KUŞAK ÇATIŞMASI… Bir önceki nesil ile bugünkü nesil arasındaki anlaşmazlık çatışmaları ileri boyutta devam etmektedir.Bunun da temelinde ailenin zamanında doğru eğitimi vermemesi ile sosyal medyanın tesiridir. Yüzyıl önce mazi ile irtibatımız koparıldı.Milletimiz bir günde okur-yazarlığından edildi. Yeni sistemin cahilliğine sürüklendi. Batı emperyalizminin tasallutuna bırakıldı ve üretimlere darbe vuruldu. Ama kadim milletimiz, bütün bunlara rağmen gayret ve azmini bırakmadan öğrenmeye,ecdadına bağlı kalmaya devam etti. Çocuklarımız ve gençliğimiz,bir toplumun geleceğidir. Bu bilinç ve inançla çalışıp,yeni nesillerin kurtulmasına gayret ettiler.Laiklik adı altında dinsiz bir nesil için gayret sarfedenlerin akibeti hüsran oldu. Dinine ve mukaddesatına bağlı insanlarımız,İslam dininden ve Peygamberinden asla kopmadılar,yaşamaya ve yaşatmaya çalıştılar. Ecdadına ve büyüklerine hakareti mübah görenler ile dini gericilikle itham edenler arasında çatışmalar başladı.Bugüne kadar ara açılmaya ve çatışmaların arttığına şahit oluyoruz. Sosyal medyada bir çok ahlaksızlık,itaatsizlik ve kötü cazibe alanları sergilenmekte.Gençlerimiz ve aileler zehirlenmektedir. Hz. Peygamber (asm), İslâm toplumunun şekillenmesinde, İslâmî değerlerin yaşanmasında ve yayılmasında gençlere büyük görevler vermiştir. Gençlik elbet bir gün gidecek.Delikanlılık dönemi sona erecek.Yaptıkları ve yapılanların muhasebesi görülecek. Ayrıca; Gençlik deyince, sadece erkek çocuk akla gelmemelidir. Bir toplumda gençlerin yarısını genç kızlar oluşturur. İslâm'ı ilk kabul edenler arasında genç kızların ve kadınların önemli bir yeri vardır. Hz. Peygamber (asm)'in kız çocuklarına özel itina gösterdiği bilinmektedir. Çocukları doğuran,aile terbiyesiyle yetiştiren kız çocukları bir gün anne olacaklar. Bir neslin doğru veya yanlış eğitilmesinde sorumlu olacaklar. Aileler,ilgisizlikten çocuklarını telefon ve tabletler ile oyun tezgahlarına yem etmişler.Odalarına çekilip görüşülmekten kaçınır hale gelmişler bugünün evlatları.Birbirlerini anlamaz haldeler maalesef. Küçükken önemsiz ve kenara itilip yalnızlaştırılan,sosyal medyaya mahkum edilen çocuklar,büyüdükçe etrafını saygısızca tanımaz olmuşlar. Varsa-yoksa ellerindeki tablet ve telefonları. Gençlik,bir milletin gelecek ümididir.Çekirdek ailede temel eğitimini tam almalı.Devlet de geleceği için eğitimin hakkını tam vermelidir.Çer-çöp bilgilerle değil,gerçek ilim ve irfanla donatmalıdır gençliğimizi. Mehmet Akif Ersoy,Safahat adlı eserinde gençliğe böyle sesleniyor; “Göreceksin ki, bu millette fazilet en uzun,
En derin köklere yaslanmada; hem sonra onun,
Bir mübarek suyu var, hiç kurumaz: 'Din-i Mübin'
Hadisat etmesin oğlum, seni asla bedbin... İki üç balta ayırmaz bizi mazimizden,
Ağacın kökleri madem ki derindir cidden.
Bu cihetten, hani hiç yılmasın, oğlum gözünüz,
Sade Garb'ın yalnız ilmine dönsün yüzünüz. O çocuklarla beraber, gece gündüz didinin;
Giden üç yüz senelik ilmi sık elden edinin.
Fen diyarında sızan namütenâhî pınarı,
Hem için, hem getirin yurda o nafi suları. Aynı menbaları ihya için artık burada,
Kafanız işlesin, oğlum, kanal olsun arada.” Batı Batı diye gençliğimizin aklı gitmiş. Halbuki Bediüzzaman hazretleri der ki ; Ey Vatan gençleri Frenkleri taklide çalışmayınz. Avrupa’nın size ettikleri hadsiz zulüm ve adavetten sonra hangi akıl ile onların sefahat ve batıl efkarlarına ittiba edip emniyet ediyorsunuz. Sefihane ittiba ettikçe Hamiyet (milliyetçilik)davasında yalancılık ediyorsunuz…” Eski ile yeni nesil anlaşmazlığı sona erecek inşallah. Bunun için önce aile temelinde eğitimler,birlikte hareketler olmalı.Sonra devlet eğitimini ciddi vermeli.Toplum da değer yargılarına sahip çıkmalıdır. Çocuklarımıza ve gençliğimize anlayışla yaklaşmalı, onları dinlemeli,sevgiyi esirgememeliyiz. Sıcaklığı ve yakınlığı başka mecralarda aramamalılar. Odalarımız ve kalplerimiz birbirlerimize açık olmalıdır. Hz. Peygamber (asm), gençlerin, dinin en iyi gençlikte yaşanacağının bilincinde olmalarına işaret ederek; kıyamet gününde arşın gölgesinde mutlu olacaklar arasında, gönlü Allah'a bağlı, severek Allah'a ibadet eden gençleri de saymıştır. Gençlik, Allah'a şükrü gerektiren ve Allah tarafından insana bahşedilen çok önemli bir nimettir. Bu nimeti nimetsizlikle harcamayalım. İlimle,irfanla üretip, sevgi ve saygı ile büyütelim diyorum. Çatışmadan kucaklaşalım. Ne mutlu o ailelere ki; Birlikte mutluluk ve anlayışla hayatı yaşıyorlar. Kalın sağlıcakla..


Mustafa DEMİR

Kuşak Çatışması…

Kuşak Çatışması…

Tarih: 30.03.2024 14:04