Filistinli insan hakları savunucusu Hasan Mlihât, "Aileler, evlerini söktü, eşyalarını topladı ve göç etti ya da etmeye hazırlanıyor" dedi. Yerinden edilen ailelerin çoğu, 1970'lerden bu yana aynı bölgede yaşıyordu. Mlihât, göçün arkasında resmi tahliye emirleri değil, Yahudi çetelerin saldırıları, tehditleri ve kurdukları yasadışı yerleşimlerin olduğunu belirtti.

Son haftalarda yalnızca Eriha ile Ramallah arasındaki el-Ma'rajat bölgesinde 6 yeni yasa dışı yerleşim kuruldu. Geçtiğimiz günlerde ise Arap el-Milhât'a komşu alanda yeni bir yerleşim birimi inşa edilmeye başlandı. Bu gelişme, doğrudan göçü tetikleyen faktörler arasında yer aldı.

"Sessiz bir Nekbe yaşanıyor"

Filistinli kurumlar, yaşananları "gizli bir Nekbe" (büyük felaket) olarak nitelendiriyor. Bülten yayınlayan El-Beydar Derneği, bu saldırıların herhangi bir mahkeme kararı olmadan, tamamen silah zoruyla gerçekleştiğini ve bunun bir savaş suçu olduğunu vurguladı.

Filistin Direniş Duvarı ve Yerleşimle Mücadele Kurumu, siyonist çetelerin 7 Ekim 2023'ten bu yana Batı Şeria genelinde 32 Filistinli topluluğu göçe zorladığını, bu süreçte 345 ailenin binlerce ferdinin yerinden edildiğini açıkladı. Sadece 2025'in ilk beş ayında, Batı Şeria'da 1600 Yahudi çete saldırısı, 5 bin 600'den fazla da işgalci ordu saldırısı kayda geçti.

Stratejik hedef: Filistin'i parçalamak

Yetkililer, bu saldırılarla Eriha'dan Ramallah'a ve kuzey-güney hattına uzanan önemli bir koridorun siyonistlerce ele geçirilmek istendiğini söylüyor. Bu stratejik kuşatma, Batı Şeria'nın kuzeyini güneyinden ayırma, Eriha'yı merkezden izole etme ve göçü kalıcılaştırma amacı taşıyor. (İLKHA)