Aralık ayı, sınavlara hazırlanan öğrenciler için yılın en zorlayıcı akademik eşiklerinden biridir. Son haftalarda yürüttüğüm bireysel koçluk görüşmelerinde ve okul ziyaretlerinde, LGS ve YKS grubu öğrencilerinde belirgin bir zihinsel yorgunluk ve performans dalgalanması gözlemliyorum.
Bu tablo, geçici bir motivasyon düşüşünden ziyade, uzun süreli yoğun akademik yüklenmenin doğal bir sonucudur. Öğrencilerin aynı anda deneme sınavları, konu tekrarları, performans beklentileri ve gelecek kaygısıyla baş etmeye çalışması, Aralık ayını hem zihinsel hem de davranışsal açıdan kritik bir döneme dönüştürmektedir.
SAHADA GÖRÜLEN BELİRTİLER
Son bir ayda yapılan koçluk görüşmelerinde en sık karşılaşılan durumlar şunlardır:
• Deneme sonuçlarında ani ve açıklanamayan dalgalanmalar
• Ders süresini tamamlayamama, çabuk yorulma
• Odaklanma süresinde belirgin kısalma
• Uyku ve günlük rutinlerde bozulma
• “Ne yaparsam yapayım yetmiyor” düşüncesinin artması
Bu göstergeler, öğrencinin isteksizliğinden çok, zihinsel yüklenmenin sınırına yaklaşıldığını göstermektedir.
YANLIŞ YAKLAŞIM: YÜKÜ ARTIRMAK
Bu dönemde en sık yapılan hata, düşen performansı daha fazla deneme ve daha yoğun programlarla telafi etmeye çalışmaktır. Aralık ayı, yükün artırılacağı değil; programın dengeye alınacağı bir dönemdir. Aksi hâlde öğrencide öğrenmeye karşı direnç, kaçınma davranışı ve kalıcı motivasyon kaybı gelişebilmektedir.
UYGULADIĞIM TEMEL DÜZENLEMELER
Bu ayda öğrencilerimle özellikle şu düzenlemeleri uyguluyorum:
• Deneme sayısını geçici olarak dengelemek
• Günlük çalışma bloklarını kısaltıp daha verimli hâle getirmek
• Haftalık hedefleri yeniden yapılandırmak
• Süreci görünür kılan kısa değerlendirme görüşmeleri yapmak
Bu düzenlemelerle öğrencilerin ocak ayına daha toparlanmış ve zihinsel olarak hazır girmeleri hedeflenmektedir.
Aralık ayı, sınavlara hazırlanan öğrenciler için geçici bir motivasyon düşüşü değil; akademik programın sürdürülebilirliğinin test edildiği kritik bir eşiktir.
Bu dönemde yaşanan performans dalgalanmaları, öğrencinin yetersizliğini değil; mevcut çalışma sisteminin yeniden düzenlenmesi gerektiğini göstermektedir.
Bu nedenle Aralık ayı, daha fazla yük bindirilecek bir dönem değil;
programın yeniden yapılandırılacağı, çalışma yoğunluğunun dengeye alınacağı ve öğrencinin zihinsel dayanıklılığının korunacağı bir ay olarak ele alınmalıdır.
Aralık doğru yönetilirse, ikinci dönem yalnızca devam eden bir süreç değil; güçlü bir yeniden başlangıç olur.