• BIST 100

    9167,58%0,98
  • DOLAR

    38,57% 0,33
  • EURO

    43,89% 0,80
  • GRAM ALTIN

    4035,43% 0,80
  • Ç. ALTIN

    6526,84% 0,67

Yapıcıoğlu: Sadece maddi destek vererek aile kurumunu koruyamazsınız

GÜNDEM 2.05.2025 12:22:36 0
Yapıcıoğlu: Sadece maddi destek vererek aile kurumunu koruyamazsınız

HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Mersin'in Tarsus ilçesinde, iç ve dış gündeme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu.

HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Tarsus'ta bir araya geldiği STK temsilcileri, kanaat önderleri ve ilçe teşkilatı üyelerine hitapta bulundu.

Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başlayan programda, selamlama konuşmasını gerçekleştiren HÜDA PAR Tarsus İlçe Başkanı Hikmet Tanış'tan sonra HÜDA PAR Mersin Milletvekili Faruk Dinç, kısa bir konuşma yaptı.

Vatandaşların yaşadığı sorunları gerek Meclis'te gerek bakanlık nezdinde gerekse yetkili mercilere iletme konusunda ellerinden geleni yapacaklarını dile getiren Milletvekili Dinç, "Biz meclis kürsülerini şovmenlik için değil milletimize hizmet için kullanacağız ve bu yönde çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Tarsus'ta esnaflarımızın üst geçit sorunlarını Meclis'te dile getirdik. Yine Tarsus'ta don felaketi olduğu zaman yerinde incelemelerde bulunarak masa başı çalışmayı reddettik. Köylerde, mahallelerde, tarlalarda halkımızla iç içe olduk. Bu vatandaşlarımızın yaşamış olduğu mağduriyetlerin sesi olduk. Ulaşımla ilgili problemleri dile getirdik, yeni yapılan havaalanı ile ilgili soru önergeleri verdik, kentsel dönüşüm ile ilgili mevzuları dile getirdik." diye konuştu.

Dile getirdikleri sorunların bazılarının çözüldüğünü ancak bazılarının ise hala çözüm beklediğini hatırlatan Dinç, "Bizi arayan her kim varsa telefon numarasını kaydettim. Bizi arayan herkes bize bir emanet yüklüyor. Bizim ise bu emaneti yerine ulaştırmamız gerekir. Belki Türkiye'yi, özelde ise Mersin'i etkileyen uyuşturucu ile ilgili çalışmalar yaptık. Uyuşturucu kullanan gençlerle bizzat görüştük. Bu duruma karşı neler yapabiliriz diye rapor çıkardık. Rapor çıkardıktan sonra medya karşısında şovmenlik yapmak yerine ilgili bakanlık ile iletişime geçmeye çalıştık. Bizim derdimiz üzüm yemektir, milletimize Mersin'imize faydalı olmaktır. Çünkü biz şuna inanıyoruz en hayırlı insan insanlara faydalı olandır." dedi.

Programda konuşan HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, özellikle Gazze'de yaşanan drama dikkat çekerek, Meclis'e sundukları kanun teklifinin bir an önce yasalaşarak çifte vatandaş olan siyonist işgalcilerin yargılanmasının önünün açılmasını beklediklerini anımsattı.

"İnsanlar sadece silahlarla değil açlık ve susuzlukla da öldürülmeye çalışılıyor"

Gazze'de işgalci siyonistlerin yaptığı vahşetleri anlatarak sözlerine başlayan Yapıcıoğlu, "Hassasiyet sahibi, vicdan sahibi olan, her inançtan insanın yüreğini yaralayan, kanatan belki de nefesini daraltan Gazze bir buçuk yıldır yoğun bir bombardıman altında. Orada sadece insanlar değil insanlık katlediliyor. İnsani değer olarak ne varsa hepsi saldırı altında. Dünya bunu maalesef seyrediyor. siyonistlerin yaptığı bombardımanlar Hiroşima ve Nagazaki'ye atılan bombardımanların birkaç katı büyüklükte... Sadece evler değil soğuktan kurtulmak için çadırlara sığınan insanların çadırları da bombalandı. Çoluk çocuk demeden cayır cayır yakıldı. İnsanlar sadece silahlarla değil açlık ve susuzlukla da öldürülmeye çalışılıyor. Yavaş ölüm dediğimiz insanları açlığa ve susuzluğa mahkûm ederekten öldürüyorlar. 2 milyara yakın İslam alemi çare bulamadı, derman olamadı. 3 bin tır dolusu malzeme Gazze'nin dışında bekliyor..." ifadelerini kullandı.

"İslam ümmetinin perişan halinden cesaretle bu zulme devam ediyorlar..."

Uluslararası mahkemenin tutuklama kararına rağmen katil netanyahunun Avrupa'daki bazı ülkeleri hala ziyaret edebildiğini dile getiren Yapıcıoğlu, "Bu mahkemenin kararları yerine getirilmedi. Türkiye israille ticareti kesti ama Azerbaycan'dan gelen akaryakıt üzerinden geçen boru hatlarıyla oraya akmaya devam ediyor. Küresel emperyalist güçlerin onların arkalarında durması ve her türlü askeri, siyasi, diplomatik desteği vermelerinden ziyade belki daha çok İslam ümmetinin perişan halinden cesaretle bu zulme devam ediyorlar... Herkes kendine samimiyetle şu soruyu sorsun: Orada bulunanlar kendi öz anne babası, evlatları olmuş olsaydı, kardeşlerimiz olmuş olsaydı biz yine böyle durabilir miydik? Sorumluluk altındaki insanlar basit bir gerekçenin arkasına sığınarak 'israil izin vermiyor' diyorlar. israil denen terör çetesinin izin verme gibi bir yetkisi yok. Bizim pısırıklığımız ve zayıflığımızdan istifade ediyor." diye konuştu.

"Türkiye'nin pasaportunu taşıyan bazı siyonistler gidip Gazze de soykırım suçu işliyorlar"

Soykırım başladıktan sonra Meclis'e bir kanun teklifi getirdiklerini hatırlatan Yapıcıoğlu, "Belki elimiz oraya ulaşamıyor ama medyada yoğun bir şekilde işleniyor ki bazı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları ceplerinde Türkiye'nin pasaportunu taşıyan bazı siyonistler gidip Gazze de soykırım suçu işliyorlar. Bunun üzerine bir kanun teklifi verdik: Ülke dışında işlenen bir suç ve bu insanlığa dair bir suç olsa onu yargılayabilmek için Adalet Bakanlığının talebi gerekir. Ne için bu talebe bağlıdır? Biz bu talebi ortadan kaldıralım. Çifte vatandaş olup soykırım suçuna iştirak etmiş olanları yargılamak üzere ifadeye çağıralım. Bu suçu tespit edilenleri cezalandıralım. Müebbet hapis cezası ile cezalandıralım. Türkiye'deki en ağır ceza budur. Eğer ifade verilmek üzere mahkemeye ve savcılığa çağırıldığında bu şahıs gelmezse, kaçarsa adaletten yahut ifade vermekten o zaman onların vatandaşlıklarını iptal edelim ve Türkiye'deki bütün mal varlıklarını el koyalım. Bu teklifi verdik. Aralık 2023'te 45 günde komisyonlarda görüşülmesi gereken teklif görüşülmedi. Bizler de Meclis kürsüsünün bize tanıdığı hak neticesinde müracaat ettik. 45 günlük süre geçti Genel Kurul'a gitsin diye önerge verdik. Bu teklifimiz 8 partinin desteği ile kabul edildi. Kurul bu kanunu tartışsın, eğer Meclis'in çoğunluğu kabul ederse bu kanunun neticesinde çifte vatandaş olan soykırımcıları yargılayalım. Bu durum sadece Gazze'ye mahsus değil hangi dine mensup olursa olsun yahut hangi devletin vatandaşı olursa olsun bir yerde soykırım suçu işliyorsa biz onu cezasız bırakmayalım ve biz de soykırımcı damgası yemeyelim, insanlığa karşı vermiş olduğumuz sözü yerine getirelim. Ne yazık ki bu teklifimiz; Temmuz 2024'te 'Genel Kurul'da görüşülmesi' kabul edilmesine rağmen hala görüşülemedi. Bu duruma engel olanları halka şikâyet edeceğimizi buradan bir kez daha hatırlatıyoruz." ifadelerini kullandı.

"PKK kendini lağvetse de etmese de kardeşlik adına atılması gereken ne adım varsa atmalıyız"

Türkiye'de yaşayan halkların bin yıllık bir kardeşlik mazisine sahip olduğuna vurgu yaparak konuşmasına devam eden Yapıcıoğlu, iç gündeme dair de değerlendirmelerde bulundu.

"Terörsüz Türkiye" hedefine dikkatleri çeken Yapıcıoğlu, "Dışarıda olduğu kadar içeride de içimizi yakan mevzu var. Hükümetin açıklamış olduğu 'Terörsüz Türkiye' hedefi var. 'Bu süreçle ilgili ne olacak, ne zaman olacak, 45 yılı aşkın silahlı şiddet yoluyla memleketteki her kesime ciddi zarar verenler örgütlerini feshedecekler mi, bu şiddet ortamı sona erecek mi?' diye bir beklenti oluştu. Hiçbir şeyin garantisi yok. Bu sorunun çözümü çok mu zor? Hayır! Biz inanıyoruz ki samimiyet ve irade varsa bu sorunun çözümü çok kolay ve mutlaka çözülmelidir, mutlaka şiddet ve terör sona ermelidir. Ortak bir noktada buluşabiliriz diyoruz... İşin sadece şiddet boyutundan ziyade bu şiddetten önce; aramızdaki kardeşliği, hukuku bozan ceberrut bir devlet yönetimi vardı. Dillere pelesenk olmuş bir ifade ile bin yıllık kardeşliğimiz vardı. Aslında dedelerimiz ne zaman İslam'la müşerref olmuşsa biz o zamandan itibaren kardeş olmuşuz... Birileri bu durumu iç cephede tahkim olarak görüyor, biz de diyoruz ki hukuku zedelenmiş olan kardeşlerimizin hukukunu teslim edelim. İkisi birbiriyle ilişkili gibi görünür bağlantılı gibi görünür fakat birbirinden farklıdır. Şiddet ve terör olayları dursa da durmasa da PKK kendini lağvetse de etmese de bizlerin kardeşlik adına atılması gereken ne adım varsa atmalıyız. Elinde silah olanların silahlarını bırakmasını hiçbir şarta bağlamadan, bu şiddetin herkese zarar verdiğini bilerek bu silahları bırakması ve kendini lağvetmesi lazım." dedi.

"Sadece maddi destek vererek aile kurumunu koruyamazsınız"

Ülkenin en büyük kanayan yaralarından biri haline gelen aile kurumuna da önemli bir yer ayıran Yapıcıoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bir başka yaralarımızdan birisi aile kurumumuz ve nüfus yapısı ile ilgili. Eskiden derdik ki Avrupa'da aile bitmiş. Şu an o yaşlanmış olan Avrupa'nın nüfus artış hızı ortalama 1,56; Türkiye'de ise TÜİK'in yaptığı son açıklama 1,55… bu nüfus azalmaya başladı demektir. Bunun nedeni aile kurumu saldırı altındayken biz onu koruyacak sistematik bir tedbir almazsak, ahlaksızlıkların önüne set çekmezsek, kendi milli ve manevi değerlerimizi ihya etmezsek, onların ters istikametinde yol almanın bize felaket getireceğini unutursak geleceğimiz karanlıktır. Çocuk yapanlara destek vermekle biz sorunları çözemeyiz. Bakın bakalım nüfusu az olan yerler ekonomik olan fakir yerler mi hayır. Ekonomik refahı en yüksek olanlar çocuk yapmaktan vazgeçti. Bu mesele sadece paraya bakmıyor. Sadece maddi destek vererek aile kurumunu koruyamazsınız. Boşanma hızı artıyor, gençler gittikçe daha ileri bir yaşta evleniyor. Yaşanan mağduriyetler, süresiz nafaka, maddi zorluklar gençlerin önünü tıkıyor. Ahlak anlayışı çökertiliyor. Gayrimeşru nikahsız bir birlikteliği basitleştiriyorlar."

"Niçin bu hale geliyoruz?"

"Niçin bu hale geliyoruz?" sorusunu soran Yapıcıoğlu, sorduğu soruya şu yanıtı verdi:

"(Çünkü) sinemalardan, televizyonlardan, sosyal medyalardan ahlaksızlık pompalanıyor. Sapıklığı reklam yapıyorlar. Cinsi sapıklığı farklı farklı kelimelerle, insanların tepki göstermeyeceği bir forma sokuyorlar... Gündüz kuşaklarında aile yapısına dinamit yerleştiriliyor. Her türlü sapık ilişkinin reklamını yapıyorlar. Bunlar toplumun gündeminde… itiraz eden çok, maalesef etkili bir adım atılmadı. Cezalar caydırıcı değil, kesilen para cezaları reklamlardan geri kazanılıyor. 18 Nisan tarihinde Meclis'e ailenin korunması ve sapıklığın önüne geçilmesi ile ilgili verdiğimiz bu kanun teklifi ile; hayasızca hareketlerde bulunan, teşhircilik yapan ya da umuma açık yerleri ar ve haya duygularını bir kenara bırakarak kendi haneleriymiş gibi uygunsuz hallerde bulunanların cezalandırılmasını istiyoruz. Bu hareketler aynı cinsten kişiler arasında olursa ceza iki katı olsun dedik. Bunların propagandasını yapmak da suç sayılsın dedik. Bu cezalar uygulansın ki gelecek nesillerimiz bu sapıklığa düşmesin. Bu bir özgürlük değildir. Kimse bedeninin kendisinin olduğunu savunaraktan toplumu çürütebilecek bir hale giremez. Meclis'te bulunan bütün siyasi partilere; bu halleri savunan partiler ve sapıklığı savunmaya çalışan partiler hariç bunu önlenmesini isteyen bütün siyasi partilere buradan çağrıda bulunuyorum: Gelin bu teklife destek verin. Bunu Meclis'ten geçirip kanunlaştıralım ve geleceğimizi bu sapıklıkların oluşturduğu bataklığa düşmekten muhafaza edelim." (İLKHA)

Meteorolojiden 5 il için sarı kodlu uyarı

ABD'nin Ukrayna'ya F-16 eğitiminin maliyeti 310 milyon dolar

Almanya'da bir araç kalabalığın arasına daldı: 3 yaralı

Hindistan'da şiddetli yağış ve toz fırtınası: 4 ölü

Kamyon ile hafif ticari araç çarpıştı, 2 yaralı.

Venezuela'dan Kolombiya'ya tepki

Tayland’da şarbon kaynaklı ilk ölüm

ABD’de trafik kazası: 7 ölü

Singapur erken genel seçim için yarın sandık başına gidecek

Nijerya'da kolera salgınında 34 can kaybı

Gündüz kuşağı yayınlarına son verilmesi çağrısı yapıldı

Bakan Memişoğlu: 2 bin 239 hekim ataması yapılacak

HÜDA PAR İl Başkanı Gülsever’den Sanayi Sitesinde işyeri yanan esnafa ziyaret

Şırnak'ta Kur'an-ı Kerim ziyafeti programı düzenlendi

Bolivya uçağı havada kayboldu

HÜDA PAR Genel Başkan Vekili Demir'den gündem değerlendirmesi

Adana'da 10 kilogram metamfetamin ele geçirildi: 6 tutuklama

Kırmızı bültenle aranan 4 suçlu bulundukları ülkelerden Türkiye'ye getirildi

BM: Gazze'de gıda stokları çoğunlukla tükendi, suya erişim imkansız hale geliyor

Şantiye alanında işçilerin kaldığı konteynerde yangın

Tünelde kaza yapan tır ikiye bölündü: 1 yaralı

HÜDA PAR Medya Başkan Yardımcısı Tanrıkulu, Van'da medya temsilcilerini ziyaret etti

Dışişleri Bakanlığı, Özgürlük Filosu gemisine saldırıyı kınadı

Yapıcıoğlu, Mersin’de STK temsilcileri ve hal esnafıyla buluştu

Ensarullah, milyonluk mitingde Hayfa'yı balistik füzeyle hedef aldıklarını duyurdu

Malatya'da otomobil bahçeye yuvarlandı: 2 yaralı

Cumhurbaşkanı Erdoğan yarın KKTC’yi ziyaret edecek

Özyaramış: Gazze’deki soykırım uluslararası hukukun açık bir ihlalidir

Hür Gençlik Gazze için basın açıklaması yaptı

Tsunaminin önümüzdeki iki saat içinde Şili'nin Antarktika üslerine ulaşması bekleniyor

Yükleniyor

Haberi Sesli Oku

ŞEHİR HABERLERİ