Tarih: 05.09.2024 14:30

Masum görünen büyük tehlike: Uyku keki!

Facebook Twitter Linked-in

Bilinçli bir tüketicinin ‘uyku keki’ adı altında satılan ürünün ne olduğunu araştırması gerektiğini söyleyen Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Onur Noyan,  okulların açılmasıyla çocuklar ve gençler arasında yaygınlaşabilecek ‘uyku keki’ olarak adlandırılan ve yasadışı olarak internet üzerinden satılan ürünlerin oluşturduğu tehlike hakkında açıklamalarda bulundu.

Bilinçli bir tüketicinin ürünlerin içeriğini araştırması gerekir

İnternet üzerinden ‘uyku keki’ olarak satılan ürünlerin ismine bakıldığında çok masum göründüğünü belirten Noyan, “Uyku ve kek, ikisi de gerçekten hayatımızda var olan iki kavram. Bununla ilgili bir uyaran veya bir ürün gördüğümüzde gerçekten merak uyandırıyor. Ve ‘sağlıklı mı’ diye sorduğunuz zaman zaten ana sorun ortaya çıkıyor demektir.” dedi.

Uyku için satılan bir ürünün sosyal medya üzerinden satılıyor olmasının bir problem olduğuna dikkat çeken Noyan, “Bunun kek, külah, kornet diye satılması başka bir problem. Gelelim bundan sonraki sürece. Bilinçli bir tüketicinin uyku keki adı altında satılan ürünün ne olduğunu araştırması gerekiyor. Şu an piyasada popüler olan ‘uyku keki’ adı altında satılan ürünlerin içeriğini maalesef bilemiyoruz. Bilebildiğimiz ve sosyal medyadan görebildiğimiz kadarıyla içerisinde THC ürünleri bulunuyor. Bu ürünlerin Türkiye’de kullanılması zaten yasak. Yasak olan bir ürünün sağlıklı olduğunu söyleyebilmek çok mümkün olmadığından ‘uyku keki’ adı altında satılan ürünlerin sağlıklı olmadığını çok rahatlıkla söyleyebiliriz.” şeklinde konuştu.

‘Uyku keki’ni deneyen çocuklar, diğer çocukların da merak etmesine neden olabilir

Okulların açılmasıyla birlikte çocuklar ve gençlerin yaz tatillerinde birbirleriyle ne yaptıklarını, ne kullandıklarını, neler deneyimlediklerini paylaşacaklarına vurgu yapan Prof. Dr. Onur Noyan, bu durumun çok büyük bir sorunu beraberinde getirebileceğini söyledi. “Eğer uyku kekini deneyen, bununla ilgili deneyimi olan, çevresinde alan bir arkadaşı olan birisi varsa bunu hemen paylaşacak ve her çocukta bir merak uyandıracak.” diyen Prof. Dr. Onur Noyan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu merakla birlikte çocuklar anne babalarından gizli bir şekilde bunu almak için çaba sarf edebilirler ya da arkadaşlarıyla birlikte almak için bir plan yapabilirler. Eğer bunu yaparlarsa fark etmeden maddeyle tanışmış olacaklar ve bağımlılığa giden yol başlamış olacak.

Aileler çocuklarına, kendilerini ifade ederken başkalarıyla kıyaslamak ve başkalarının yaptıklarını yapmaya çalışmak yerine, her bireyin kendi içerisinde var olan değerleri koruyarak, kendine özgü gelişmeleri gösterecek adımları atmaları ve bununla ilgili gelişim göstermeyi hedeflemeleri gerektiğini anlatmalı. Çocuklarımızın ‘başkası şunu yapmış ben de onu yapmak istiyorum’ şeklindeki düşünceleri hep olacak. Ancak özgüveni olan çocuklar kendilerini arkadaşlarıyla kıyaslamak, karşılaştırmak ve onların yaptıklarını yapmak istemek yerine, kendilerini başarılı oldukları bir alanda gösterme yolunu seçecekler. Bu alanda ebeveynlere düşen rol şu; çocuklarımızı kendi akranlarıyla kıyaslamasına izin vermeden onların daha ön planda oldukları, daha güçlü oldukları yönlerini ortaya çıkartacak şekilde desteklememiz gerekiyor.”

Çocukların merak ettikleri konuları ebeveynleriyle paylaşması sağlanmalı

Çocukları korumak için öncelikle çocuklara sosyal medya okur yazarlığının öğretilmesi gerektiğini dile getiren Noyan, “Sosyal medyada gördüğü her ürüne, her reklama inanmaması gerektiğini birinci olarak öğretmeliyiz. İkincisi, içeriklerine bakmayı öğretmeliyiz. Üçüncüsü, bağımlılığa, madde kullanımına giden yola bu tarz masum görünen ürünlerle başlandığını bizim bilmemiz ve bunu çocuklarımıza aktarmamız gerekiyor.” uyarısında bulundu.

Çocukların bu tarz ürünleri görüp isteme ihtimalleri ve potansiyelleri olduğunu hatırlatan Noyan, sözlerini şöyle tamamladı:

“Ebeveynler bu tür ürünlerin içeriğindeki uyuşturucu maddeyi, THC'yi bilmeden satın alabilirler. Bu büyük bir soruna tekabül ediyor ama bilinçli olarak almaları durumunda ise ciddi hayati tehlike oluşturan durumlarla karşılaşma ihtimalleri var. Ebeveynlerin, çocuklarının sosyal medyada nerede gezindiklerini, hangi konuları araştırdıklarını, neyi merak ettiklerini, neyle ilgili videolar seyrettikleri mutlaka takip etmeleri gerekiyor. Bu takiple birlikte çocukların merak ettikleri şeyleri aileleriyle paylaşmaları sağlanırsa ve aileler doğru, sağlıklı bilgiler verebilirse çocuklar çok büyük risklerden uzaklaştırılmış olur. (İLKHA)




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —