FITRAT YALAN SÖYLEMEZ…
Yaratılış mucizesidir insan.
Ahsen-i Takvim ile en güzel şekilde yaratılmış,kainatın
misal-i musağğarıdır.
Yani,Kainatta ne varsa,bir parçası insanda vardır.
Bu dünyaya imtihan için gönderilen insanların fıtratı teşbih içinde,ama yaşantısı ve zikri heva ve heves peşinde.
Ne yazık ki; Hayatın anlamını bilmeyenlerin durumu budur.
FITRAT YALAN SÖYLEMEZ.
“De ki: İşte Rabbin tarafından gerçek geldi. Artık dileyen iman etsin, dileyen inkâr etsin.” (Kehf, 18/29)
Sorularla İslamiyette Fıtrat ile ilgili şu yazılıdır;
İnsanın yaratılışında var olan maddi-manevi bütün duygu ve organların hepsinin bir amaca hizmet ettikleri, önemli bir görev üstlendikleri, insan bünyesinin cismani ve ruhani yapısının sağlıklı çalışmasına yönelik fonksiyonlar icra ettiklerine, müspet ilmin yüzlerce bilim dalı, binlerce tecrübeye veya bedihi realiteye dayanarak şahadet etmektedir.
Örneğin;
gözün görmeye; kulağın duymaya uygun olduğu gözle görülmekte ve kulakla işitilmektedir.
Yine, gülme ve ağlama duygularının yerli yerince -kişinin sevincini ve üzüntüsünü dışa yansıtmaya yönelik olarak- ağlamayı ve gülmeyi ortaya koymak için gereken bir fıtrata sahip oldukları gözle görülmektedir.
Özetle bugünkü ilmî gelişmeler, özellikle anatomi ilmi, insanda bir tek hücrenin bile yersiz yaratılmadığını kabul etmektedir.
O halde çok rahatlıkla şunu söyleyebiliriz ki:
Fıtrat yalan söylemez. Fıtrat aldatmaz. Fıtrat, tesadüfe havale edilemeyecek kadar çok amaçlı fevkalade bir arka plana sahiptir.
İnsan yaratılışında sonsuzluk arzusu vardır.Kalbinin ve ruhunun manevi isteğidir.
Rabbim istemek arzusunu vermeseydi,vermek istemezdi.
İsteyin benden diyor.Bize merhametiyle muamele ediyor.
Geçici bir dünyadan baki cennetine almak istiyor.Ama kısa hayatımızı kolay imtihanlara tabi ediyor.Buna da rıza göstermeyip,fıtratımıza aykırı davranışlar sergiliyoruz.
Dil beş ayrı tatlar içinde,
Göz penceresinden tüm güzellikleri görebiliyoruz,
Kulağımızla sesleri algılayabilıyoruz.
Hepsi et parçası.
Kalp çarpıyor,böbrekler temizliyor,bağırsaklar görevlerini icra ediyor,hiç müdahelen var mı?
Akıl nimetini veren Allah (cc) ,
düşünün diye Kur’anda ferman ediyor.Etrafınıza bir bakın diyor.
FITRAT YALAN SÖYLEMEZ.
- Kur’an’da İslam dini “fıtrat dini”olarak nitelendirilmiştir.
Bu, insanların yaratılışı, İslam dinini kabul edip ona göre yaşayabilecek bir yapıda olması anlamına gelir.
İlgili ayetlerden biri;
“O halde sen, batıl dinlerden uzaklaşarak yüzünü ve özünü, hak din olan İslâm’a yönelt .Yani Allah’ın insanları yaratmasında esas kıldığı o fıtrata uygun hareket et. Allah’ın bu hilkatini / yaratmasını kimse değiştiremez.
İşte dosdoğru din budur.
Fakat insanların ekserisi bunu bilmezler.” (Rum, 30/30)
- Hz. Peygamber (asm) de şöyle buyurmuştur:
'Her doğan, İslâm fıtratı üzerine doğar. Sonra, anne-babası onu Hristiyan, Yahudi veya Mecusi yapar.'
(Buhârî, Cenâiz 92; Ebû Dâvut, Sünne 17; Tirmizî, Kader 5)
Tevben ve istiğfarla fıtratımıza dönmemiz,Yaratanımızın merhametine sığınmamız gerekir.
Geçici hayatımızı bakileştirip Cennete çevirmemiz elimizde.
Nefis ve şeytana kulak verip,şehvanî arzularla yok etmemiz de elimizde.
Karar vermeyi Rabbimiz bize bırakmış.
FITRAT YALAN SÖYLEMEZ.
Kalın sağlıkla,selametle…
