Yapılan araştırmalar göre, artan orman yangınları ve yanan alanlara karşı birçok ülke, genellikle yangın söndürme kapasitesini artırmaya yöneliyor. Fransa, Yunanistan, İtalya, İspanya ve Portekiz, her yıl toplam 2,5 milyar euroyu orman yangınlarıyla mücadeleye ayırıyor. Bu bütçenin %60’ı yangın söndürme faaliyetlerine, yalnızca %40’ı ise önleyici çalışmalara harcanıyor.
Ancak özellikle İspanya, Yunanistan ve İtalya’da hava filosu gibi büyük yatırımlar yapılmasına rağmen, yangınların sıklığı ve şiddeti azalmıyor; aksine dramatik yıllar arasındaki süre giderek kısalıyor. 2003 ve 2005’te Portekiz’de, 2006’da İspanya’da, 2007’de Cezayir, İtalya, İspanya ve Portekiz’de, 2010’da Rusya’da, 2012’de ise tüm Akdeniz ülkelerinde yaşanan şiddetli yangınlar, mevcut stratejinin sorgulanmasına yol açtı. Uzmanlar, kısa vadeli söndürme politikalarından uzun vadeli önleme politikalarına geçilmesi gerektiğini vurguluyor.
Önleme tedbirlerinin temel amacı, risk azaltma, eğitim ve yasal denetim yoluyla yangınların sayısını düşürmek.
Bilimsel araştırmalar kapsamında bazı bölgelerde keçi ve koyun sürüleri, yangına eğilimli alanlara salınıyor. Aç otçullar, çalı, ot ve ağaç yapraklarını yiyerek doğal yangın şeritleri oluşturuyor. Yaklaşık 1 metre boyundaki keçiler, düşük bitkileri tüketerek yer ile ağaçlar arasında boşluk bırakıyor. Bu boşluk, yangının yayılmasını yavaşlatabiliyor ya da tamamen engelleyebiliyor. İspanya’da bazı uzmanlar, otlayan sürülerin azalmasının yangınların şiddetini artırdığı görüşünde.
Keçiler, yalnızca ot ve yaprakla sınırlı kalmayıp küçük bitkilerin kabuklarını ve odunlarını da yiyor. Zorlu arazilerde kolayca hareket edebilen bu hayvanlar, bazı zehirli bitkilere karşı da dayanıklı. Ayrıca koyun veya ineklerle birlikte otlatıldıklarında, temizlik çalışmaları daha etkili hale geliyor. Makinelerle yapılan temizlik yerine keçilerin kullanılması, karbon ayak izini düşürüyor ve hava kalitesini artırıyor. Keçilerden kalan atıklar ise doğal döngüye karışıyor.
Araştırmalara göre, 250 koyundan oluşan bir sürü, 30 gün içinde mevcut bitki örtüsünün %75’ini azaltabiliyor. ABD’nin Utah eyaletinde, 4,5 metreyi bulan alevler, keçilerin otladığı alanlara geldiğinde 1 metreye kadar düşerken, yoğun otlatılmış bölgelerde tamamen söndü.
En büyük engel, eğitimli çoban ve çoban köpeği eksikliği. Ancak uzmanlar, keçi çobanlığına olan ihtiyacın arttığını ve bu yöntemin özellikle yerleşim yerlerine yakın bölgelerde etkili olabileceğini belirtiyor. (İLKHA)