Her şehrin bir doğum günü vardır. Ama bazı şehirler, sadece coğrafi bir konum değil; bir ruh, bir hafıza, bir direniş ve bir umudun adıdır. İşte Batman da bu şehirlerden biridir. Ve 16 Mayıs, sadece bir tarih değil, bir kimliktir Batmanlılar için.
1957 yılında “ilçe” statüsüne kavuşan Batman, dönemin göz ardı edilen, petrol kokan küçük bir kasabasıydı. Ancak kader ağlarını örmeye çoktan başlamıştı. Zira yerin altındaki zenginlik, yerin üstündeki potansiyel ile birleştiğinde; bu toprakların sıradan kalmasına imkan yoktu.
Ve takvimler 16 Mayıs 1990’ı gösterdiğinde, Batman artık il olmuştu.
Petrol Şehrinden Umut Şehrine
Batman, Türkiye’nin ilk petrolünün çıkarıldığı, bu coğrafyanın kaderini değiştiren bir şehir. Ancak Batman sadece petrol değil; alın teri, emek, mücadele ve sabırdır. 90’lı yılların karanlığından bugünün aydınlığına uzanan yol, kolay yürünmedi. Terörle anılan bir şehirden, sanatıyla, sporcusuyla, gazetecisiyle, üreticisiyle öne çıkan bir şehir haline gelmek kolay olmadı.
16 Mayıs, bu dönüşümün simgesidir.
Bu tarih, sadece idari bir kararın sonucu değil; Batman halkının kendi ayakları üzerinde durma arzusunun, geleceğini kendi elleriyle inşa etme iradesinin adıdır.
Eksiklerimiz Var mı? Elbette…
Bugün hâlâ çözülmeyi bekleyen birçok sorun var: İşsizlik, eğitimde fırsat eşitsizliği, çevresel tehditler, göç ve daha niceleri. Ama unutmamalıyız ki, Batman, bu sorunların üstesinden gelebilecek potansiyele sahip bir şehir.
Yeter ki biz Batmanlılar, birbirimize inanalım. Kavgaya değil, kalkınmaya odaklanalım. Kimlikler değil, kimliğimiz olan bu şehir için mücadele edelim.
Kutlu Olsun Batman
Batman’ın il oluşunun yıl dönümünde, sadece geçmişi anmak değil; geleceği de planlamak zorundayız. Şehirler, tıpkı insanlar gibidir; ilgi ister, emek ister, sahiplenilmek ister.
Batman bizim evimiz, geçmişimiz, geleceğimiz.
Ve 16 Mayıs, bu evin tapusunun tarihidir.
Kutlu olsun Batman!
Daha güçlü, daha yaşanabilir bir gelecek için birlikte yürümeye devam.