9300,3%0,80
34,34% -0,03
36,31% -0,55
2845,88% -0,91
4822,82% 0,07
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Fatih Başak, son 2-3 aydır ishal enfeksiyonlarının artış gösterdiğini, yaz sonu ve okulların açılmasıyla bu vakaların daha sık görülmeye başladığını belirtti.
Son dönemde çocuklar arasında artan ishal vakaları aileleri endişelendiriyor. Virüs ve bakterilerin bu dönemde hızla yayıldığını ifade eden Başak, hijyenin ve gıda güvenliğinin önemine dikkat çekti.
Seyahatler ve kalabalık ortamlar enfeksiyonların yayılmasını kolaylaştırırken, şebeke sularındaki hijyen eksikliği ve iyi yıkanmamış sebze-meyvelerin ishal riskini artırdığına dikkat çeken Dr. Başak, ishalin çocuklarda hayati risk oluşturabileceğini ve gelişmemiş ülkelerde yüksek ölüm oranlarına yol açabileceğini vurguladı.
Beslenmenin önemine de dikkat çeken Dr. Başak, sıvı alımının devam etmesinin gerektiğini ve anne sütü alan bebeklerde emzirmenin sürdürülmesinin faydalı olduğunu belirtti. Şiddetli belirtiler olmadan, ishal 2-3 günden fazla sürmüyorsa, evde sıvı takviyesinin yeterli olabileceğini söyledi. Başak, belirtiler devam ediyorsa, hastaneye başvurulması gerektiğini vurguladı.
Mevsimsel faktörler ve hijyenin önemi
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Fatih Başak, son 2-3 aydır özellikle çocuklarda ishal enfeksiyonlarının çok sık görüldüğünü belirterek, "Bu hastaların iyileşme ve takip süreçleri biraz uzayabiliyor. Yazın son döneminde ve okulların başlamasıyla ishal enfeksiyonlarının mevsimsel olarak normalden daha sık görülmesini bekliyoruz. Bazı virüs ve bakterilerin bu dönemde sıklığı artıyor. Özellikle rota virüsü ve dizanteri gibi mikroorganizmalar, sıcaklık artışlarıyla birlikte doğru koşullarda saklanmayan gıdalarda daha kolay üreyerek ishal enfeksiyonlarına yatkınlığı artırıyorlar. Ayrıca seyahat oranlarındaki artış ve kalabalık ortamlarda bulunma nedeniyle çocuklar birbirlerine bazı enfeksiyonları bulaştırabiliyorlar. Bu dönemde hijyenik koşullara özellikle dikkat etmek gerekiyor." uyarısında bulundu.
Hijyen ve temizlik
Bu dönemde şebeke sularındaki hijyenin yeterince kontrol edilmemesinin ishal enfeksiyonlarında artışa neden olabileceğine dikkat çeken Başak, "Çocukların hijyenik olmayan su şebekelerinden su içmeleri, deniz veya havuz gibi sularda yüzmeleri ishal enfeksiyonlarını arttırıyor. Özellikle taze sebze ve meyveler tüketilirken, eğer iyi yıkanmamışsa çocuklarda ishal enfeksiyonlarının oluşmasına neden olabilir. Özellikle çocuk yaş gurubunda ishal enfeksiyonlarının hayati bir tehlike teşkil ediyor. Özellikle gelişmemiş ülkelerde, su ve hijyenik şartların iyi korunmadığı ülkelerde halen çok yüksek düzeylerde ölüm oranlarıyla karşılaşılmaktadır." bilgisini paylaştı.
Beslenme ve sıvı takviyesi
İshal enfeksiyonlarında beslenmenin önemine değinen Başak, "Bir çocuk için en önemli şey, beslenmenin ve sıvı alımının sürdürülmesidir. Çocuk fazla kusmuyorsa, bol sıvı verilmelidir. Özellikle anne sütü alan çocukların emzirilmeye devam edilmesi önemlidir çünkü anne sütü, bağışıklığı destekleyen probiyotikler içerir ve ishalin sıklığını ile süresini kısaltır. İlk 6 ayda anne sütü alan çocukların bağışıklığı daha güçlüdür. İshal belirtileri olmayan ve 2-3 günden fazla sürmeyen ishal vakalarında evde sıvı takviyesi yeterli olabilir. Arıtılmış veya kaynatılmış suya şeker, tuz ve karbonat eklenerek veya Sağlık Bakanlığı'nın önerdiği ORS sıvıları kullanılabilir. Çocuğun kilosuna göre günde 4-5 kez azar azar verilebilir. Ancak ishal devam ediyor, karın ağrısı ve halsizlik gibi belirtiler varsa, hastaneye başvurulmalıdır." dedi.
Evde tedavi ve hastaneye başvuru
Dr. Başak, eğer çocuk kusmuyor, yüksek ateş ya da ciddi karın ağrısı gibi belirtiler göstermiyorsa ve ishal 2-3 günden uzun sürmemişse, evde sıvı takviyesinin yeterli olabileceğini belirtti.
Başak, evde arıtılmış veya kaynatılmış suya bir tatlı kaşığı şeker, bir çay kaşığı tuz ve bir çay kaşığı karbonat eklenerek hazırlanan solüsyonun, çocuğun kilosuna göre küçük miktarlarda verilmesinin faydalı olacağını söyledi.
Antibiyotik kullanımına dikkat
İshal enfeksiyonlarında çoğu zaman antibiyotik kullanımının gereksiz olduğunu belirten Dr. Başak, "Gereksiz antibiyotik kullanımı, bağırsak florasında bulunan iyi huylu bakterileri de öldürür ve bu durum ishal enfeksiyonlarının şiddetini artırabilir. Bu süreçte doktorun verdiği tedaviye göre evde takip yapılmalı, eğer sıvı alımı yetersizse ya da elektrolit kaybı devam ediyorsa, hastaneye yatırılarak gerekli takviyeler yapılmalıdır." dedi.
Çoğu ishal vakasının kendi kendine sınırlanacağını belirten Başak, anne sütü alan bebeklerde emzirmenin önemini bir kez daha vurguladı.
Besinlerin rolü
Başak, çocukların evde bol sıvı ile birlikte ayran, yoğurt ve taze sıkılmış meyve suyu tüketmesinin vücudun su ihtiyacını karşılayacağını belirterek, "Meyvelerden muz ve şeftali, ishal sürecini kısaltabilir. Yağsız pirinç, haşlanmış patates ve posası azaltılmış yiyecekler de ishalin süresini kısaltır. Ancak şekerli ve posalı gıdalar, çikolata gibi besinler ve taze sebzeler ishal şikayetlerini artırabilir. Ayrıca, çiğ süt tüketimi kısıtlanmalıdır, çünkü gaz şikayetlerini artırabilir." ifadelerini kullandı.
Temas yoluyla bulaşma riski
İshal enfeksiyonlarının damlacık yolundan çok temas yoluyla bulaştığını hatırlatan Dr. Başak, hijyenik olmayan tuvalet koşullarının bulaşma riskini artırdığını söyledi.
Özellikle okulların açıldığı bu dönemde kalabalık ortamların azaltılması, sınıfların iyi havalandırılması ve temizlenmesinin önemine dikkat çeken Başak, "Ortak kullanım alanlarındaki şebeke sularının hijyenine dikkat edilmeli ve temizlik, sabunlama ve kurulanma imkanları sağlanmalıdır. Hasta çocukların tedavileri tamamlanmadan okula gönderilmemesi büyük önem taşır. Bu tür önlemler, ishal enfeksiyonlarının yayılma hızını azaltacaktır." ifadelerini kullandı.(İLKHA)