirketlerin yardıma olan ihtiyaçlarının gözetilmesi ve devlet tarafından desteklenmesi gerektiğini belirtti.
MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT DAVASI AÇILABİLİR
Salgının kontrol altına alınmasıyla yurt içi ve yurt dışı uçuşlara yeniden izin verildiğini hatırlatan Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesinden Doç. Dr. Tuba Birinci Uzun, sağlıklı bir yolcuya korona virüsü bulaşması halinde havayolu şirketlerinin sorumluluğu üzerine önemli bilgiler paylaştı.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından 2015 yılında yayınlanan Havayolu Taşımacılığında Halk Sağlığı Olaylarının Yönetimi Rehberine göre; Ebola virüsü ve MERS hastalığı dikkate alınarak salgın ve bulaşıcı hastalıkların havayoluyla yayılmasını önlemek amacıyla birçok kural getirildiğini hatırlatan Doç. Dr. Uzun, 'Havayoluyla yapılan taşımalarda Covid-19'un bulaşmasını, yayılmasını önlemeye yönelik olarak getirilen kurallar da havacılık kurallarındandır. Bu kurallara uyulmaması ya da ihlal edilmesi ise hava taşımacılığının karakteristik riskleri arasında yer alır. Buna göre havacılık kurallarına uyulmaması nedeniyle sağlıklı bir yolcuya hava aracında veya biniş ya da iniş işlemleri sırasında Covid-19 bulaşması kaza olarak nitelendirilebilir ve taşıyıcının sorumluluğu gündeme gelebilir. Hastalık bulaşan yolcu, meydana gelen zararın giderilmesi talebiyle maddi ve manevi tazminat davası açılabilir' dedi.
KİRASINI ÖDEYEMEYEN ESNAF KİRA SÖZLEŞMESİNİ FESHEDEBİLİR
Anadolu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinden Dr. Öğretim Üyesi Ferhat Kayış da, pandemi dolayısıyla işleri bozulan ve iş yeri kiralarını ödeme güçlüğü çeken esnaflar bakımından izlenebilecek iki yol bulunduğunu söyledi. Kayış, 'Birincisi, işletmelerine ait işyeri kira sözleşmelerini feshederek ya ticareti terk etmek ya da farklı bir yerde ticari faaliyetlere devam etmek. Pandemi sürecinde iş yerlerinin kira bedelini ödeyemeyecek ölçüde işleri duran tacir veya esnaflar, öncelikle kendisinden kaynaklanmayan bu nedeni, kira sözleşmesinin feshinde haklı sebep olarak ileri sürebilir. Tacir ve esnafların başvurabileceği ikinci bir yol da işyeri kira sözleşmelerinin yeni koşullara uyarlanmasını istemektir' dedi.
SİGORTA ŞİRKETLERİNDEN PRİM İNDİRİMİ TALEP EDİLEBİLİR
Covid- 19 salgını nedeniyle sigorta primlerinin indirilmesi ve iadesi sorununa ilişkin açıklamalarda bulunan Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden Dr. Öğretim Üyesi Ali Haydar Yıldırım da, kısmi sokağa çıkma yasaklarının uygulandığı dönemde önceki yılın aynı dönemine göre ödenen tazminat tutarlarındaki ciddi azalışa dikkat çekti.
Bu nedenle kişilerin sigorta şirketlerinden prim indirimi talep edebileceğini belirten Yıldırım, 'Sigortalar Birliği tarafından paylaşılan veriler incelendiğinde, Covid-19 salgınına ilişkin birçok tedbirin alındığı ve kısmi sokağa çıkma yasaklarının uygulandığı 1 Nisan 2020 ve 30 Haziran 2020 tarihleri arasında toplam ödenen tazminat tutarı 852 milyon 627 bin 211 TL. Buna karşılık, bir önceki yılın aynı döneminde ödenen toplam tazminat tutarıysa 1 milyar 284 milyon 830 bin 757 TL. Görüldüğü üzere tazminat tutarında yüzde 30'un üzerinde bir farklılık söz konusu. Üstelik bu tablo prim tutarının geçen yıla göre daha fazla olmasına rağmen gerçekleşti. Ödenen tazminat tutarlarındaki ciddi azalmanın tesadüfen gerçekleştiğini söylemek mümkün değil. Bunun sebebi, Covid-19 salgınıdır. Bu çerçevede Covid-19 salgını nedeniyle kapalı kalan, kapalı kalmasa dahi çalışma kapasitesi önemli ölçüde azalan işletmelerin prim indirimi talep edebilecekleri sonucuna varılabilir. Aynı şekilde sokağa çıkma yasağı veya evde kal çağrıları nedeniyle aracını kullanmayan kişiler de kasko sigortası için kararlaştırılan primin indirilmesini isteyebilirler' bilgisini verdi.
Sempozyumun açılış konuşmasını gerçekleştiren Yaşar Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevilay Uzunallı da, 'Baş döndürücü teknolojik gelişmeler biz hissetmeden devam ederken, kuşkusuz pandeminin etkileri nedeniyle karşılaştığımız sorunlara hukukun çözüm bulması gerekir. Pandeminin etkileri hukukun her alanını ilgilendirmektedir' dedi.
Yaşar Üniversitesi Kamu Hukuku Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mustafa Ruhan Erdem'in moderatörlüğündeki 'Ceza Hukukuna Etkileri ve Çözüm Yolları' oturumunda ise Yaşar Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi Candide Şentürk, Covid-19 pandemisi sırasında yaşananların yargının dijitalleşmesinin önemli bir ihtiyaç olduğunu gösterdiğini belirterek, bu yönde atılan adımları aktardı. Prof. Dr. Mustafa Ruhan Erdem ise bir başkasına bilerek ya da bilmeyerek virüs bulaştırmanın getireceği ceza sorumluluklarını anlattı.