Geçen haftadan devam...

El, ayak, kalp, akıl, kulak göz… Hepsi ayrı bir nimet… Saymakla bitmez. Peki şükrünü hakkıyla eda ediyor muyuz? Göz dedim de aklıma geldi; Cabir b. Abdullah Ensârî’den (Radıyallahu Anh) rivayet edilen bir hadis-i şerifte der ki Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bir gün yanımıza geldi ve şunları anlattı: Az önce dostum Cebrâil (Aleyhisselâm) yanımdaydı. Bana şunları anlattı: – Seni hak peygamber olarak gönderen Allah adına yemin ederek söylüyorum ki Allah Teâlâ’nın kullarından biri, bir tepede tam 500 yıl O’na ibadet etmişti. Bu tepe, enine boyuna 15 metrekareden daha büyük değildi. Dört bir tarafı 4000 fersah uzunluğunda denizlerle çevriliydi. Allah Teâlâ o kimse için bu adada bir parmak kalınlığında akan tatlı bir su çıkarmıştı. Bu su, dağın eteğinde bir yerde birikiyor, o adam da buradan ihtiyacını karşılıyordu. Aynı şekilde ona bir nar ağacı vermişti. Bu ağaçta her gün bir nar büyüyordu. Bu adam akşam olduğu zaman suyun olduğu yere geçiyor, abdestini alıyor ve yiyeceğini yiyordu. Ardından kalkıp namazına devam ediyordu. Bir gün bu adam Rabbinden, ruhunun secdede iken alınmasını, cesedinin toprak olmamasını ve secde halinde iken diriltilmesini istedi. Allah (Celle Celâluhû)  onun dileğini kabul etti ve secdede iken ruhunu aldı. Cebrâil [Aleyhisselâm] anlatmaya devam ediyor: – Biz yeryüzüne her inişimizde ve çıkışımızda onun yanına uğrardık ve onun secde halindeyken ölmüş bedenini görürdük. Biz ilm-i İlâhî ‘de (levh-i mahfûzda) gördük ki bu adam kıyamet günü diriltilip Allah Teâlâ’nın huzuruna getirilecek. Allah Tebâreke Teâlâ meleklerine: – Kulumu rahmetimle cennete koyun, buyuracak.  Adam ise: – Hayır, beni yaptığım ameller sebebiyle cennete koyun, diyecek. Bunun üzerine Allah Teâlâ meleklerine: – Kulumun amellerini, kendisine verdiğim nimetlerle kıyaslayın, diye emir verecektir. Melekler ona verilen nimetlerle kulun amellerini karşılaştırmaya başlayacaklar ve göreceklerdir  ki sadece göz nimeti kulun 500 senelik amelini dahi karşılamamaktadır. Bedeninin diğer nimetleri ise karşılıksız kalmıştır. Bunun üzerine Allah (Celle Celâluhû) meleklerine, – Kulumu cehenneme atın, diye emir verecektir. Melekler onu cehenneme doğru götürürken adam: – Ey Rabbim! Beni rahmetinle cennetine koy, diye feryat edecektir. Allah Teâlâ meleklerine: -Kulumu geri getirin, emrini verecektir. Kul, Allah (Celle Celâluhû) huzuruna getirilince ona soracaktır: -Ey kulum! Sen hiçbir şey değilken seni yaratan kimdir? Adam: -Sen yâ Rabbi, diyecektir. Allah (Celle Celâluhû): – Bu senin amelin sayesinde mi oldu yoksa benim rahmetimle mi? diye soracak. O da: – Bilakis senin rahmetinle, diye cevap verecektir. Allah [Celle Celâluhû], Sana beş yüz sene ibadet yapma kuvvetini kim verdi, diye sorar. O da: – Sen verdin ey Rabbim, diye cevap verecektir. Allah (Celle Celâluhû): – Seni denizin ortasındaki bir adaya yerleştirip tuzlu suların içinden tatlu suyu sana çıkaran, her sene sadece bir tane meyve vermesine rağmen sana her gün nar meyvesi ikram eden kimdir? Ben’den ruhunu secdede iken almamı istedin, bunu da senin için yaptım. Peki bunların tümünü kim yaptı, diye sorar. Adam: – Sen yaptın ey Rabbim, diye cevap verir. Bundan sonra Allah (Celle Celâluhû) şöyle buyur: – Bütün bunlar benim rahmetimle olmuştur. Seni rahmetimle cennetime koyacağım. Meleklerim! Bu kulumu rahmetimle cennetime koyun. Cebrâil (Aleyhisselam)der ki “Her şeyde Allah’ın rahmetinin bir tecellisi vardır.” (Tenbîhü’l – Gâfilîn, c1 s141-142 ,Tasavvuf Klasikleri)   Evet 500 yıl ibadet eden adam göz nimetinin şükrünü eda edemiyor. Varın gerisini siz düşünün. Bu yüzden nimetlerin değerini daha iyi anladığımız bu pandemi sürecinde bize verilen bütün nimetleri, verenin uygun gördüğü ölçüde kullanmak, şükrünü hakeza sadece “Teşekkür ederim.” demekle değil, verilen nimeti O’nun rızasını kazanacak işlerde kullanmak, nimetlere ettiğimiz nankörlüklere ve verilen nimetlerle işlediğimiz günahlara halis bir tövbe etmek ve bundan sonraki hayatımızı şükrederek yaşamakla mükellefiz. Cenab-ı Hak bizleri nimetlerin şükrünü hakkıyla eda eden kullarından eylesin. Rabbim kusurlarımızı affetsin. Bizi kendine kul kabul etsin ve emanetini kabzetmek zamanına kadar bizleri emanette emin kılsın, bizleri emanetine ihanet edenlerden değil, emanetini rızası dairesinde kullananlardan eylesin inşallah.    


Metin ÖZMEN

Maskeli günler tekrar gelecek mi? (2)

Maskeli günler tekrar gelecek mi? (2)

Tarih: 22.01.2023 22:48